Herbalife Besleyici Gece Kremi Nedir ve Ne İçin Kullanılır?
Gece kremleri, cildin gece boyunca ihtiyaç duyduğu nemi ve besleyici bileşenleri sağlamak için tasarlanmış özel ürünlerdir. Gün boyunca maruz kalınan çevresel faktörler, stres ve yorgunluk, ciltte nem kaybına ve yıpranmaya neden olabilir. Besleyici gece kremleri, özellikle gece saatlerinde cilt yenilenme sürecini destekleyerek daha sağlıklı bir görünüm sunar.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, her yaş grubuna hitap eden ve farklı cilt tipleri için uygun bir formüle sahiptir. Özellikle nem ihtiyacı yüksek, yorgun ve canlılığını kaybetmiş ciltler için geliştirilmiştir.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, formülündeki zengin bileşenler ve cilt dostu özellikleri sayesinde birçok avantaj sunar. İşte bu ürünün öne çıkan detaylı avantajları:
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, ciltteki nem dengesini koruma ve artırma konusunda oldukça etkilidir. Özellikle kuru ve nem kaybına uğramış ciltler için gece boyunca yoğun nemlendirme sağlar.
Gece saatleri, cilt yenilenme sürecinin en yoğun yaşandığı zamandır. Bu krem, cildin kendini yenilemesine yardımcı olan aktif bileşenlerle formüle edilmiştir.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, yaşlanma belirtileriyle mücadele eden güçlü bir formüle sahiptir. Peptitler, antioksidanlar ve vitaminler sayesinde cilt elastikiyetini artırır ve ince çizgilerin görünümünü azaltır.
Hassas ciltler üzerinde yapılan dermatolojik testlerden başarıyla geçen bu krem, cildi tahriş etmeden bakım sağlar. Paraben ve sülfat gibi tahrişe neden olabilecek maddeler içermez.
Ürünün içeriğinde yer alan C vitamini ve doğal botanik ekstraktlar, cildin doğal ışıltısını geri kazanmasına yardımcı olur. Ayrıca, cilt tonunu eşitleyerek daha homojen bir görünüm sunar.
Yoğun nemlendirme sağlamasına rağmen, Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi hafif bir yapıya sahiptir. Yağlı bir his bırakmayan bu formül, gece boyunca cildin rahat nefes almasını sağlar.
Antioksidan içeriği sayesinde çevresel faktörlerin neden olduğu erken yaşlanma belirtilerine karşı koruma sağlar. Özellikle serbest radikallerin ciltte oluşturduğu hasara karşı etkili bir kalkan görevi görür.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, cilt dostu bir formülasyon ile üretilmiştir ve kapsamlı dermatolojik testlerden geçmiştir. Bu da ürünün güvenilirliğini artıran önemli bir özelliktir.
Herbalife SKIN ürünleri, çevre dostu üretim standartlarına uygun olarak hazırlanır. Ürün, hayvanlar üzerinde test edilmemiştir ve sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen bileşenler içerir.
50 ml’lik ambalajı sayesinde hem uzun süre kullanılabilir hem de taşıması kolaydır. Düzenli kullanımla kısa sürede etkisini gösteren bu krem, uzun vadede cilt sağlığını korur.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, özel olarak seçilmiş doğal ve etkili içerikleriyle cildinize maksimum fayda sağlamak üzere tasarlanmıştır. İşte bu içeriklerin detaylı bir incelemesi ve cilde sağladığı faydalar:
Vitamin E, cilt sağlığı için vazgeçilmez bir antioksidandır. Cildin serbest radikallerin zararlarından korunmasına yardımcı olur ve cildin doğal savunma bariyerini güçlendirir. Ayrıca, nem kaybını önleyerek cildin daha uzun süre yumuşak kalmasını sağlar.
Doğanın şifa kaynağı olarak bilinen aloe vera, Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’nde yatıştırıcı ve nemlendirici etkisiyle öne çıkar. Cilt bariyerini güçlendiren ve cilt tonunu dengeleyen bu bileşen, özellikle hassas ve tahrişe meyilli ciltler için idealdir.
Shea yağı, Afrika karite ağacının fındıklarından elde edilen doğal bir nemlendiricidir. Yoğun yapısıyla cilde derinlemesine nüfuz eder ve uzun süreli nemlendirme sağlar.
C vitamini, cildin aydınlanmasını ve daha eşit bir ton kazanmasını sağlar. Bu güçlü antioksidan, melanin üretimini düzenleyerek koyu lekelerin görünümünü azaltır.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’nde bulunan botanik ekstraktlar, bitkilerin doğal gücünü cildinize taşır. Bu içerikler, cildin yenilenme sürecini hızlandırır ve çevresel faktörlerin neden olduğu yıpranmaları azaltır.
Kollajen üretimini destekleyen peptitler, cilt elastikiyetini artırır ve yaşlanma karşıtı bir etki sunar. İnce çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltmak için etkin bir şekilde çalışır.
Cildin nem dengesini sağlayan ve nemi hapsederek ciltte dolgun bir görünüm oluşturan hyaluronik asit, bu kremdeki kilit bileşenlerden biridir.
Omega yağ asitleri, cildin doğal lipid bariyerini güçlendirir ve nem kaybını önler. Ayrıca, ciltteki iltihaplanmayı azaltıcı etkisiyle bilinir.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, cildin serbest radikallere karşı korunmasını sağlayan doğal antioksidanlar içerir. Bu maddeler, çevresel stres faktörlerinin neden olduğu erken yaşlanmayı önlemeye yardımcı olur.
Cilt tarafından kolayca emilen ve nemi hapsederek yumuşak bir his bırakan bitkisel yağlar, Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’nin önemli bileşenlerindendir.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, her cilt tipi için güvenle kullanılabilecek şekilde formüle edilmiştir. İster kuru, ister yağlı, ister hassas bir cilt yapısına sahip olun, bu ürün, cildinizin ihtiyaçlarını karşılamak üzere dermatolojik olarak test edilmiştir. İşte detaylı incelemesi:
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, farklı cilt tiplerinin özel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde geliştirilmiştir. Ürünün içeriğindeki bileşenler, her cilt tipine hitap eden dengeleyici ve onarıcı özelliklere sahiptir.
Kuru Ciltler İçin:
Yağlı Ciltler İçin:
Karma Ciltler İçin:
Hassas Ciltler İçin:
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, kapsamlı dermatolojik testlerden geçerek güvenilirliğini kanıtlamıştır. Bu testler, ürünün ciltle uyumunu ve güvenilirliğini ortaya koymaktadır. İşte bu testlerin odaklandığı alanlar:
Tahriş Testleri:
Gözenekleri Tıkamama Testi:
Hassasiyet Testleri:
Nemlendirme Performans Testleri:
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, her yaştan kullanıcıya hitap eden bir formüle sahiptir. Farklı yaş gruplarına yönelik sunduğu faydalar şu şekilde özetlenebilir:
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, cilt üzerinde olumsuz etkileri olabilecek zararlı kimyasallardan arındırılmış bir üründür. Bu özellik, özellikle hassas ve tahrişe meyilli cilt tipleri için idealdir.
Dermatolojik testlerin yanı sıra, kullanıcı deneyimleri de ürünün başarısını kanıtlamaktadır. Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’ni deneyen kullanıcıların büyük bir kısmı şu avantajları bildirmiştir:
Dermatolojik testlerden geçmiş ve her cilt tipi için uygun olan Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, profesyonel cilt bakımını evde uygulamanıza olanak tanır. Güçlü içeriği sayesinde, düzenli kullanımla cildinize salon kalitesinde bir bakım sunar.
Sonuç olarak, Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, her cilt tipine uyum sağlayan, kapsamlı dermatolojik testlerden geçmiş ve yüksek performans sunan bir üründür. Bu krem, cilt tipiniz ne olursa olsun güvenle kullanabileceğiniz, etkili ve nazik bir bakım sunar.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’nin etkilerini en üst düzeye çıkarmak için doğru ve düzenli kullanım oldukça önemlidir. Gece bakım rutininize dahil edeceğiniz bu krem, birkaç basit adımda cildinizi yeniler, nemlendirir ve sabaha daha sağlıklı bir ciltle uyanmanızı sağlar. İşte doğru kullanım için detaylı bir rehber:
Gece kremi uygulamadan önce cildinizi tamamen temizlemek çok önemlidir. Gün boyunca cildinizde biriken makyaj, yağ ve kir kalıntıları, kremin cilt tarafından emilimini engelleyebilir.
Nasıl Yapılır?
Neden Önemli? Temiz bir cilt, kremin içerdiği aktif bileşenlerin daha iyi emilmesini sağlar ve maksimum fayda elde etmenize yardımcı olur.
Cilt temizliğinin ardından tonik kullanımı, cildinizi gece kremine hazırlamak için ikinci adımdır. Tonik, gözenekleri temizler ve cildin pH dengesini düzenler.
Nasıl Yapılır?
Neden Önemli? Tonik, gözenekleri sıkılaştırarak kremden önce cildinizin nemi daha iyi hapsetmesine yardımcı olur.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, yoğun bir formüle sahip olduğu için küçük bir miktar krem, tüm yüz ve boyun bölgesini nemlendirmek için yeterlidir.
Nasıl Yapılır?
Neden Önemli? Doğru miktarda krem kullanımı, hem ürünün etkisini artırır hem de uzun süreli kullanım sağlar.
Kremi cildinize uygularken nazik ve dairesel hareketlerle masaj yapmak, kremin daha derinlemesine nüfuz etmesini sağlar.
Nasıl Yapılır?
Neden Önemli? Masaj yapmak, kan dolaşımını hızlandırır ve cildinizin daha sağlıklı ve canlı görünmesine katkı sağlar.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, göz çevresine uygulanabilir bir ürün değildir. Bu bölge, yüzün diğer kısımlarına göre daha hassas olduğu için göz çevresine özel bir ürün kullanmanız önerilir.
Ne Yapılmalı?
Neden Önemli? Göz çevresine yanlış krem uygulamak, bu bölgede hassasiyet veya tahrişe yol açabilir.
Gece kremleri, tek bir gecede mucizevi sonuçlar yaratmasa da düzenli ve sürekli kullanım sonucunda ciltte gözle görülür bir iyileşme sağlar.
Ne Yapılmalı?
Neden Önemli? Düzenli kullanım, ciltte biriken hasarı onarmaya ve uzun vadeli faydalar sağlamaya yardımcı olur.
Kremi uygularken ellerinizin temiz olmasına dikkat edin. Ayrıca ürün ambalajının hijyenik şekilde kapatıldığından emin olun.
Ne Yapılmalı?
Neden Önemli? Ürünün hijyenik koşullarda kullanılması, bakteri üremesini önler ve ürünün etkisini korur.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi, gece bakım rutininizin sadece bir parçasıdır. Daha etkili sonuçlar almak için diğer Herbalife SKIN ürünleriyle birlikte kullanabilirsiniz.
Ne Yapılmalı?
Neden Önemli? Cilt bakım ürünlerinin birbiriyle uyum içinde kullanılması, cildinizin ihtiyaç duyduğu tam koruma ve bakım rutinini sağlar.
Herbalife SKIN Besleyici Gece Kremi’nin doğru şekilde uygulanması, cildinizin gece boyunca onarılmasını ve sabaha daha nemli, pürüzsüz bir şekilde uyanmasını sağlar. Bu kolay ve etkili rutinle cildiniz her zaman parlak ve sağlıklı kalacaktır.
Protein, Sağlıklı Karbonhidratlar, Vitaminler ve Sağlıklı Yağlar Bakımından Zengin Besinler
Günümüzde sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı oluşturmak, hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı beslenmenin temelini ise proteinler, karbonhidratlar, vitaminler ve yağlar gibi besin ögeleri oluşturur. Bu makalede, hangi besinlerin protein bakımından zengin olduğunu, hangi besinlerin sağlıklı karbonhidrat içerdiğini, vitamin açısından zengin besinleri ve sağlıklı yağlar içeren yiyecekleri ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Bu bilgilerle, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinleri nasıl karşılayabileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Proteinler, kasların gelişimi ve onarımı için temel bir yapı taşıdır. Ayrıca, bağışıklık sistemi fonksiyonları, hormon üretimi ve enerji kaynağı olarak da görev yapar. İşte protein açısından zengin besinler:
Karbonhidratlar, vücudun enerji ihtiyacını karşılayan temel bir makro besindir. Ancak her karbonhidrat eşit değildir. İşlenmiş karbonhidratlar yerine, lif ve vitamin açısından zengin sağlıklı karbonhidratları tercih etmek önemlidir.
Vitaminler, vücudun birçok hayati fonksiyonunu yerine getirebilmesi için gereklidir. Hangi besinlerin hangi vitamin açısından zengin olduğunu bilmek, günlük ihtiyacınızı karşılamada yardımcı olabilir.
Yağlar, vücudun enerji ihtiyacını karşılamasının yanı sıra, hormon üretimi ve hücre sağlığı için de gereklidir. Sağlıklı yağlar, doymamış yağ asitlerini içeren doğal besinlerden gelir.
Bu makalede, protein, sağlıklı karbonhidratlar, vitaminler ve sağlıklı yağlar açısından zengin besinleri detaylı olarak inceledik. Dengeli bir beslenme programı oluştururken bu bilgileri rehber olarak kullanabilirsiniz. Unutmayın, sağlıklı bir yaşamın anahtarı, doğru besinleri doğru miktarlarda tüketmektir.
Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli Nedir?
Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli, cildi nazik bir şekilde temizleyen, taze ve canlandırıcı bir yüz temizleyici olarak öne çıkar. Tüm cilt tipleri için uygun olan bu jel, cildinizi nazikçe arındırırken nem dengesini korumayı hedefler. Narenciye esansiyel yağları ve antioksidan açısından zengin içeriği ile cildi rahatlatır, tazeler ve doğal bir parlaklık kazandırır.
Cilt Temizliğinde Hassas Formülasyon: Narenciye özleri ile formüle edilen bu parlatıcı jel, cildinizi nazikçe temizlerken ferah bir his sağlar. Sabun içermeyen yapısıyla, ciltteki kiri ve yağı uzaklaştırırken cilt bariyerini yormaz.
Canlandırıcı Etki: İçeriğindeki portakal ve greyfurt gibi doğal narenciye özleri sayesinde, cilt temizlendikten sonra canlı ve enerjik bir görünüme kavuşur.
pH Dengeleyici Özellik: Cildin doğal pH dengesini korur, böylece kullanım sonrasında ciltte gerginlik hissi yaratmaz. Bu sayede cilt, günlük bakım rutininin bir parçası olarak rahatça kullanılabilir.
Kolay Durulanabilirlik: Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli, ciltte kalıntı bırakmadan kolayca durulanabilir. Bu, kullanıcıya pratiklik sunar ve ürünü sabah-akşam kullanım için ideal hale getirir.
Dermatolojik Olarak Test Edilmiş: Tüm cilt tiplerine uygun olarak geliştirilen bu ürün, dermatolojik testlerden geçmiştir ve güvenle kullanılabilir.
Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli, sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez kullanıma uygundur. Cilt yüzeyine dairesel hareketlerle nazikçe masaj yaparak uygulayın ve ardından ılık su ile durulayın. Günlük kullanım, cildin temiz ve taze görünmesine yardımcı olur.
Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli’nin formülasyonu, cilt bakımında popüler olan narenciye özleri ile zenginleştirilmiştir. Sabun içermeyen özel içeriği ile cildin nem dengesini korurken, kir ve yağ kalıntılarını derinlemesine temizler.
Herbalife SKIN Narenciye Özlü Parlatıcı Yüz Temizleme Jeli, gün boyu dış etkenlere maruz kalan cildinizi nazikçe temizlemek ve ferahlatmak isteyen herkes için ideal bir üründür. Narenciye kokusunun ferahlatıcı etkisi ve kolay kullanımıyla günlük bakım rutininizi tamamlarken, cildinize ışıltı kazandırın!
Herbalife Glutensiz & Vegan Shake - Formül 1 Shake Muz Aromalı
Herbalife Formula 1 Shake, muz aromasıyla hem lezzetli hem de sağlıklı bir öğün alternatifi sunuyor. Bu özel formül, glutensiz ve vegan yaşam tarzını benimseyenler için mükemmel bir tercih. Peki, neden Formula 1 Shake’in bu özellikleri sağlıklı yaşamınız için bu kadar önemli?
1. Glutensiz İçerik: Sindiriminizi Kolaylaştırın
Glutene karşı hassasiyetiniz mi var, ya da glutensiz bir diyet mi tercih ediyorsunuz? Formula 1 Shake, glutensiz içeriği sayesinde sindirimi kolaylaştırırken, bağırsak sağlığınızı destekler. Gluten intoleransı olanlar için ideal bir seçenek olan bu shake, aynı zamanda lezzetinden ödün vermeden sağlıklı bir yaşam sürmenize yardımcı olur.
2. Vegan Sertifikalı: Bitkisel Kaynaklı Besinlerle Zenginleştirilmiş
Vegan yaşam tarzını benimseyenler için Herbalife Formula 1 Shake mükemmel bir alternatif. Tamamen bitkisel kaynaklı proteinler ile formüle edilmiş bu ürün, hayvansal içerikler barındırmaz. Bitkisel proteinler, vücudunuzu enerjiyle doldururken kas gelişimini destekler ve ihtiyacınız olan günlük proteini almanızı sağlar.
3. Vitamin ve Minerallerle Zenginleştirilmiş
Herbalife Formula 1 Shake, yalnızca glutensiz ve vegan olmakla kalmaz, aynı zamanda 25'ten fazla vitamin ve mineral içerir. Bu besin öğeleri, günlük beslenme ihtiyacınızı karşılamak ve bağışıklık sisteminizi desteklemek için tasarlanmıştır. Sağlıklı bir kahvaltı ya da hafif bir öğün alternatifi arayanlar için ideal bir seçimdir.
4. Kolay ve Hızlı Hazırlık: Pratik Beslenme Çözümü
Sadece su veya bitkisel sütle karıştırarak saniyeler içinde hazır hale gelen Herbalife Formula 1 Shake, yoğun günlerinizde bile hızlı ve sağlıklı bir öğün sunar. Özellikle glutensiz ve vegan beslenme arayışında olanlar için pratik bir çözüm olan bu shake, hareket halindeyken bile dengeli bir beslenme sağlar.
5. Lezzetli Muz Aromasıyla Göz Dolduruyor
Lezzetiyle fark yaratan bu shake, muzun doğal ve tatlı aromasını her yudumda hissettirir. Sağlıklı bir yaşam tarzı için lezzetten ödün vermek zorunda değilsiniz. Hem doyurucu hem de tatmin edici bir tat arayanlar için bu glutensiz ve vegan shake ideal bir seçimdir.
Herbalife Herbal Aloe Şampuanın Saç Sağlığına Faydaları Nelerdir?
Herbalife Herbal Aloe Güçlendirici Şampuan, doğal içeriklerle zenginleştirilmiş formülü sayesinde saç sağlığını korumayı amaçlar. Aloe vera ve hidrolize buğday proteini gibi güçlü bileşenler sayesinde saçları besler, onarır ve kırılmaları önler. Özellikle renk koruyucu özelliği sayesinde, boyalı saçlar için de uygundur. Düzenli kullanımda saçların %90 oranında güçlenmesine yardımcı olur.
Doğal Bileşenler: Aloe vera saçları nemlendirir ve besler.
Kırılma Karşıtı Etki: Saç tellerini güçlendirir, kırılmaları önler.
Hassas Temizlik: Saçları nazikçe temizlerken onarıcı etki sağlar.
Renk Koruma: Boyalı saçları korur ve canlı tutar.
%90 Daha Güçlü Saçlar: Hidrolize buğday proteini ile saçlar derinlemesine onarılır.
Doğal Nemlendirme: Aloe vera saçlara doğal bir nemlendirme sağlar.
Daha Parlak ve Yumuşak Saçlar: Saçlarınızın parlaklığı artar ve yumuşak bir doku kazanır.
Günlük Kullanım için İdeal: Tüm saç tiplerine uygun olup, günlük kullanıma uygundur.
Aloe Barbadensis Leaf Juice (Aloe Vera Suyu): Aloe vera, saç derisini nemlendirir ve saç büyümesini destekler. Antibakteriyel özellikleri sayesinde saç derisini rahatlatır ve kepeği azaltır.
Hydrolyzed Wheat Protein (Hidrolize Buğday Proteini): Saç tellerini güçlendirir, kırılmaları önler ve saçın elastikiyetini artırır.
Yucca Schidigera Leaf/Root/Stem Extract (Yuka Bitkisi): Saç derisini temizler ve kepek oluşumunu azaltır.
Artemisia Tridentata Extract (Bozkır Adaçayı): Saç derisini yatıştırır ve saç dökülmesine karşı koruyucu etkiler sunar.
Simmondsia Chinensis Seed Extract (Jojoba Yağı): Saçın doğal nem dengesini korur, saçları yumuşatır ve parlaklık kazandırır.
Silybum Marianum Seed Extract (Deve Dikeni Ekstresi): Antioksidan özellikleri ile saç derisini serbest radikallere karşı korur, sağlıklı saç büyümesini destekler.
Salvia Hispanica Seed Extract (Chia Tohumu Ekstresi): Saç köklerini besler ve saçın güçlenmesine katkıda bulunur.
Agave Americana Leaf Extract (Agave Yaprağı Ekstresi): Saç tellerini nemlendirir ve saç derisinin sağlığını iyileştirir.
Herbal Aloe Şampuan, hem saçınızı besleyen doğal özleri hem de onarıcı formülü ile sağlıklı saçlara kavuşmanıza yardımcı olur. İçeriğindeki aloe vera, saç derisini rahatlatırken saç tellerini güçlendirir. Hidrolize buğday proteini ise saçın iç yapısını onarır ve çevresel faktörlere karşı koruma sağlar. Üstelik, düzenli kullanımda saç kırılmalarını %90 oranında azaltarak, güçlü ve sağlıklı saçlar elde etmenizi sağlar.
Herbal Aloe Güçlendirici Şampuan, tüm saç tipleri için uygundur. Özellikle kırılma, nem kaybı ve yıpranma yaşayan saçlar için ideal bir çözümdür. Boyalı saçlara sahip olanlar da renk koruma özelliği sayesinde üründen fayda sağlayabilir.
Uygulama: Islak saça bir miktar şampuan uygulanır.
Köpürtme: Şampuanı saçlarınıza masaj yaparak köpürtün.
Durulama: İyice durulayın ve gerekirse işlemi tekrarlayın.
Tamamlayıcı Bakım: Herbal Aloe Saç Kremi ile kullanıldığında maksimum etki sağlar.
Herbal Aloe Güçlendirici Şampuan, bitkisel içeriği ve onarıcı formülü ile saç bakım rutinini bir üst seviyeye taşımak isteyenler için ideal bir üründür. Düzenli kullanımda saçlarınızı güçlendirir, kırılmaları azaltır ve sağlıklı, parlak saçlara kavuşmanıza yardımcı olur.
Besin Takviyeleri ve Vitaminler: Faydaları, Doğru Kullanım Şekilleri ve Herbalife Ürünlerinin Avantajları
Besin takviyeleri, vücudun ihtiyacı olan vitamin, mineral, protein ve diğer besin öğelerini sağlayan ürünlerdir. Bu takviyeler, beslenme düzenine ek olarak kullanılır ve özellikle eksik besin öğelerini tamamlamak, bağışıklık sistemini desteklemek, enerji seviyesini artırmak ve genel sağlık durumunu iyileştirmek amacıyla tercih edilir. Vitaminler ise vücudun normal işleyişi için gerekli olan organik bileşiklerdir ve bazıları vücut tarafından üretilemez, bu yüzden besinler veya takviyeler yoluyla alınmaları gerekmektedir.
Günlük beslenme alışkanlıkları, her zaman vücudun ihtiyaç duyduğu tüm besin öğelerini yeterince sağlayamayabilir. Bu durum, eksik veya yetersiz beslenmeye yol açarak çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir. Besin takviyeleri, bu eksiklikleri gidererek vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri sağlar.
Bazı vitaminler ve mineraller, bağışıklık sistemini destekleyerek vücudu hastalıklara karşı daha dirençli hale getirir. Örneğin, C vitamini, E vitamini ve çinko gibi antioksidanlar, bağışıklık fonksiyonlarını güçlendirmede önemli rol oynar.
B12 vitamini, demir ve magnezyum gibi besin öğeleri, vücudun enerji üretiminde kritik rol oynar. Bu tür takviyeler, özellikle yorgunluk ve bitkinlik yaşayan bireyler için faydalıdır.
Kalsiyum, D vitamini ve protein gibi besin öğeleri, kemik ve kas sağlığını korumak için gereklidir. Özellikle yaş ilerledikçe, bu takviyelerin düzenli olarak alınması önemlidir.
Besin takviyelerinin faydalarından tam anlamıyla yararlanmak için doğru kullanım önemlidir. İşte dikkat edilmesi gereken noktalar:
a. Uzman Tavsiyesi
Besin takviyesi almadan önce bir uzmana danışmak önemlidir. Her bireyin ihtiyacı farklıdır ve doğru takviyenin belirlenmesi uzman gözetiminde yapılmalıdır.
b. Dozaj ve Süre
Takviyelerin belirlenen dozajda ve önerilen süre boyunca kullanılması gerekir. Aşırı tüketim, vücutta toksik etkilere yol açabilir.
c. Doğru Zamanlama
Bazı takviyeler, günün belirli saatlerinde alındığında daha etkili olabilir. Örneğin, yağda çözünen vitaminler (A, D, E, K) yemeklerle birlikte alındığında daha iyi emilir.
Herbalife, besin takviyeleri konusunda geniş bir ürün yelpazesi sunarak sağlığınızı desteklemenize yardımcı olur. Herbalife ürünleri, yüksek kalite standartlarına uygun olarak üretilir ve bilimsel araştırmalarla desteklenir. İşte Herbalife ürünlerinin sunduğu bazı avantajlar:
a. Kalite ve Güvenilirlik
Herbalife ürünleri, dünya genelinde kabul gören kalite standartlarına uygun olarak üretilir ve sıkı kalite kontrollerinden geçer. Bu sayede, ürünlerin güvenilirliği ve etkinliği garanti altına alınır.
b. Geniş Ürün Yelpazesi
Herbalife, farklı ihtiyaçlara yönelik çeşitli besin takviyeleri sunar. Örneğin, Formula 2 Multivitamin Kompleks, günlük vitamin ve mineral ihtiyacınızı karşılamak üzere tasarlanmıştır. Ayrıca, Herbalife Omega-3 balık yağı takviyesi, kalp sağlığını desteklemek için ideal bir seçimdir.
c. Bilimsel Destek
Herbalife ürünleri, beslenme uzmanları ve bilim insanları tarafından geliştirilir. Bu sayede, ürünlerinizin etkili ve güvenli olduğundan emin olabilirsiniz.
d. Kişisel Destek ve Danışmanlık
Herbalife distribütörleri, bireysel ihtiyaçlarınıza göre size uygun ürünleri seçmenizde yardımcı olabilir. Bu kişisel danışmanlık hizmeti, doğru ürünleri seçmenizi ve en iyi sonuçları almanızı sağlar.
Herbalife ürünlerini kullanırken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar şunlardır:
Uzman Danışmanlığı: Herbalife ürünlerini kullanmaya başlamadan önce, bir uzmana danışarak ihtiyacınıza en uygun takviyeyi belirlemeniz önerilir.
Dozaj ve Kullama Talimatları: Ürünlerin üzerinde belirtilen dozaj ve kullanım talimatlarına uymanız önemlidir. Aşırı kullanım, istenmeyen yan etkilere neden olabilir.
Düzenli Kullanım: Maksimum fayda sağlamak için ürünleri düzenli ve önerilen süre boyunca kullanmalısınız.
Sonuç olarak, Besin takviyeleri ve vitaminler, sağlığınızı desteklemek ve vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besin öğelerini tamamlamak için önemli bir rol oynar. Herbalife, bu alanda güvenilir, kaliteli ve bilimsel olarak desteklenen ürünler sunarak sağlığınızı en iyi şekilde desteklemenize yardımcı olur. Doğru takviye ürünlerini seçmek ve düzenli olarak kullanmak, sağlıklı bir yaşam sürdürmenin anahtarıdır.
Herbalife24 Prolong Nedir, Faydaları Nelerdir, Nasıl Kullanılır?
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık gerektiren spor aktiviteleri için özel olarak formüle edilmiş bir besin takviyesidir. Bu ürün, karbonhidrat ve protein karışımı ile sporcuların enerji ihtiyaçlarını karşılamayı hedefler.
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık gerektiren spor aktiviteleri için özel olarak formüle edilmiş bir besin takviyesidir. Herbalife24 Prolong, uzun süreli egzersizlerde vücudun ihtiyaç duyduğu enerji ve besin desteğini sağlamak üzere özenle seçilmiş bileşenlerden oluşur. İşte Herbalife24 Prolong'un içeriği:
224 Kalori: Enerji sağlar ve uzun süreli egzersizlerde performansı artırır.
58 gr Karbonhidrat: Karbonhidratlar, vücudun birincil enerji kaynağıdır. Uzun süreli egzersizlerde enerji seviyelerini yüksek tutar ve dayanıklılığı artırır.
7 gr Protein: Kas yapısını destekler, egzersiz sırasında kas kaybını önler ve kas onarımına yardımcı olur.
C Vitamini: Bağışıklık sistemini destekler, yorgunluk ve bitkinliği azaltır.
B Vitaminleri: Enerji üretimine yardımcı olur, metabolizmayı destekler ve genel sağlık için önemlidir.
Demir: Oksijen taşıma kapasitesini artırır, enerji üretimine katkıda bulunur ve yorgunluğu azaltır.
Izomaltuloz (Palatinoz): Yavaş sindirilen bir karbonhidrat kaynağı olup, uzun süreli enerji sağlar.
Maltodekstrin: Hızlı sindirilen bir karbonhidrat kaynağıdır ve hızlı enerji sağlar.
Whey Proteini İzolatı: Yüksek kaliteli bir protein kaynağı olup, kas onarımını ve büyümesini destekler.
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık gerektiren spor aktiviteleri için özel olarak geliştirilmiş bir besin takviyesidir. Bu ürün, içeriğindeki bileşenler sayesinde sporculara birçok fayda sağlar. İşte Herbalife24 Prolong Limon'un başlıca faydaları:
Uzun Süreli Enerji: İçeriğinde bulunan 58 gram karbonhidrat, vücudun egzersiz sırasında ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlar. Bu karbonhidratlar, hem hızlı hem de yavaş sindirilen türlerden oluştuğu için uzun süreli enerji sağlar.
Hızlı Enerji: Maltodekstrin gibi hızlı sindirilen karbonhidratlar, anında enerji sağlar ve performansı artırır.
Kas Onarımı ve Büyümesi: İçeriğindeki 7 gram protein, özellikle whey proteini izolatı, kasların onarımı ve büyümesini destekler. Egzersiz sırasında kas kaybını önler ve kas yapısını güçlendirir.
Yorgunluğu Azaltır: Protein ve demir, yorgunluk ve bitkinliği azaltarak daha uzun süreli ve verimli egzersiz yapılmasına yardımcı olur.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: C vitamini, bağışıklık sistemini destekler ve egzersiz sonrası iyileşmeyi hızlandırır.
Enerji Üretimini Destekler: B vitaminleri, enerji üretiminde önemli rol oynar ve metabolizmayı destekler. Bu sayede, sporcuların genel sağlık durumu iyileşir.
Oksijen Taşınmasını Artırır: Demir, vücutta oksijen taşınmasını artırarak performansı iyileştirir ve enerji seviyelerini yüksek tutar.
Uzun Süreli Egzersizler İçin İdeal: İçeriğindeki izomaltuloz (palatinoz), yavaş sindirilen bir karbonhidrat kaynağı olup, uzun süreli enerji sağlar. Bu, dayanıklılık gerektiren spor aktivitelerinde performansı artırır.
Yorgunluğu Azaltır: İçeriğindeki vitamin ve mineraller, yorgunluk ve bitkinliği azaltarak sporcuların daha uzun süre egzersiz yapmalarına yardımcı olur.
Hidrasyonu Destekler: Karbonhidrat-elektrolit çözeltileri, egzersiz sırasında vücudun su dengesini korur ve dehidrasyonu önler.
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık gerektiren spor aktivitelerinde sporcuların performansını artırmak, enerji seviyelerini yüksek tutmak ve genel sağlıklarını desteklemek için ideal bir besin takviyesidir.
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık gerektiren spor aktiviteleri için özel olarak formüle edilmiş bir besin takviyesidir. Bu ürün, belirli sporcular ve aktif bireyler için ideal bir besin desteği sağlar. İşte Herbalife24 Prolong'u kullanabilecekler:
Dayanıklılık Sporlarıyla İlgilenen Sporcular
Maraton Koşucuları: Uzun mesafe koşuları sırasında enerji seviyelerini korumak ve performansı artırmak için.
Triatletler: Yüzme, bisiklet ve koşuyu içeren zorlu yarışlar sırasında ihtiyaç duydukları enerji ve besin desteğini sağlamak için.
Bisikletçiler: Uzun süreli bisiklet turları ve yarışlar sırasında dayanıklılığı artırmak ve kas yorgunluğunu azaltmak için.
Egzersiz Süresi Uzun Olan Sporcular
Futbolcular: Maç ve antrenman sırasında enerji ihtiyaçlarını karşılamak ve performansı sürdürmek için.
Basketbolcular: Yoğun antrenman ve maçlar sırasında enerji seviyelerini yüksek tutmak ve kas yorgunluğunu azaltmak için.
Tenis Oyuncuları: Uzun süren maçlar ve antrenmanlar sırasında enerji ve dayanıklılığı artırmak için.
Aktif Yaşam Tarzını Benimseyen Kişiler
Egzersiz Meraklıları: Düzenli olarak spor salonuna giden ve uzun süreli antrenman yapan kişiler.
Doğa Sporlarıyla İlgilenenler: Dağcılık, trekking ve kamp gibi uzun süreli ve zorlu doğa aktiviteleriyle ilgilenen kişiler.
Fitness Tutkunları: Yüksek yoğunluklu interval antrenmanları (HIIT) ve diğer uzun süreli egzersiz programlarına katılan kişiler.
Genel Sağlık ve Enerji İhtiyacı Olan Bireyler
Yorgunlukla Mücadele Edenler: Uzun süreli enerjiye ihtiyaç duyan ve yorgunlukla mücadele etmek isteyen bireyler.
Bağışıklık Sistemini Desteklemek İsteyenler: C ve B vitaminleri ile demir içeriği sayesinde bağışıklık sistemini desteklemek isteyen kişiler.
Doktor Tavsiyesi: Hamileler, emziren anneler, çocuklar ve kronik rahatsızlığı olan kişilerin ürünü kullanmadan önce bir sağlık profesyoneline danışmaları önerilir.
Tavsiye Edilen Doz: Ürünün tavsiye edilen dozun üzerinde kullanılması önerilmez. Her kullanımdan önce etikette belirtilen talimatlara uyulması önemlidir.
Herbalife24 Prolong, dayanıklılık sporlarıyla ilgilenen ve uzun süreli enerjiye ihtiyaç duyan sporcular ve aktif bireyler için ideal bir besin takviyesidir. Ürün, doğru ve düzenli kullanıldığında sporcuların performansını artırmaya ve genel sağlık durumunu desteklemeye yardımcı olabilir.
Herbalife SKIN Nemlendirici Göz Kremi Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır?
Herbalife SKIN Nemlendirici Göz Kremi, özellikle göz çevresindeki hassas cildi yumuşatmak ve pürüzsüzleştirmek amacıyla formüle edilmiştir. İçeriğinde bulunan B3 vitamini, antioksidan C ve E vitaminleri ve yatıştırıcı Aloe vera, cildin ihtiyaç duyduğu besinleri sağlar ve cildin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Bu bölümde, her bir bileşenin cilde olan etkileri detaylı olarak ele alınacaktır.
B3 Vitamini: B3 vitamini, cildin doğal bariyerini güçlendirir ve nem kaybını önler. Aynı zamanda cilt tonunu eşitlemeye yardımcı olur ve cildin daha parlak görünmesini sağlar.
C ve E Vitaminleri: Bu antioksidan vitaminler, serbest radikallerle savaşarak cildin yaşlanma belirtilerini azaltır. C vitamini, kollajen üretimini artırarak cildin sıkı ve elastik kalmasına yardımcı olurken, E vitamini cildi nemlendirir ve yatıştırır.
Aloe Vera: Aloe vera, cildi yatıştırıcı ve nemlendirici özellikleriyle bilinir. Aynı zamanda anti-inflamatuar özelliklere sahiptir, bu da tahriş olmuş cildin rahatlamasına yardımcı olur.
Herbalife SKIN Nemlendirici Göz Kremi, düzenli kullanımda birçok fayda sağlar.
Nemlendirme: Krem, cildin nem dengesini korur ve kuruluğu önler. Bu, cildin daha pürüzsüz ve esnek olmasını sağlar.
Anti-aging Etkisi: Antioksidanlar ve vitaminler sayesinde, göz çevresindeki ince çizgiler ve kırışıklıklar azalır. Cilt daha genç ve canlı görünür.
Yatıştırma: Aloe vera içeriği, cildi yatıştırır ve tahrişi önler. Bu, özellikle hassas ciltler için önemli bir faydadır.
Herbalife SKIN Nemlendirici Göz Kremi:
• Aloe vera ile formüle edilmiştir
• B3 (Niacinamide), C (Ascorbyl Glucoside) ve E (Tocopheryl Acetate) vitaminleri ile formüle edilmiştir
• Tüm cilt tipleri için uygundur
• Günlük kullanım için uygundur
• Erkekler ve kadınlar için uygundur
• İlave paraben içermez
• Oftalmolojist tarafından test edilmiştir
• Göz çevresindeki hassas cildi yumuşatır ve pürüzsüzleştirir*
• Yedi günlük kullanımla ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltır*
• Yirmi bir ve altmış günlük kullanımla cildi sıkılaştırır ve tonlandırır**
• Yedi gün gibi kısa bir sürede yumuşaklık, pürüzsüzlük, parlaklık ve ışıltı sağlar***
*44-65 yaş arası 27 kadın üzerinde test edilmiştir. Sonuçlar, kırışıklık boyutunun alet ölçümü ve görsel derecelendirme ile değerlendirilmiştir.
**44-65 yaş arası 36 kadın üzerinde test edilmiştir. Sonuçlar cutometer ile değerlendirilmiştir.
***44-65 yaş arası 36 kadın üzerinde test edilmiştir. Yumuşaklık, parlaklık ve ışıltı uzman tarafından değerlendirilir.
Herbalife SKIN Nemlendirici Göz Kremi, günlük olarak kullanılabilir ve en iyi sonuçlar için gece yatmadan önce uygulanması önerilir. Bu bölümde, kremin doğru kullanım yöntemleri, ne zaman ve nasıl uygulanması gerektiği hakkında detaylı bilgiler verilecektir.
Adım 1: Temizleme: Göz çevresi nazik bir temizleyici ile temizlenmelidir. Bu, kremin cilde daha iyi nüfuz etmesini sağlar.
Adım 2: Uygulama: Küçük bir miktar krem, yüzük parmağı ile göz çevresine hafifçe masaj yaparak uygulanır. Yüzük parmağı, en az baskıyı uygulayan parmak olduğundan, göz çevresindeki hassas cilt için idealdir.
Adım 3: Gece Bakımı: Kremi gece bakım rutininizin bir parçası olarak uygulayın. Geceleri, cilt kendini yeniler ve krem, bu süreci destekler.
Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum Nedir, Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır?
Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum, cilt bakımında yenilikçi ve etkili bir çözüm sunar. Bu serum, özellikle ince çizgiler ve kırışıklıklarla mücadele edenler için formüle edilmiştir. Antioksidan vitaminler ve doğal bileşenlerle zenginleştirilmiş olan bu ürün, cildinizin genç ve canlı görünmesini sağlar.
Cilt bakımının önemi her geçen gün artarken, doğru ürünleri seçmek cildin sağlıklı ve genç kalmasında büyük rol oynar. Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum, bu amaçla geliştirilmiş bir üründür ve cildinize hak ettiği özeni göstermeniz için ideal bir çözümdür.
Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum, cilt bakım rutininize ekleyebileceğiniz hafif bir serumdur. Aloe vera ve kestane tohumu özü gibi doğal bileşenlerle zenginleştirilmiş olan bu serum, cildinizi derinlemesine nemlendirir ve yaşlanma belirtilerine karşı savaşır.
Bu serum, cildinizdeki ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltarak daha genç bir görünüm elde etmenizi sağlar. Antioksidanlar ve doğal ekstraktlar sayesinde cildinizi besler ve korur. Düzenli kullanımda cildinizin daha pürüzsüz ve sıkı olduğunu fark edeceksiniz.
Aloe vera, cildi yatıştırma ve nemlendirme özellikleri ile bilinir. Cildin doğal nem dengesini korumasına yardımcı olurken, cildi yumuşatır ve rahatlatır. Aynı zamanda, aloe vera cilt hücrelerini yenileyici özelliklere sahip olup, cildin daha genç görünmesini sağlar.
Aloe vera, yüzyıllardır cilt bakımı ve tedavilerinde kullanılmaktadır. Anti-inflamatuar özellikleri sayesinde cildi rahatlatır ve irritasyonları azaltır. Ayrıca, cildin doğal iyileşme sürecini destekleyerek daha hızlı toparlanmasına yardımcı olur.
Kestane tohumu özü, antioksidan özelliklere sahip olup, cildi serbest radikallerin zararlı etkilerinden korur. Ayrıca cilt elastikiyetini artırarak daha sıkı ve genç bir görünüm sağlar. Bu öz, cildin sıkılaşmasına ve elastikiyetinin artmasına yardımcı olur.
Kestane tohumu özü, kan dolaşımını artırıcı etkisiyle bilinir. Bu da cildin daha iyi beslenmesini ve oksijenlenmesini sağlar. Sonuç olarak, cildiniz daha canlı ve sağlıklı görünür. Aynı zamanda, ciltteki ton farklılıklarını dengelemeye yardımcı olur.
Antioksidan vitaminler, cildi çevresel faktörlerin zararlı etkilerinden korur. Cildin doğal savunma mekanizmasını güçlendirir ve sağlıklı bir cilt görünümünü destekler. E vitamini gibi antioksidanlar, cilt hücrelerini serbest radikallerden koruyarak yaşlanma belirtilerini geciktirir.
Bu vitaminler, cildin daha genç ve canlı görünmesini sağlar. Cilt hücrelerinin yenilenmesini destekleyerek cildin daha parlak ve sağlıklı olmasına katkıda bulunur. Antioksidanlar ayrıca, cildin nem dengesini korumasına yardımcı olur ve kuruluğu önler.
Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum, ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltarak cildin daha genç ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Düzenli kullanım ile ciltteki ince çizgilerin belirginliği azalır ve cilt daha genç bir görünüm kazanır.
Serumun içeriğindeki aktif bileşenler, cilt hücrelerini yeniler ve cildin elastikiyetini artırır. Bu sayede, ciltteki ince çizgiler ve kırışıklıklar zamanla azalır ve daha pürüzsüz bir cilt görünümü elde edilir.
Düzenli kullanım ile cilt tonu dengelenir ve daha aydınlık bir cilt görünümü elde edilir. Serum, ciltteki ton farklılıklarını dengeleyerek daha homojen bir cilt tonu sağlar. Bu da cildin daha sağlıklı ve canlı görünmesine yardımcı olur.
Cilt tonunun düzeltilmesi, cildin daha genç ve taze görünmesini sağlar. Serumun içeriğindeki doğal bileşenler, ciltteki koyu lekelerin ve ton farklılıklarının azalmasına yardımcı olur. Bu sayede, cilt daha eşit ve aydınlık bir görünüme kavuşur.
Serum, yaşlanmanın gözle görülür belirtilerine karşı etkili bir çözüm sunar. Cildin elastikiyetini artırarak daha sıkı ve genç bir görünüm sağlar. Düzenli kullanım ile ciltteki yaşlanma belirtileri azalır ve cilt daha genç görünür.
Yaşlanma belirtilerinin azalması, cildin daha sıkı ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Serumun içeriğindeki aktif bileşenler, cilt hücrelerini yeniler ve cildin elastikiyetini artırır. Bu sayede, ciltteki ince çizgiler ve kırışıklıklar zamanla azalır ve daha genç bir cilt görünümü elde edilir.
• Aloe vera ve kestane tohumu özü ile formüle edilmiştir.
• B3 (Niacinamide), C (Ascorbyl Glucoside) ve E (Tocopheryl Acetate) vitaminleri ile formüle edilmiştir.
*40-64 yaş arası 38 kadın üzerinde test edilmiştir. Sonuçlar cutometer ile değerlendirilmiştir.
**40-64 yaş arası 38 kadın üzerinde test edilmiştir. Yumuşaklık, parlaklık ve ışıltı uzman tarafından değerlendirilmiştir.
***40-60 yaş arası 34 kadın üzerinde test edilmiştir. Kırışıklık etkisi, kırışıklık boyutunun alet taramasıyla değerlendirilmiştir.
Serumu, temizlenmiş cildinize sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez uygulayın. Hafif masaj hareketleri ile cildinize yedirin ve tamamen emilmesini bekleyin. En iyi sonuçlar için düzenli kullanım önerilir.
Kullanım kolaylığı sağlayan ambalajı ile serum, günlük cilt bakım rutininizin vazgeçilmezi olacak. Ürünü uygularken, göz çevresinden kaçınarak tüm yüz ve boyun bölgesine eşit şekilde yayılmasını sağlayın. Serumun hafif yapısı sayesinde cildinizde ağırlık yapmaz ve kolayca emilir.
Herbalife SKIN Çizgi Azaltıcı Serum, tüm cilt tipleri için uygundur. Yağlı, kuru veya karma ciltler dahil her cilt tipi bu serumdan faydalanabilir. Cilt tipiniz ne olursa olsun, serumun nemlendirici ve yenileyici etkilerinden yararlanabilirsiniz.
• Yağlı ciltler için, serumun hafif yapısı ciltte yağlanma hissi bırakmadan emilir.
• Kuru ciltler ise, serumun nemlendirici özelliklerinden faydalanarak ciltlerini derinlemesine nemlendirebilir.
• Karma ciltler için ise, serum ciltteki yağ ve nem dengesini koruyarak daha sağlıklı bir görünüm sağlar.
Herbalife SKIN Parlaklık Veren Günlük Nemlendirici: Kapsamlı Bir Rehber
Herbalife SKIN Parlaklık Veren Günlük Nemlendirici, günlük kullanım için özel olarak formüle edilmiş çok amaçlı bir nemlendiricidir. Cildi besler ve nemlendirir, aynı zamanda parlak bir görünüm sağlar.
Bu nemlendirici, vitaminler, Aloe vera ve macadamia fındığı yağı gibi cilt dostu bileşenlerle zenginleştirilmiştir. Hafif formülü sayesinde yağlı bir kalıntı bırakmadan cilt tarafından emilir.
Ürünün içeriğinde vitaminler, Aloe vera ve macadamia fındığı yağı bulunur. Bu bileşenler cildi besler ve nemlendirir, aynı zamanda cilt sağlığını destekler.
Herbalife SKIN Parlaklık Veren Günlük Nemlendirici, tüm cilt tipleri için uygundur. Hafif ve yağsız formülü ile cildi nemlendirir ve besler.
Bu nemlendirici, cildin günlük nem ihtiyacını karşılar ve besler. Düzenli kullanıldığında cilt daha parlak ve sağlıklı görünür.
Herbalife SKIN Parlaklık Veren Günlük Nemlendirici, günlük cilt bakım rutininizin bir parçası olarak sabah ve akşam temizlenmiş cilde uygulanmalıdır.
Öne çıkan içerikler arasında Aloe vera, vitaminler ve macadamia fındığı yağı bulunur. Bu bileşenler, cildin sağlıklı ve nemli kalmasını sağlar.
Günlük kullanım, cildin nem dengesini korur ve dış etkenlere karşı koruma sağlar. Bu sayede cilt daha sağlıklı ve parlak görünür.
Herbalife SKIN ürünleri, dermatologlar tarafından test edilmiş ve onaylanmıştır. Bilimsel araştırmalar, ürünün etkinliğini ve güvenilirliğini destekler.
Herbalife SKIN Parlaklık Veren Günlük Nemlendirici, cilt dostu bileşenler ve hafif formülü ile diğer nemlendiricilerden ayrılır. Yağsız yapısı sayesinde ciltte ağır bir his bırakmaz ve hızlıca emilir.
Herbalife Formül 1 Shake Vanilyalı Protein Topları
Malzemeler:
2 ölçek Herbalife Formül 1 Shake Vanilya
1 su bardağı yulaf ezmesi
1/2 su bardağı doğal fıstık ezmesi ya da badem ezmesi
1/4 su bardağı bal ya da akçaağaç şurubu
1/4 su bardağı su ya da badem sütü (kıvamına göre ayarlayabilirsiniz)
İsteğe bağlı olarak: kuru yemiş parçaları, chia tohumu, kuru meyveler veya hindistancevizi rendesi
Tarifi:
Büyük bir karıştırma kabında Herbalife Formül 1 Shake tozunu ve yulaf ezmesini iyice karıştırın.
Fıstık ezmesi ve balı ekleyin ve malzemeler birbirine iyice karışana kadar spatula ile karıştırın.
Karışım kuru görünüyorsa, su ya da badem sütünü azar azar ekleyerek istediğiniz kıvamı alana kadar karıştırmaya devam edin. Karışımın yapışkan ve şekil alabilir bir kıvamda olması gerekiyor.
İsteğe bağlı olarak kuru yemiş, chia tohumu, kuru meyveler veya hindistancevizi rendesini ekleyin.
Karışımdan küçük parçalar alın ve elinizle yuvarlak toplar yapın. Elinizi ara sıra ıslatmak topları daha kolay şekillendirmenize yardımcı olabilir.
Hazırladığınız protein toplarını buzdolabında en az 30 dakika soğutun. Bu süre, topların sertleşmesini ve tatlarının birbirine karışmasını sağlar.
Protein toplarınızı bir hafta boyunca buzdolabında saklayabilir veya daha uzun süre için dondurabilirsiniz. Afiyet olsun!
Herbalife ile nasıl ve ne kadar zamanda kilo verilir?
Herbalife, dünya çapında kilo kontrolü ve sağlıklı yaşam ürünleriyle tanınan bir markadır. Kilo vermek isteyenler için Herbalife ürünleri etkili bir çözüm sunar.
Bu makalede, Herbalife ürünlerinin nasıl kilo verdirdiği, belirli ürünlerin kilo vermedeki faydaları, bir ayda kaç kilo verebileceğiniz, ürünlerin ne kadar süre kullanılacağı ve kilo verememe sebepleri ele alınacaktır.
Herbalife ürünleri, düşük kalorili ve besleyici içerikleri sayesinde kilo vermeye yardımcı olur. Bu ürünler, vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri sağlayarak, kalori alımını kontrol altında tutar. Temel prensip, öğünleri düşük kalorili ve besleyici Herbalife ürünleriyle değiştirerek, günlük kalori alımını azaltmaktır. Ayrıca, metabolizmayı hızlandıran ve yağ yakımını destekleyen bileşenler içerir.
Herbalife Formül 1 Shake, kilo verme sürecinde önemli bir rol oynar.
Düşük Kalori: Formül 1 Shake, düşük kalorili bir öğün alternatifi sunar. Bu, günlük kalori alımını azaltarak kilo vermeyi destekler.
Yüksek Besin Değeri: Vitaminler, mineraller ve proteinler açısından zengindir, bu da vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri almasını sağlar.
Kolay Hazırlık: Hızlı ve kolay hazırlanabilen shake, yoğun yaşam temposunda bile sağlıklı beslenmeyi mümkün kılar.
Uzun Süre Tok Tutar: Yüksek protein içeriği sayesinde uzun süre tokluk hissi sağlar, bu da atıştırma ihtiyacını azaltır.
Bitkisel Konsantre Çay, metabolizmayı hızlandırarak kilo verme sürecine katkıda bulunur.
Metabolizmayı Hızlandırır: İçerdiği kafein ve bitkisel bileşenler sayesinde metabolizmayı hızlandırır, bu da daha fazla kalori yakımına yardımcı olur.
Enerji Verir: Enerji seviyelerini artırır, bu da egzersiz yapmayı kolaylaştırır.
Detoks Etkisi: Antioksidanlar içerir ve vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
Aloe Konsantre İçecek, sindirim sistemini destekleyerek kilo vermeye yardımcı olur.
Sindirim Sağlığını Destekler: Aloe vera, sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına yardımcı olur, bu da besinlerin daha iyi emilmesini sağlar.
Vücudu Temizler: Vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur ve genel sağlık durumunu iyileştirir.
Hidrasyonu Artırır: Yeterli sıvı alımını destekler, bu da kilo verme sürecinde önemlidir.
Thermo Complete, termojenik özelliklere sahip bir takviye üründür.
Termojenik Etki: Vücut sıcaklığını artırarak daha fazla kalori yakımına yardımcı olur.
Enerji Seviyelerini Yükseltir: İçerdiği doğal kafein kaynakları sayesinde enerji seviyelerini artırır.
Yağ Yakımını Destekler: İçerdiği bileşenler, yağ yakımını hızlandırarak kilo verme sürecine katkıda bulunur.
Herbalife ürünleri ile kilo verme süresi kişiden kişiye değişir. Ancak, sağlıklı bir kilo kaybı haftada 0.5-1 kg arasında olabilir. Bu durumda, bir ayda 2-4 kg arası bir kilo kaybı mümkündür. Bu sonuçlar, kişinin başlangıç kilosu, metabolizma hızı, beslenme düzeni ve fiziksel aktivite seviyesine bağlı olarak değişebilir.
Herbalife ürünlerinin kullanım süresi de kişisel hedeflere ve başlangıç kilosuna bağlıdır. Genellikle, kalıcı ve sağlıklı bir kilo kaybı için en az 3 ay boyunca düzenli kullanım önerilir. Bu süre, vücudun yeni beslenme ve yaşam tarzına uyum sağlaması için yeterli olacaktır. Ancak, uzun vadeli başarı için Herbalife ürünlerini sağlıklı beslenme ve egzersiz alışkanlıklarıyla desteklemek önemlidir.
Herbalife ürünlerini kullanırken kilo verememe durumları çeşitli sebeplerden kaynaklanabilir:
Yanlış Kullanım: Ürünlerin kullanım talimatlarına uymamak, istenen sonuçların alınmasını engelleyebilir.
Yanlış Beslenme: Herbalife ürünlerini kullanırken sağlıksız yiyecekler tüketmek, kilo verme sürecini olumsuz etkiler.
Egzersiz Eksikliği: Düzenli egzersiz yapmamak, kilo kaybını yavaşlatabilir.
Metabolik Faktörler: Her bireyin metabolizması farklı çalışır. Yavaş bir metabolizma kilo vermeyi zorlaştırabilir.
Stres ve Uyku: Yetersiz uyku ve yüksek stres seviyeleri, kilo vermeyi engelleyebilir.
Tıbbi Durumlar: Hormonal dengesizlikler veya diğer sağlık sorunları, kilo verme sürecini etkileyebilir.
Sonuç olarak Herbalife ürünleri, doğru kullanıldığında ve sağlıklı bir yaşam tarzı ile desteklendiğinde kilo verme sürecinde etkili olabilir. Formül 1 Shake, Bitkisel Konsantre Çay, Aloe Konsantre İçecek ve Thermo Complete gibi ürünler, kilo vermeye yardımcı bileşenler içerir. Ancak, her bireyin kilo verme süreci farklıdır ve sonuçlar kişisel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Herbalife ürünlerini kullanırken sabırlı olmak, düzenli takip yapmak ve sağlıklı alışkanlıklar edinmek, başarılı sonuçlar elde etmenin anahtarıdır.
Herbalife Skin Kırmızı Meyve Özlü Peeling Nedir, Ne İşe Yarar?
Kırmızı Meyve Özlü Peeling, cildinizin pul pul dökülmesine ve arınmasına yardımcı olan hafif, taze ve meyveli bir formüle sahiptir. Tüm cilt tipleri için uygun olan Kırmızı Meyve Özlü Peeling, donuk cilt hücrelerini nazikçe parlatarak daha yumuşak, pürüzsüz ve sağlıklı görünen bir cilt hissi bırakır.
Herbalife SKIN Kırmızı Meyve Özlü Peeling:
İçindekiler
Aqua, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Cocamidopropyl Betaine, Acrylates Copolymer, Glycerin, PEG-18 Glyceryl Oleate/Cocoate, Sodium Cocoyl lsethionate, Bambusa Arundinacea Stem Extract, Niacinamide, Hydrogenated Castor Oil, Ascorbyl Glucoside, Tocopheryl Acetate, Fragaria Vesca Fruit Extract, Lycium Barbarum Fruit Extract, Punica Granatum Extract, Vaccinium Angustifolium Fruit Extract, Vaccinium Corymbosum Seed, Panthenol, PEG-150 Distearate, Triethanolamine, Tetrasodium EDTA, Sodium Citrate, Citric Acid, Parfum, Ethylhexylglycerin, Hexylene Glycol, Caprylyl Glycol, Phenoxyethanol, Coconut Fatty Acids and Limonene.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling etikette belirtildiği gibi kullanılmalıdır: Nemli cildinize dairesel hareketlerle nazikçe masaj yaparak uygulayınız (göz çevresine uygulamaktan kaçınınız). Ilık suyla yıkayarak durulayınız ve bastırmadan yüzünüzü kurulayınız. Ardından tonik, serum ve nemlendirici uygulayınız.
En iyi sonuç için haftada bir ila üç kez kullanın.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling, 120 ml'dir.
Hayır. Kırmızı Meyve Özlü Peeling'i kullanım öncesi serin, kuru ve doğrudan güneş ışığı almayan bir yerde saklayınız.
Açılmamış Kırmızı Meyve Özlü Peeling'in raf ömrü üretim tarihinden itibaren 2 yıldır. Paketlerdeki son kullanma tarihini (EXP) göz önünde bulundurun. Bu ürün belirli bir düzende kullanılmak için tasarlanmıştır (günlük cilt bakım düzeninde belirtildiği gibi), bu nedenle tavsiye edilen şekilde kullanıldıkları takdirde sorun olmayacaktır.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling, bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir ve kadın ve erkeklerin kullanımına uygundur. Herhangi bir rahatsızlığı, cilt hassasiyeti ve alerjisi olanların kullanmadan önce doktorlarına danışmalarını tavsiye ederiz.
Herhangi bir rahatsızlığı, cilt hassasiyeti ve alerjisi olanların kullanmadan önce doktorlarına danışmalarını tavsiye ederiz.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling'i çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklayınız. Çocukların Herbalife SKIN ürünlerini kullanması tavsiye edilmez.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling ilave paraben içermez.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling sülfat içermez.
Hayır. Kırmızı Meyve Özlü Peeling hayvanlar üzerinde test edilmemiştir.
Evet. Kırmızı Meyve Özlü Peeling'i yüzünüze uygulayabilirsiniz.
Kırmızı Meyve Özlü Peeling kırmızı meyve özü esansı içermektedir. Herbalife SKIN serisinin tamamı, farklı kokular ve bitkisel özlerle sizlere zengin ve hoş bir deneyim sunar.
Evet. Kırmızı Meyve Özlü Peeling, ürün güvenilirliği için dermatolojik olarak test edilmiştir.
Herbalife Procore ne işe yarar, nasıl kullanılır?
Pro-core, dünyanın önde gelen tam gıda fermentat içeriği olan EpiCor® ile özel olarak formüle edilmiş toz takviye edici gıdadır. Pro-core ayrıca hücrelerin oksidatif stresten korunmasına katkıda bulunan C Vitamini, Selenyum ve Çinko ile bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunan D Vitamini gibi önemli vitamin ve minerallerin bir karışımıyla geliştirilmiştir.
Herbalife Procore içeriği nedir?
Herbalife Procore C Vitamini, D Vitamini, Selenyum ve Çinko içerir.
İçindekiler:
Maltodekstrin, ekmek mayası (Saccharomyces cerevisiae), kara mürver (Sambucus nigra) meyve suyu tozu, asitlik düzenleyici (sitrik asit), kıvam arttırıcı (ksantan gam, akasya gamı), L-askorbik asit, aroma verici, renklendirici (pancar kökù kırmızısı), çinko sitrat, tatlandırıcı (sukraloz), kolekalsiferol, topaklanmayı önleyici (silikon dioksit), sodyum selenit.
Domuz yağı ve domuzdan elde edilmiş hiçbir ürün içermez.
C Vitamini, D Vitamini, Selenyum ve Çinko, vücut için önemli olan ve çeşitli sağlık faydaları sunan besin öğeleridir. İşte bu dört besin öğesinin temel faydaları:
C Vitamini:
D Vitamini:
Selenyum:
Çinko:
Pro-core'u günlük rutininize kolaylıkla dahil edin. Orman meyvesi tadı ile dolu bu eşsiz takviyenin her bir porsiyonu kullanışlı bir poşet içinde gelir. Hareket halindeyken, evde, ofiste veya gününüzün sizi götürdüğü her yerde Pro-core'un tadını çıkarın.
1 poşeti (3,7 g) 150 ml suya ekleyin ve çözünene kadar karıştırın. Günde bir kez yemeklerle birlikte 1 bardak tüketin.*
Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
Serin ve kuru bir yerde saklayın.
*Tavsiye edilen günlük porsiyonu aşmayın. Takviye edici gıdalar normal beslenmenin yerini tutamaz. Çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklayın. Bu bir ilaç değil. Hastalıkların önlenmesi veya tedavisi için kullanılamaz. Hamilelik, emzirme, hastalık veya ilaç kullanımı durumlarında lütfen doktorunuza danışınız.
Herbalife Heartwell ne işe yarar?
Heartwell™ lif oranı yüksek ve protein kaynağı olan besleyici bir karışımdır.
Bu şekersiz, vanilya aromalı tozun iki ölçü kaşığı, 3 gramı tescilli OatWell® yulaf beta-glukan içeriğinden gelen beta-glukanlar olmak üzere 6 gram lif sağlar.
Çözünür bir diyet lifi olan yulaf beta-glukanı kan kolesterolünü düşürdüğü gözlemlenmiştir. Yüksek kolesterol koroner kalp hastalığının gelişiminde bir risk faktörüdür. Yüksek kolesterol koroner kalp hastalığının gelişiminde bir risk faktörüdür.* Beta-glukanlar normal kan kolesterol seviyelerinin korunmasına katkıda bulunur.**
*Günde 3 g yulaf beta-glukanı alındığında faydalı etki elde edilir.
**Faydalı etkiyi görebilmek için yulaf, yulaf kepeği, arpa, arpa kepeği veya bunların karışımlarından elde edilen beta-glukan tüketimi günde en az 3 g olmalıdır.
Heartwell™ :
İçindekiler:
Yulaf kepeği tozu (% 89), bitkisel krema tozu (ayçiçek yağı, maltodekstrin, sodyum kazeinat (süt)), aroma verici.
Alerjen bilgisi : YULAF VE SÜT İÇERİR.
Her kullanımdan önce kutuyu hafifçe çalkalayın. Günde bir kez 1 veya 2 ölçek Heartwell‘i su veya meyve suyu ile karıştırmanız yeterlidir.
Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
Serin ve kuru bir yerde kapağı kapalı olarak saklayın.
Herbalife Multi-Fiber nedir, ne işe yarar?
Multi-fiber hem çözünür hem de çözünmez lif ile formüle edilmiştir. Porsiyon başına 5 gr lif sağlar. 1 porsiyon yaklaşık 15 kaloridir. Vejetaryenler ve veganlar için uygundur. Tatlandırıcı içermez. Herbalife Multi-fiber'in 1 kutusu 204 gr dır ve 30 porsiyon içerir.
Multi-fiber tatlandırıcı içermez ve sadece beş doğal lif kaynağı ile formüle edilmiştir. Bunlar yulaf, elma, inülin, narenciye, akasya sakızıdır.
İçindekiler:
Yulaf lifi (%37), elma lifi (%26,4), inülin (%25), aroma verici (%3,6), narenciye lifi (%3,6), akasya gamı lifi (% 2,2), kıvam arttırıcılar (ksantam gam- akasya gamı).
Domuz yağı ve domuzdan elde edilmiş hiçbir ürün içermez.
Alerjen bilgisi: Yulaf içerir.
Her kullanımdan önce kutuyu hafifçe çalkalayın. 1 çorba kaşığını (6,8 g) 180 ml su ile karıştırın. Alternatif olarak, Multi-fiber'i Formül 1 shake'inize veya hatta sabah yulafınıza ekleyebilirsiniz.
Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
Serin ve kuru bir yerde kapağı kapalı olarak saklayın.
Sağlıklı Kilo Alma Yöntemleri Nelerdir?
Günlük Kalori İhtiyacının Hesaplanması
Takviye Gerekliliğini Belirleyen Durumlar
Takviyelerin Doğru Kullanımı
Ramazanda Herbalife nasıl kullanılır? Herbalife Ramazan Programı
1 büyük bardak ılık su içerisine 2 kapak Aloe Konsantre İçecek koyularak içilir.
300 ml yarım yağlı süt içerisine 3 kaşık Formül 1 Shake atılarak içilir.
1 bardak su içerisine 1 adet Liftoff + 1 adet Protein Bar + 1 adet Vitamin & Mineral Kompleks
Proteinin sindirilmesi ve gün içerisindeki tokluk hissinin artırılması için birkaç bardak su içilir.
*Böbrekleri çalıştırdığı ve böylece vücuttaki su ihtiyacını arttıracağı için Bitkisel Konsantre Çay içmemenizi tavsiye ederiz.
1 büyük bardak ılık su içerisine 2 kapak Aloe Konsantre İçecek ve vücut direncinizin yerine gelmesi için 1 adet Liftoff atılarak içilir.
Hazırlamış olduğunuz iftar yemeğini yiyebilirsiniz. ( Az tuzlu , az yağlı ve protein ağırlıklı olmasına dikkat ediniz)
İftar yemeği yemek istemeyenler 300 ml yarım yağlı süt içerisine 3 kaşık Formül 1 Shake atarak içebilirler. Sıcak olarak yemek isteyenler Formül 1 Öğün Yerine Geçen Mantar Aromalı Çorba içebilir. Yanında 2 dilim tam buğday ekmeği tüketebilirsiniz.
Su içmenizi teşvik etmesi amacıyla yatıncaya kadar 4-5 bardak sıcak veya soğuk olarak Bitkisel Konsantre Çay içebilirsiniz.
Dilediğiniz bir vakit ara öğün olarak 1 adet Protein Bar yiyebilir ve vücut direncinizin artması için 300 ml su içerisine 1 adet Liftoff ve Pro-core atılarak içilir.
Herbalife Aloe Vera Suyu Ne İşe Yarar?
Herbal Aloe Konsantre İçecek, saflaştırılmış Aloe vera suyu ile doludur ve sıvı alımı ihtiyaçlarınızı karşılamanıza yardımcı olmak için özel olarak tasarlanmıştır. Herbal Aloe Konsantre İçecek, bütün aloe yaprağından elde edilen %40 Aloe vera suyu içerir. Aloe vera yaprakları elle toplanır ve size ferahlatıcı, düşük kalorili bir içecek sunmak için hazırlanır. Günlük rutininizin vazgeçilmezi haline gelmesi garantili bir aloe içeceği oluşturmak için suyunuza eklemeniz yeterlidir.
Hidrasyon: Aloe vera suyunun yüksek su içeriği, vücudun yeterli miktarda su veya sıvı alarak su ihtiyacını karşılamasına yardımcı olabilir. Bu, özellikle sıcak hava koşullarında veya egzersiz sonrasında önemlidir.
Sindirim Sağlığını Destekleme: Aloe vera, sindirim sistemini desteklemeye ve düzenlemeye yardımcı olabilecek doğal bir prebiyotik olarak çalışabilir. Ayrıca, kabızlık gibi sindirim sorunlarının hafifletilmesine yardımcı olabilir.
Bağışıklık Sistemi Desteği: Aloe vera, antioksidan ve anti-inflamatuar özelliklere sahip bileşikler içerir. Bu bileşikler, vücudun hastalıklara karşı savaşmasına yardımcı olabilir.
Ağız Sağlığını İyileştirme: Aloe vera, ağız ve diş eti sağlığını destekleyebilecek antibakteriyel ve antiseptik özelliklere sahiptir.
Cilt Sağlığı: Aloe vera'nın cilt üzerindeki iyileştirici ve yatıştırıcı etkileri, içeriden alındığında da cilde fayda sağlayabilir.
Antioksidan ve Anti-inflamatuar Etkiler: Aloe vera, vücutta iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilecek antioksidanlar içerir.
Herbal Aloe Konsantre İçecek:
Pürifiye edilmiş (renksizleştirilmiş) Aloe vera yaprağı suyu (Aloe barbadensis, % 40), şeker, su, asitlik düzenleyici (sitrik asit), doğal limon aroması (konsantre limon suyu), koruyucu (potasyum sorbat) çiçek papatya ekstresi (Matricaria recutita) koruyucu (sodyum benzoat).
Alloin ve antrakinon içermez.
Herbalife Aloe Vera suyu nasıl kullanılır, nasıl içilir?
Sabahları veya gün boyunca Herbal Aloe Konsantre İçeceğinin ferahlatıcı tadının keyfini çıkarın. Kullanmadan önce iyice çalkalayın ve 3 kapak dolusu Herbal Aloe Konsantre İçecek'i (15 ml) 120 ml su ile karıştırın. 1 litre tüketime hazır Aloe vera konsantresi içeceği hazırlamak için, 8 yemek kaşığı (120 ml) konsantreyi bir litrelik kaba dökün ve suyla doldurun.*
Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
Açılmamışsa serin ve kuru bir yerde saklayın. Şişe açıldıktan sonra kullanılmayan ürünü buzdolabında saklayın ve 30 gün içinde tüketin.
*Hamile kadınlar, emziren anneler ve 12 yaşın altındaki çocuklar tüketmemelidir. İlaç kullanan bireyler doktorlarına danışmalıdır.
Nasıl Kilo Alabilirim? Kilo Almayı Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Hormonlar, stres ve yeme bozuklukları, kilo alımını etkileyen önemli faktörlerdir ve birbirleriyle sık sık etkileşim halindedirler. İşte bu faktörlerin kilo alımı üzerindeki etkileri:
1. Hormonlar: Hormonlar, vücutta birçok biyolojik süreci düzenler ve metabolizma üzerinde büyük bir etkiye sahiptirler. Özellikle, tiroid hormonları (T3 ve T4), insülin, leptin ve grelin gibi hormonlar kilo alımını etkileyen önemli rol oynarlar.
Tiroid Hormonları: Tiroid hormonları, vücut metabolizmasını düzenler. Eğer bir kişinin tiroid hormonları normalden düşük seviyelerde ise, metabolizma yavaşlar ve kilo alımı zorlaşır.
İnsülin: İnsülin, kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olan bir hormondur. Yüksek insülin seviyeleri, yağ depolama sürecini teşvik edebilir ve kilo alımını artırabilir.
Leptin ve Grelin: Leptin, doygunluk hissini kontrol eden bir hormondur. Grelin ise açlık hissini uyarır. Dengesiz leptin ve grelin seviyeleri, iştah kontrolünü bozabilir ve kilo alımını etkileyebilir.
2. Stres: Stres, vücudun fizyolojik olarak tepki verdiği bir durumdur ve hormonal değişikliklere neden olabilir. Stresli durumlarda kortizol adı verilen bir stres hormonu salgılanır. Kortizol, kan şekerini artırabilir ve yağ depolama sürecini etkileyebilir. Ayrıca, stres genellikle iştahı artırabilir ve kişilerin duygusal yeme davranışlarına yol açabilir. Bu durum da kilo alımını teşvik edebilir.
3. Yeme Bozuklukları: Yeme bozuklukları, kilo alımını olumsuz yönde etkileyebilir çünkü beslenme alışkanlıklarını ve metabolizmayı etkilerler.
Anoreksiya Nervoza: Anoreksiya, yetersiz beslenme ve aşırı egzersizle karakterize edilen bir bozukluktur. Bu durumda, vücut aşırı derecede az kalori alır ve kilo kaybı yaşanır.
Bulimia: Bulimia, aşırı yeme atakları ve ardından aşırı egzersiz veya kusma gibi kompulsif davranışlarla karakterizedir. Bu durumda, kontrolsüz yeme nöbetleri genellikle kilo alımına neden olur, ancak ardından uygulanan kompulsif davranışlar kilo alımını engelleyebilir veya kilo vermeyle sonuçlanabilir.
Yukarıda belirtilen faktörlerin her biri, kilo alımını doğrudan veya dolaylı olarak etkileyebilir. Örneğin, hormonal dengesizlikler veya stres, iştahı artırabilir ve yağ depolama sürecini teşvik edebilirken, yeme bozuklukları doğrudan beslenme alışkanlıklarını etkileyebilir ve metabolizmayı bozabilir. Bu nedenle, kilo alımını sağlıklı bir şekilde yönetmek için hem fiziksel hem de psikolojik faktörlere dikkat etmek önemlidir.
Metabolizma, vücudun enerjiyi işleme ve kullanma sürecidir. Bu süreçte, alınan besinler enerjiye dönüştürülür ve vücut fonksiyonlarını desteklemek için kullanılır. Metabolizma hızı, bir kişinin günlük olarak ne kadar kalori yakacağını belirler. Kilo alımını etkileyen en önemli faktörlerden biri metabolizmadır. İşte metabolizmanın kilo alımı üzerindeki etkileri:
1. Bazal Metabolizma Hızı (BMR): Bazal metabolizma hızı, vücudun temel işlevlerini sürdürmek için gereken enerji miktarını ifade eder. Bu, kalp atışı, solunum, sindirim ve diğer temel fonksiyonların sağlanması için gerekli olan enerjidir. Bazal metabolizma hızı, genetik faktörler, yaş, cinsiyet, vücut kompozisyonu ve kas kütlesi gibi faktörlere bağlı olarak değişir. Yüksek bir BMR'ye sahip olan bireyler, daha fazla kalori yakarlar ve bu nedenle kilo almak için daha fazla kalori tüketmeleri gerekir.
2. Fiziksel Aktivite Seviyesi: Fiziksel aktivite, metabolizmayı büyük ölçüde etkiler. Egzersiz yapmak, kas kütlesini artırır ve vücudun daha fazla kalori yakmasını sağlar. Düzenli egzersiz yapan kişilerin metabolizmaları daha hızlı olabilir ve bu da kilo alımını destekleyebilir.
3. Sindirim ve Termik Etki: Sindirim süreci sırasında vücut, alınan besinleri parçalayarak enerji elde eder. Bu süreçte, termik etki olarak adlandırılan bir süreç meydana gelir. Proteinlerin sindirilmesi ve emilimi, diğer besin maddelerine göre daha fazla enerji gerektirir. Bu nedenle, protein ağırlıklı bir diyet, metabolizmayı hızlandırabilir ve kilo alımını destekleyebilir.
4. Hormonal Denge: Hormonlar, metabolizmayı etkileyen önemli bir faktördür. Tiroid hormonları, insülin, leptin ve grelin gibi hormonlar, metabolizmayı düzenler ve enerji dengesini kontrol eder. Örneğin, tiroid hormonlarının düzgün çalışması, metabolizmayı hızlandırabilir ve kilo alımını destekleyebilir.
5. Yaş ve Cinsiyet: Yaş ve cinsiyet de metabolizmayı etkiler. Genellikle, yaş ilerledikçe metabolizma hızı azalır. Ayrıca, erkeklerin genellikle kadınlardan daha yüksek bir metabolizma hızına sahip olduğu gözlemlenmiştir.
Metabolizma, kilo alımı üzerinde önemli bir rol oynar çünkü vücudun enerji ihtiyacını belirler. Hızlı bir metabolizmaya sahip bireyler, daha fazla kalori yakarlar ve bu nedenle kilo almak için daha fazla kalori tüketmeleri gerekir. Ancak, metabolizmayı hızlandırmak için düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek ve kas kütlesini artırmak gibi önlemler alınabilir.
Kilo almak için sağlıklı bir şekilde kilo artışı sağlamak, vücudun ihtiyacı olan besin ögelerini dengeli bir şekilde almakla ilgilidir. İşte protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve minerallerin kilo almak için önemleri:
1. Protein: Proteinler, vücut için temel yapı taşlarından biridir ve kas kütlesinin artırılması ve korunması için gereklidir. Kas kütlesi, metabolizmayı hızlandırarak daha fazla kalori yakılmasını sağlar. Ayrıca, proteinler doygunluk hissini artırır ve iştah kontrolünü sağlar, böylece fazla kalori alımını kolaylaştırır.
2. Karbonhidrat: Karbonhidratlar, vücuda enerji sağlayan temel bir besin maddesidir. Özellikle kompleks karbonhidratlar, sindirimi daha uzun süren ve kan şekerini daha dengeli bir şekilde düzenleyen besinlerdir. Bu, uzun süreli enerji sağlar ve kilo alımını destekler.
3. Yağ: Yağlar, hücre zarlarının yapı taşlarıdır ve vücut için enerji depolama formu olarak kullanılırlar. Sağlıklı yağlar, özellikle doymamış yağlar, vücut için önemli besin maddeleridir ve hormonal dengenin korunmasına yardımcı olur. Ayrıca, yağlar, yağda çözünen vitaminlerin emilimini sağlarlar.
4. Vitamin ve Mineraller: Vitaminler ve mineraller, vücudun birçok biyolojik sürecinde görev alırlar ve metabolizma için gereklidirler. Özellikle B vitaminleri, vitamin D, kalsiyum, magnezyum ve demir gibi besin maddeleri, metabolizma hızını artırabilir ve enerji üretimini destekleyebilir. Ayrıca, vitamin ve mineral eksiklikleri, metabolizmayı yavaşlatabilir ve kilo alımını zorlaştırabilir.
Kilo almak için sağlıklı bir şekilde kilo artışı sağlamak için vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini dengeli bir şekilde almak önemlidir. Protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve minerallerin hepsi vücut için gereklidir ve kilo alımını desteklerler. Dengeli bir beslenme planı oluşturmak ve çeşitli besin maddelerini içeren bir diyet uygulamak, sağlıklı bir şekilde kilo almayı kolaylaştırır.
Kilo almak için sağlıklı bir şekilde beslenmek, vücuda yeterli kalori, protein, karbonhidrat, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller sağlamak önemlidir. İşte kilo almak için önerilen bir beslenme programı:
1. Yeterli Kalori Alımı: Kilo almak için vücudunuzun enerji ihtiyacını karşılayacak kadar kalori tüketmelisiniz. Bu, günlük olarak harcadığınız kaloriden biraz daha fazla kalori almanız gerektiği anlamına gelir. Ancak, kalori alımınızı sağlıklı bir şekilde artırmak önemlidir, çünkü aşırı kalori alımı sağlık sorunlarına neden olabilir. Beslenme uzmanı veya diyetisyen, günlük kalori ihtiyacınızı belirlemenize yardımcı olabilir.
2. Protein İçeren Yiyecekler: Protein, kas kütlesinin artırılması ve korunması için önemlidir. Her öğünde protein içeren yiyecekler tüketmek kilo alımını destekler. Örnek olarak, tavuk, hindi, balık, yumurta, süt ürünleri, tofu, mercimek, nohut gibi protein kaynaklarını tercih edebilirsiniz.
3. Karbonhidrat İçeren Yiyecekler: Karbonhidratlar, vücuda enerji sağlarlar ve kilo almak için önemlidirler. Kompleks karbonhidratlar, sindirimi daha uzun süren ve kan şekerini daha dengeli bir şekilde düzenleyen besinlerdir. Tam tahıllı ekmekler, esmer pirinç, bulgur, yulaf ezmesi gibi tam tahıllı ürünleri tercih edebilirsiniz.
4. Sağlıklı Yağlar: Sağlıklı yağlar, vücuda enerji sağlarlar ve hormonal dengeyi desteklerler. Zeytinyağı, avokado, fındık, badem, ceviz gibi doymamış yağ kaynaklarından faydalanabilirsiniz. Ancak, yağ alımınızı abartmamaya dikkat etmelisiniz, çünkü fazla yağ alımı aşırı kalori alımına yol açabilir.
5. Vitamin ve Mineraller: Vitamin ve mineral bakımından zengin yiyecekler tüketmek, vücudun sağlıklı bir şekilde fonksiyon görmesini sağlar. Sebzeler, meyveler, kurubaklagiller, tam tahıllı ürünler, süt ürünleri gibi çeşitli besinleri içeren bir diyet kilo alımını destekler.
6. Düzenli ve Dengeli Öğünler: Günde 3 ana öğün ve ara öğünlerle dengeli bir beslenme programı oluşturmak önemlidir. Bu şekilde, vücuda sürekli olarak enerji sağlanır ve kilo alımı desteklenir. Ara öğünlerde sağlıklı atıştırmalıklar tüketmek de önemlidir.
7. Egzersiz: Kilo almak için sadece beslenme değil, aynı zamanda egzersiz de önemlidir. Direnç antrenmanları yaparak kas kütlesini artırabilir ve kilo alımını destekleyebilirsiniz.
8. Beslenme Uzmanından Yardım Alın: Kilo almak için sağlıklı bir beslenme programı oluşturmakta zorlanıyorsanız, bir beslenme uzmanından veya diyetisyenden yardım alabilirsiniz. Uzmanlar, size özel bir beslenme planı oluşturarak kilo almanıza yardımcı olabilirler.
Sonuç olarak, kilo almak için sağlıklı bir şekilde beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak önemlidir. Yeterli kalori, protein, karbonhidrat, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller içeren bir beslenme programı kilo alımını destekler ve sağlıklı bir şekilde kilo artışı sağlar.
Herbalife Kilo Alma Seti sayfasına git
Herbalife Ürünleri nelerdir, ne işe yarar, nasıl kullanılır ?
Temel Beslenme
|
İçecekler
|
Atıştırmalıklar |
Takviye Edici Gıdalar
|
H24 Aktif Yaşam Ürünleri
|
Herbalife SKIN - Herbal Aloe Bakım Serisi
|
• Protein ve temel besinlerin birleşiminden oluşan dengeli bir öğündür.
• Protein, kas kütlesinin korunmasına katkıda bulunur.
• Formül 1 aralarında B vitaminleri, C vitamini, kalsiyum ve demir bulunan 22 vitamin ve mineral içerir.
• B vitaminleri, riboflavin, B6, B12 vitamini normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
Kullanım Bilgisi:
• Kilo kontrolü için, günde iki öğün Formül 1 shake'i tercih edip bir öğün sağlıklı yemek yiyebilirsiniz.
• İdeal kilonuzu koruyabilmek için, günde bir öğün Formül 1 shake'i tercih edip, iki öğün sağlıklı yemek yiyebilirsiniz.
• Yarım çay kaşığı (1,7 g) ürün ile 350 ml sıcak veya soğuk suyun karıştırılmasıyla hazırlanır.
• Yeşil çay ve siyah çay karışımından oluşur.
• 4 farklı aroması vardır:
Klasik – 50g ve 100g - Şeftali 50 g - Ahududu 50 g - Limon 50 g
Kullanım Bilgisi: Sıcak veya soğuk olarak tüketilebilir.
• Ferahlatıcı narenciye aromasının tadını çıkarmak için bu konsantreyi suya ekleyiniz.
• Etiketteki kullanım bilgisine göre hazırlandığında 1 porsiyonu 22 kcal’dir.
Kullanım Bilgisi:
Bir servis için 3 kaşık ürünü (15 ml) 120 ml su ile karıştırınız.1 litrelik tüketime hazır Herbal Aloe Konsantre İçecek hazırlamak için 8 kaşık (120 ml) konsantreyi bir litrelik kaba boşaltın ve suyla tamamlayınız. Kullanılmamış kısmını buzdolabında saklayınız. Günde 1-3 porsiyon tüketilmesi önerilmektedir.
Heartwell ana bileşen olarak OatWell™ yulaf beta-glukanı içeren aromalı bir içecek tozu karışımıdır.
Yulaf beta-glukanı kan kolesterolünü düşürür.*
Beta-glukanlar normal kan kolesterol seviyesinin korunmasına katkıda bulunurlar.**
Diğer faydaları:
• 3 g yulaf beta-glukanı* (2 ölçek)
• Şekersizdir.
• Yapay tatlandırıcı içermez.
• Lif bakımından zengindir (bir ölçek 3 g lif içerir)
• Protein kaynağıdır.
• 1 ölçek 25 kcal’dir
Kullanım Bilgisi:
• İki ölçek Heartwell tozunu 250 ml su ile veya 250 ml meyve suyu ile ya da Formül 1 shake’inize ekleyerek hazırlayabilirsiniz.
• Günde iki defa shake tüketiyorsanız, her bir shake’inize bir ölçek Heartwell ekleyebilirsiniz.
• Günlük beslenme düzeninize bezelye ve süt proteinleri içeren bu karışımı ekleyebilirsiniz.
• Pro-Boost, zengin protein içeriği ile günlük protein alımını artırmanın pratik bir yoludur.
• 1 ölçek 5 g protein içerir ve 24 kcal’dir.
Kullanım Bilgisi:
• 1 yemek kaşığı (6,7 g) ürün 5 g protein içerir.
• Yüksek proteinli bir içecek hazırlamak için 1 yemek kaşığı (6,7 g) ürünü 250 ml su ile karıştırın, tercihinize göre meyve suyu veya süt gibi içeceklerinize de ekleyerek tüketebilirsiniz
Tri Blend Select, krema kıvamında bir shake’tir. Tri Blend Select lif bakımından zengindir, şeker miktarı düşüktür. Sizlere C vitamini ve 7 mineral sağlayan bir protein kaynağı sunabilmek için bu vegan karışımını özenle seçtik. Bezelye Proteini, Kinoa ve Keten Tohumundan oluşan vegan karışım. Yüksek protein ve lif içeriginin yanı sıra içerigindeki C vitamini, hem yorgunluğun ve bitkinliğin azalmasına hem de normal enerji metabolizmasına ve bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur. Değişen beslenme ihtiyaçlarınız için hazırlanmış vegan içerikler. Düşük şeker.
• Her porsiyondaki 20 g protein kas kütlesinin korunmasına yardımcı olur.
• Her porsiyon yalnızca 151 kcal içerir.
• Porsiyon başına 6 g lif içerir.
• Gluten, renklendirici içermez. Doğal aroma vericiler içerir.
Kullanım Bilgisi:
• Tri Blend Select’i gün boyunca istediginiz zaman keyifle tüketebilirsiniz. Topaklanma olmasını engellemek için her kullanım öncesi poşeti yavaşça sallayınız. 3 çorba kaşığı (40 g) tozu 250 ml su veya tercih ettiğiniz süt veya meyve suyuyla karıştırın. Istediğiniz yoğunluğu elde etmek için sıvı miktarını ayarlayın*.
* Meyve suyu veya diger içeceklerle karıştırıldığında veya sıvı miktarı ayarlandığında beslenme değerleri farklılık gösterebilir.
• Multi-fiber içecek günlük lif alımınıza katkıda bulunan pratik bir içecek tozudur.
• Suda çözünen ve çözünmeyen liflerden oluşan yüksek lif içeriğine sahiptir.
• İçerisinde elma yulaf narenciye ve inülin kaynaklı lif çeşitleri bulunmaktadır.
• 1 porsiyonu 5 g lif içerir ve 15 kcal’dir.
• Bir kutu 30 porsiyondur.
• Her bir paket %100 Robusta espresso kahve çekirdekleri ile yumuşak kıvamlı ve yoğun aromalı olması için üretildi.
• Bu nedenle soğuk kahvemizi kullanım talimatlarına göre hazırlandığında, porsiyon başına 15 g protein; şeker ilavesiz ve yalnızca 80 kilokalori olacak şekilde geliştirdik.
• Her yere yanınızda taşıyın ve Yüksek Proteinli Soğuk Kahve Karışımı deneyimi için sadece su ekleyin.
• 15 g protein*
• 80 mg kafein
• Sadece 80 kilokalori*
• Düşük yağ
• Vejeteryanlar için uygun
• İlave şeker içermez
• Robusto espresso kahve
Kullanım Bilgisi :
• Shakerınızı 500 ml soğuk suyla doldurun ve 2 çorba kaşığı (22 g) ürünü ekleyin. Karıştırın ve buzla servis edin.
• İsterseniz shaker yerine blenderınızla da düşük hızda karıştırarak kolaylıkla hazırlayabilirsiniz.
Protein Bar
Herbalife Protein Bar, yüksek protein içeriğine sahiptir.
• Her bir bar 10 g protein içerir.
• Her bir bar, B vitaminleri (B6 ve B12), protein ve karbonhidrat içerir.
• Atıştırmalık olarak günde bir veya iki defa tüketebilirsiniz.
• Her kutuda 14 adet bar bulunur.
• Besleyici bir atıştırmalıktır.
• İnülin lifi ve domateste doğal olarak bulunan Likopen ile geliştirilmiştir.
• 104 kcal’dir.
• Yüksek miktarda protein ve lif içerir.
• Protein, kas kütlesinin korunmasına katkıda bulunur.
• Yalnızca suyla karıştırın.
• Lezzetli ve pratik bir atıştırmalık olarak sıcak tüketerek keyfine varın.
Herbalife Nutrition'ın yeni tuzlu atıştırmalıkları!
2 çeşidi mevcuttur– Barbekü Aromalı ve Ekşi Krema & Soğanlı.
Bezelye proteini ile yapılırlar. Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
Protein Cipslerin Temel Özellikleri:
• Kızartılmadan fırınlanmıştır
• Glutensizdir
• Bitki bazlı protein içerir
• Bezelye proteini içerir
• Barbekü Aromalı Protein Cips her pakette 11g protein içerir ve veganlar için uygundur.
• Ekşi Kremalı & Soğanlı Protein Cips her pakette 12g protein içerir ve vejetaryenler için uygundur.
Takviye Edici Gıdalar
Formül 2 Vitamin ve Mineral Kompleks Kadınlar İçin, kadınların günlük ihtiyaçlarını karşılayacak ve onları besleyecek temel vitamin ve mineralleri doğru miktarlarda sunar.
• Kadınların ihtiyaçlarına göre özel olarak geliştirilmiştir.
• Vücudu desteklemek için gerekli 24 temel besin öğesini sağlayan bir vitamin ve mineral kompleksidir.
• Formül 2 Vitamin ve Mineral Kompleks Kadınlar İçin, pantotenik asit, B12 vitamini, kalsiyum ve çinko içerir. Pantotenik asit, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur. B12 vitamini, normal kırmızı kan hücresi oluşumuna katkıda bulunur. Kalsiyum, normal kemiklerin ve dişlerin korunması için gereklidir. Çinko, normal cildin, saçın ve tırnakların korunmasına katkıda bulunur.
• Beslenme uzmanlarınca geliştirilmiş ve bilimsel yöntemlerle desteklenmiştir.
Kullanım:
• Öğünlerle birlikte günde 1-2 tablet alınması önerilir.
• D vitamini ve mineral içeren kalsiyum gıda takviyesi.
• Yüksek miktarda kalsiyum ve D vitamini içerir.
• Kalsiyum, normal kemik ve dişlerin korunması için gereklidir.
• D vitamini, kalsiyumun ve fosforun normal emilimine ve normal kas fonksiyonunun korunmasına katkıda bulunur.
• Liftoff® paketlerini her zaman, her yere götürebilirsiniz.
• Tazelik verici Limon aromasını deneyin.
• Vitamin C, Tiamin, Riboflavin, Niasin, Vitamin B6, vitamin B12, Biotin, Pantotenik asit, Kafein, İnositol, Taurin ve Guarana içerir.
• C Vitamini ile yeşil çay ve mate yaprağı gibi özel seçilmiş bitki karışımları içerir.
• C Vitamini, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
Herbalifeline Max, Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA içeren balık yağı kapsülleri formunda bir takviye edici gıdadır.
• YÜKSEK seviyede EPA ve DHA
• Sürdürülebilir kaynaklardan elde edilmiş YENİ balık yağı
• YENİ vejeteryan jel kapsüller
• EPA ve DHA kalbin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.*
• DHA normal beyin fonksiyonlarının ve normal görme yetisinin korunmasına katkıda bulunur.**
• DHA ve EPA normal kan trigliserit seviyesinin korunmasına katkıda bulunur.***
• Herbalifeline MAX’ın tüm içeriği vejeteryan jel kapsülleri kullanılarak kapsüllenmiştir.
L-Arjinin, L-Sitrulin ve vitaminler içeren takviye edici gıda.
• Yüksek C ve E vitaminleri ile folik asit içerir.
• C vitamini kan damarlarının normal fonksiyonu için gerekli olan normal kolajen oluşumuna katkıda bulunur.
• Folat normal kan oluşumuna katkıda bulunur.
• C vitamini ve folat yorgunluk ve bitkinliğin azalmasına katkıda bulunur.
Pro-Core 10 adet tek kullanımlık paket içerir ve bu sayede istediğiniz zaman istediğiniz yerde tüketmeniz için uygundur!
Temel Faydalar
• Orman meyveleri tadında
• Bilimsel olarak kanıtlanmış, kuru maya bazlı bir bileşen olan EpiCor® ile formüle edilmiştir
• Bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunan C ve D vitaminleri, Selenyum ve Çinko bakımından yüksektir.
• C Vitamini, Selenyum ve Çinko hücrelerin oksidatif stresten korunmasına katkıda bulunur.
• Vejeteryanlar için uygun
Kullanım:
• Her gün 150 ml soğuk veya ılık suya bir poşet (3,7 g) ekleyerek ve eriyene kadar karıştırarak ProCore’un keyfini çıkarın. Tercihen yemeklerle birlikte günde bir bardak tüketin.
• Bu ürün dengeli ve çeşitli gıdalardan oluşan bir beslenme düzeni ile sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak kullanılmalıdır.
• İçeriğindeki süt proteinleri ile (kazein ve peynir altı suyu proteini) yoğun fiziksel aktivite dönemlerinde protein dengesini korumak amacıyla formüle edilmiştir.
• Kullanımı oldukça pratik olan Formül 1 Sport, C ve E Vitamini, demir ve kalsiyum içerir.
• B vitaminleri, riboflavin, B6, B12 vitamini normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
• Porsiyon başına 18 g süt proteini içermektedir.
• Protein, kas kütlesinin korunmasına katkıda bulunur.
• Vanilya aromalıdır.
• Renklendirici ve tatlandırıcı içermez.
• Yasaklı madde testi yapılmıştır.*
• Bir kutu 20 porsiyon içermektedir.
• 219 kcal’dir.**
• 524g’dır.
Karbonhidrat, sıvı ve elektrolitlerin hızlı bir şekilde yerine konmasını sağlamak amacıyla formüle edilmiş karbonhidrat ve elektrolit içeren içecek tozudur.
• 270-330 m0smol/kg ozmolaliteye sahiptir ve 20,86 mg elektrolit içerir.
• 7 g peynir altı suyu proteini içerir.
• Maltodekstrin formatında karbonhidrat içerir.
• Yüksek C ve B vitaminleri içerir.
• Limon aromalıdır, hafif ve hoş aromasıyla egzersiz sırasında rahatlıkla kullanılabilir.
• Renklendirici ve tatlandırıcı içermez.
• Doğal aroma içerir.
• Yasaklı madde testi yapılmıştır.*
• Bir kutu 15 porsiyon içermektedir.
• 225 kcal’dir.**
• 900g’dır.
• Anaerobik egzersiz sonrasında kullanım amaçlı proteince zenginleştirilmiş spor gıdasıdır.
• Demir kaynağıdır. (1 porsiyonu 6,3 mg demir içerir.)
• Çikolatalı aromalıdır.
• Renklendirici ve tatlandırıcı içermez.
• Doğal aroma içerir.
• Yasaklı madde testi yapılmıştır.*
• Bir kutu 20 porsiyon içermektedir.
• 190 kcal’dir.**
Aerobik egzersiz sonrasında karbonhidrat, sıvı ve elektrolitlerin hızlı bir şekilde yerine konmasını sağlamak amacıyla formüle edilmiş, karbonhidrat ve elektrolit içeren içecek tozudur.
• 4 kaşık (50 g) ürünün 500 ml su ile karıştırılmasıyla elde edilen izotonik spor içeceği, 270 - 330 mOsmol/kg ozmolaliteye sahiptir ve 7,8 mmol/L elektrolit içerir.
• Her porsiyonda 36 g özel olarak seçilmiş karbonhidrat ve 10 g yüksek kaliteli süt proteini içerir.
• C, E, B1 ve B2 vitaminleri ile demir içerir.
• Vanilya aromalıdır.
• Renklendirici ve tatlandırıcı içermez.
• Yasaklı madde testi yapılmıştır.*
• Bir kutu 20 porsiyon içermektedir.
• Porsiyon başına 188 kcal'dir.**
• 1000g’dır.
• CR7 Drive Spor içeceği tozu, sporcu beslenmesi uzmanları tarafından karbonhidrat, sıvı ve elektrolitlerin hızlı bir şekilde yerine konmasını sağlamak amacıyla formüle edilmiştir.
• Uzun süreli dayanıklılık egzersizlerinde performansın korunmasına katkı sağlar.*
• Egzersiz sırasında su emilimini artırır.*
• 2 ölçü kaşığı (27g) ürünün 500 ml su ile karıştırılmasıyla elde edilen spor içeceği, 215 mOsml/kg su ozmolaliteye sahiptir.
• 24,54 mmol/l elektrolit ile yüksek miktarda B12 vitamini, tiamin ve magnezyum içerir. • Porsiyon başına 97 kcal’dir.*
• Hafif bir aroması vardır.
• Tatlandırıcı içermez.
• Egzersiz sırasında tüketilmelidir.
• Herbalife SKIN Cildin ölü hücrelerden arınmasını sağlayan kırmızı meyve çekirdekleri, cildin yumuşak ve pürüzsüz görünüm elde etmesine yardımcı olur.
• Cildin güzel bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• Ferahlatıcı ve meyvemsi kokular ile duyularınızı canlandırır.
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Sülfat içermez.
• Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmi içeriğinde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, hindistan cevizinden elde edilmiş temizleyici içerikler, arındırıcı tanecikler ve yabanmersini çekirdegi bulunmaktadır.
• Zengin ve kremsi kil maskesi, kiri ve fazla yağı gideren emici ve tonikleme etkisi olan bentonit kili içerir.
• Tek kullanımdan sonra, gözenek görünümünde gelişme sağlanmasına yardımcı oldugu klinik olarak test edilmitir.*
• Nane ve biberiye özleri ile duyularınızı canlandırırken cildinizde yumuşak ve pürüzsüz bir his bırakır.
• Bu ürün, cildinizin serum ve nemlendiriciden daha iyi sonuç alabilmesi için cildinizi hazırlar.
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmi içeriginde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, bentonit kili, biberiye yaprağı yağı ve nane yağı bulunmaktadır.
• Herbalife SKIN Ferahlatıcı Aloe Vera içeriği ile cildinizin nazikçe temizlenmesine ve ferahlamasına yardımcı olur.
• Aloe vera özleri ile zenginletirilmiş, taze ve yumuşak kokulu yüz temizleme jeli.
• Yumuşak dokusu ile cildinizdeki fazla yağın, kirin ve hafif makyajın, cildinizi tahriş etmeden nazikçe temizlenmesine yardımcı olur.
• Aloe vera özleri cildinizin yumuşak ve nemli bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İlave paraben içermez. Sülfat içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriğinde: B3 vitamini, C ve E vitaminleri, Aloe Vera ve hindistan cevizinden elde edilmiş temizleyici içerikler bulunmaktadır.
• Herbalife SKIN İçeriğindeki mikro tanecikler yüzünüzün ışıltılı ve taze bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• Portakal ve greyfurt özleri içeren hoş kokulu temizleme jeli.
• Sadece tek kullanımdan sonra cilt sebumunda azalma görülmesine yardımcı olabileceği klinik olarak test edilmitir.*
• Canlandırıcı tanecikler içeren hafif jel formül.
• Cildinizin taze ve canlı bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İlave paraben içermez. Sülfat içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriğinde: B3 vitamini, C ve E vitaminleri, Aloe Vera, portakal yağı/narenciye yağları, greyfurt yağı/narenciye yağları, elmadan üretilmi temizleyici içerikler ve Jojoba tanecikleri bulunmaktadır.
• Cildin nemlenmesine ve canlı bir görünüm kazanmasına yardımcı olan, Aloe Vera içerikli meyve kokulu alkol içermeyen tonik.
• Sabah ve akşam düzenli kullandığınızda; serumdan, günlük nemlendiriciden veya gece kreminden aldıgınız sonuçların etkisinin artmasına yardımcı olur.
• Cildinizi nazikçe temizlemenize yardımcı olur.
• Kuruma hissi olmadan, cildinizi tazelenmi ve temizlenmiş hissetmenize yardımcı olur
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Dermatolojik olarak test edilmitşir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriginde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri, Aloe Vera ve potasyum mineralleri bulunmaktadır.
• Cilt esnekligini artıran bu ürün, yaşlanma belirtilerinin görünümünde azalmaya yardımcı olur.*
• Bu serumun, sabah ve akşam kullanımı, en iyi sonucu elde etmenize yardımcı olur.
• Çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltmaya yardımcı olur.
• Yalnızca 7 günde, ciltteki yumuşaklık, pürüzsüzlük ve parlaklığın dikkat çekici gelişimi, klinik olarak test edilmiştir.**
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir. Özel olarak formüle edilmiş içeriginde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, kestane tohumu özü ve peptit bulunmaktadır.
• Cilt esnekligini artırarak, hassas göz çevresi bölgesinin daha iyi bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.*
• Göz çevresi bölgesinin sıkı bir görünüme sahip olmasına yardımcı olur.*
• Göz çevresindeki şişlik görünümünün azalmasına yardımcı olur.**
• Canlandırıcı salatalık özü içerir.
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriğinde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri, Aloe Vera ve salatalık özü bulunmaktadır.
• Düşük seviyede ter ve yağ bezi içeren ve bu nedenle de dehidrasyona yüksek oranda açık olan göz çevresi bölgesindeki çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur.
• 8 saat sonunda ciltteki nem oranında önemli ölçüde artış gözlemlendiği klinik olarak test edilmiştir.*
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez. Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriğinde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, Avustralya fındığı yağı, salatalık özü ve peptit bulunmaktadır
• Bu zengin içerikli krem gece boyunca cildin derinlemesine nemlenmesine yardımcı olur. Uzun süreli nemlendirme sayesinde, daha yumuşak ve pürüzsüz bir ciltle uyanmanızı saglar.
• Yalnızca 7 günde çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur.*
• Sadece 7 günde cildin daha pürüzsüz ve yumuşak bir görünüm kazanmasına yardımcı olduğu klinik olarak test edilmiştir.**
• Sadece 1 haftada cilt görünümünde ve parlaklığında gözle görülür gelişim sağlanmasına yardımcı olur.**
• Cildin nemini 8 saat süreyle iki katına çıkardıgı klinik olarak gözlemlenmiştir.***
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriginde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, ayçiçek çekirdeği yağı, Avustralya fındığı yağı, zeytinyağı, susam çekirdeği yağı, Spilanthes Acmella çiçeği yağı bulunmaktadır.
• Daha aydınlık bir görünüm kazanmanıza yardımcı özelliğe sahip nemlendirici losyon. Cildinizin, makyajsız halde bile aydınlık görünmesine yardımcı olur.
• Yalnızca 7 günde çizgilerin ve kırııklıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur.*
• Cildin yalnızca 7 günde daha parlak, daha yumuşak ve pürüzsüz bir görünüme kavuşmasına yardımcı olduğu klinik olarak test edilmiştir.**
• Cildin nemini 8 saat süreyle iki katına çıkardığı klinik olarak gözlemlenmiştir.***
• Cildinizin taze ve yumuacık görünmesini istediginizde ya da sadece hafi f bir nemlendirme istediginizde bu ürünü tercih edebilirsiniz.
• Bütün cilt türlerinde istenilen etkileri göstermektedir.
• İlave paraben içermez.
• Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmi içeriğinde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri ve Aloe Vera, ayçiçek çekirdeği yağı, Spilanthes Acmella çiçeği yağı, Avustralya fındığı yağı ve susam çekirdeği yağı bulunmaktadır.
• Cildin yumuak ve pürüzsüz bir görünüm kazanmasına yardımcı olan etkili nemlendirici. Geni spektrumlu UVA koruması saglar.
• Yalnızca 7 günde çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur.*
• 8 saatin ardından ciltteki nemliliğin iki katına kadar çıkmasına yardımcı olabilmektedir.**
• Yalnızca 7 günde cilt görünümünün parlaklığı, yumuşaklığı ve pürüzsüzlüğünde artış sağlanmasına yardımcı olabildiği gözlemlenmiştir.***
• Geniş spektrumlu UVA koruması sağlar.
• Dermatolojik olarak test edilmiştir.
• Özel olarak formüle edilmiş içeriğinde; B3 vitamini, C ve E vitaminleri Aloe Vera, yalancı safran çiçegi özü ve Physalis Angulata bulunmaktadır.
• İçeriğindeki bitkisel proteinler sayesinde saçınızın güçlü bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İçeriginde sülfat ve paraben yoktur.
• İçeriğinde sülfat ve paraben yoktur.
• Renk koruyucu formülü sayesinde saç renginizin korunmasına yardımcı olur.
• Cildi nazikçe temizler.
• Aloe Vera, zeytinyagı, A, C ve E vitaminleri içerir.
• İçeriginde sülfat ve paraben yoktur.
• Ferahlatıcı bir kokusu vardır.
• Cildinizi nazikçe temizler ve nemli bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İçeriginde sülfat ve paraben yoktur.
• Ferahlatıcı bir kokusu vardır.
• Cildinizin nemli bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İçeriğinde sülfat ve paraben yoktur.
• Ferahlatıcı bir kokusu vardır.Cildi nazikçe temizler.
• Cildinizin nemli bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• İçeriginde sülfat ve paraben yoktur.
• Ferahlatıcı bir kokusu vardır.
Kolajen Nedir, Ne İşe Yarar? Hangi Besinler Kolajen İçerir?
Kolajen, vücudumuzda bulunan bir protein türüdür ve özellikle bağ dokularında yaygın olarak bulunur. Kollajenin temel bileşenleri amino asitlerdir, özellikle glikin, prolin ve hidroksiprolindir. Bu amino asitlerin bir araya gelmesi, uzun ve güçlü kollajen zincirlerini oluşturur.
Kolajen, vücudumuzdaki birçok farklı dokuda önemli fonksiyonlara sahiptir. Öncelikle, cilt, kemikler, kaslar, tendonlar ve bağlarda yapısal destek sağlar. Ayrıca, organların ve kan damarlarının sağlıklı işlevi için de kritik bir rol oynar.
Kollajen içeren besinler arasında öne çıkanlar arasında kemik suyu, tavuk, balık, yumurta beyazı, kırmızı biber, kuşkonmaz ve somon bulunur. Aynı zamanda, C vitamini içeren meyve ve sebzeler de kollajen üretimini destekler.
Kollajen takviyeleri, cilt sağlığını destekleme, eklem ağrılarını hafifletme ve kas gelişimini teşvik etme gibi çeşitli iddialarla kullanılır. Ancak, etkileri bireyden bireye değişebilir ve bilimsel destek henüz tam olarak sağlanmamıştır.
Kollajen, cilt sağlığında önemli bir rol oynar. Ciltteki kollajen seviyelerinin düşmesi, yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Kollajen, cildin elastikiyetini artırır, kırışıklıkları azaltır ve genel cilt tonunu iyileştirir.
Kollajen, eklem sağlığını destekleyen bir faktördür. Eklem kıkırdağında bulunan kollajen, eklem hareketini kolaylaştırır ve sürtünmeyi azaltır. Bu nedenle, kollajen takviyeleri eklem ağrılarını hafifletmeye yardımcı olabilir.
Kollajen, doğrudan kas gelişimi için temel bir faktör değildir, ancak kas ve bağ dokusu arasındaki etkileşim nedeniyle sporcuların dikkate alması önemlidir. Kollajen takviyeleri, özellikle yoğun egzersiz yapan bireylerde, kas ve bağ dokusunu destekleyebilir.
Kollajen üretimini artırmak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek önemlidir. Düzenli egzersiz, yeterli su tüketimi, dengeli beslenme ve yeterli uyku, vücudun kollajen üretimini destekler.
Kollajen takviyeleri, genellikle yaşlanma sürecinde kollajen kaybına uğrayan bireyler ve eklem sağlığına özel bir ilgi gösteren sporcular arasında popülerdir. Ancak, bu takviyeleri kullanmadan önce bir sağlık profesyoneli ile danışmak her zaman önerilir.
Herbalife Liftoff nedir, ne işe yarar, içeriğinde neler var ?
Herbalife Liftoff, Herbalife Nutrition tarafından üretilen ve enerji artırıcı özelliklere sahip bir gıda takviyesidir. Liftoff, genellikle enerji ve odaklanma ihtiyacı duyan kişilere yönelik olarak tasarlanmıştır.
Herbalife Liftoff içerisinde, C vitamini, Tiamin, Riboflavin, Niasin, B6 vitamini, B12 vitamini, Biotin, Pantotenik Asit, Kafein, İnositol, Taurin ve Guarana tohumu ekstresi vardır.
Her biri farklı vitamin, mineral ve bitkisel bileşenler içeren bu maddelerin vücuda olan potansiyel faydalarını aşağıda bulabilirsiniz:
C Vitamini (Askorbik Asit):
Tiamin (B1 Vitamini):
Riboflavin (B2 Vitamini):
Niasin (B3 Vitamini):
B6 Vitamini:
B12 Vitamini:
Biotin (B7 Vitamini):
Pantotenik Asit (B5 Vitamini):
Kafein:
İnositol:
Taurin:
Guarana Tohumu Ekstresi:
Herbalife Liftoff ürün sayfasına git
Çinko ve Magnezyum ne işe yarar, faydaları nelerdir, hangi besinlerde bulunur ?
Çinko ve magnezyum, vücut için hayati öneme sahip olan mineraller arasında yer alır. Bu minerallerin eksikliği çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu makalede, çinko ve magnezyumun nedir, ne işe yarar, eksikliği neye yol açar, hangi besinlerde bulunur ve gıda takviyesi olarak nasıl kullanılabilir sorularına detaylı bir şekilde yanıt verilecektir.
Çinko, vücutta bir mikro mineral olarak bulunur ve birçok biyolojik süreçte kofaktör olarak görev alır.
Protein sentezi, bağışıklık sistemi fonksiyonu ve hücre bölünmesi gibi temel süreçlerde rol oynar.
Çinko eksikliği, büyüme bozuklukları, bağışıklık sistemi zayıflığı, deri sorunları gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Özellikle vegan veya düşük proteinli diyetlerde çinko eksikliği riski artabilir.
Kırmızı et, tavuk, balık gibi hayvansal kaynaklarda yüksek miktarda bulunur.
Kabak çekirdeği, fasulye, mercimek gibi bitkisel kaynaklarda da çinko bulunabilir.
Magnezyum, vücutta bulunan bir mineraldir ve enerji üretimi, kemik sağlığı, sinir sistemi fonksiyonları gibi birçok önemli süreçte rol alır.
Kas fonksiyonu, kalp ritmi düzenlenmesi gibi kritik işlevlerde magnezyumun etkisi büyüktür.
Magnezyum eksikliği, kas krampları, yorgunluk, sinir sistemi sorunları gibi belirtilere yol açabilir.
Alkol tüketimi, bazı hastalıklar ve düşük magnezyum içeren diyetler eksiklik riskini artırabilir.
Fındık, badem, kuru baklagiller, tam tahıllar, yeşil yapraklı sebzeler magnezyum açısından zengin kaynaklardır.
Su içeriğinde de magnezyum bulunabilir.
Sonuç olarak, çinko ve magnezyum, vücut fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde devam etmesi için önemli olan minerallerdir. Dengeli bir beslenme ile bu minerallerin yeterli düzeyde alınması, sağlıklı bir yaşam için önemlidir. Ancak, eksiklik durumlarında doktor kontrolünde gıda takviyeleri kullanılabilir. Unutulmamalıdır ki herhangi bir takviye kullanımına başlamadan önce uzman bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir.
Herbalife Xtra-cal Nedir, Ne İşe Yarar, İçeriği Nedir?
İçeriğinde, D vitamini, kalsiyum, magnezyum, manganez, çinko, bakır vardır.
D Vitamininin faydaları :
Magnezyumun faydaları :
Manganezin faydaları :
Çinkonun faydaları :
Bakırın faydaları :
Bu minerallerin ve vitaminin düzenli olarak alınması, dengeli bir beslenme programı ve sağlıklı bir yaşam tarzı ile birleştirildiğinde, genel sağlığı destekleyebilir ve birçok biyolojik süreci düzenleyebilir. Ancak, her bireyin ihtiyaçları farklıdır ve aşırı miktarda alımın da olumsuz etkilere neden olabileceğini unutmamak önemlidir. Bu nedenle, besin takviyeleri kullanmadan önce bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir.
Herbalife Thermo Complete Nedir, Ne İşe Yarar, İçeriği Nedir?
C Vitamini ile yeşil çay ve mate yaprağı gibi özel seçilmiş bitki karışımları içerir.
Thermo Complete, C vitamini ,yeşil çay yaprağı ekstresi, mate yaprağı ekstresi, kakao tohum kabuğu ektresi, toz tarçın kabuğu, toz kereviz tohumu, toz maydanoz yaprağı, toz alfalfa yaprağı, toz rezene meyvesi, meyan kökü tozu ve kafein içerir.
Su çözünür bir vitamin olan C vitamini, birçok meyve ve sebzede doğal olarak bulunur.
C vitamini, bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanı sıra, metabolizmanın hızlanmasına ve yağların enerjiye dönüşümüne katkıda bulunabilir. Ayrıca, C vitamini içeren besinler genellikle düşük kalorilidir ve dolayısıyla kilo kontrolüne yardımcı olabilir.
Yeşil çay yaprağı ekstresi, yeşil çayın yapraklarından elde edilen konsantre bir formdur.
eşil çay yaprağı ekstresi, kateşinler içerir ve bu antioksidanlar, metabolizmayı artırabilir ve yağ oksidasyonunu destekleyebilir. Ayrıca, iştahı azaltabilir ve kilo kontrolüne yardımcı olabilir.
Mate, Güney Amerika kökenli bir bitki olan Ilex paraguariensis'ten elde edilen yapraklardan yapılır.
Mate çayı, içerdiği kafein ve antioksidanlar nedeniyle enerji seviyelerini artırabilir, metabolizmayı hızlandırabilir ve iştahı kontrol edebilir.
Kakao tohum kabuğu ekstresi, kakao çekirdeklerinden elde edilen bir konsantredir.
Kakao, içerdiği teobromin ve diğer bileşenlerle metabolizmayı artırabilir ve iştahı kontrol etmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, çikolata tüketimini azaltabilir ve tatmin duygusunu artırabilir.
Tarçın, Cinnamomum ailesine ait bir ağacın kabuklarıdır.
Tarçın, kan şekerini dengeleyerek insülin hassasiyetini artırabilir. Stabil kan şekerine sahip olmak, açlık ve tatlı isteğini azaltabilir.
Kereviz, Apiaceae ailesine ait bir bitkinin tohumlarıdır.
Kereviz, düşük kalorili bir sebzedir ve lif içeriği sayesinde tokluk hissini artırabilir. Ayrıca, içerdiği bileşenler, metabolizmayı destekleyebilir.
Maydanoz, Petroselinum cinsinden bir bitkinin yapraklarıdır.
Maydanoz, düşük kalorili bir ot ve içerdiği lifler sayesinde tokluk hissi sağlayabilir. Ayrıca, detoks etkisi ile metabolizmayı destekleyebilir.
Alfalfa, Medicago sativa bitkisinin yapraklarından elde edilir.
Alfalfa, düşük kalorili ve yüksek lif içeriği ile tokluk hissi sağlayabilir. Ayrıca, içerdiği besinler metabolizmayı destekleyebilir.
Rezene, Foeniculum vulgare bitkisinin tohumlarıdır.
Rezene, mideyi sakinleştirici etkisi ile sindirimi kolaylaştırabilir ve şişkinliği azaltabilir. Bu da kilo kaybına yardımcı olabilir.
Meyan, Glycyrrhiza glabra bitkisinin köklerinden elde edilir.
Meyan kökü, iştahı azaltabilir ve kan şekerini dengede tutarak enerji seviyelerini stabil tutabilir.
Kafein, doğal olarak kahve çekirdekleri, çay yaprakları, mate gibi bitkilerde bulunan bir uyarıcıdır.
Kafein, enerji seviyelerini artırabilir, metabolizmayı hızlandırabilir ve yağ oksidasyonunu destekleyebilir. Ayrıca, iştahı azaltabilir ve egzersiz performansını artırabilir.
Thermo Complete içeriğindeki bileşenlere karşı alerjisi bulunanlar, yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlığı bulunanlar, hamileler ve çocukların kullanması tavsiye edilmez.
Her bir madde bireyden bireye farklı etkiler gösterebilir ve kilo vermeye olan katkıları kişisel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Kilo vermeye yönelik bir program başlamadan önce bir sağlık profesyoneli ile konuşmak ve dengeli bir diyet ve egzersiz programı uygulamak önemlidir.
Aloe Vera Suyunun Sağlık İçin Faydaları
Günümüzde birçok insan, doğanın sunduğu bitkisel çözümleri keşfetmeye ve kullanmaya eğilimlidir. Bu anlamda, Aloe vera suyu, sağlık ve güzellik konularında popülerlik kazanan bir içecektir. Aloe vera bitkisi, uzun yıllardır çeşitli kültürlerde sağlığa faydalarıyla bilinir ve özellikle suyu, bir dizi olumlu etki sunar.
Aloe vera, suyu ve jel içeren etli yapraklarıyla tanınan bir sukulent bitkisidir. Bu bitki, genellikle cildin bakımında kullanılan birçok kozmetik ürünün temel bileşeni olarak bilinse de, içilerek tüketildiğinde sağlığa bir dizi fayda sağlar.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirme:
Aloe vera suyu, içerdiği antioksidanlar sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirebilir. Bu, vücudu çeşitli enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı korumaya yardımcı olabilir.
Anti-inflamatuar Etki:
İçeriğindeki anti-inflamatuar bileşenler sayesinde, aloe vera suyu vücuttaki iltihaplanmayı azaltabilir. Bu özellik, eklem ağrıları ve şişliklerle mücadelede etkili olabilir.
Sindirim Sistemi Sağlığı:
Aloe vera suyu, sindirim sistemini destekleyerek mide rahatsızlıklarını hafifletebilir. Sindirim sorunlarına karşı kullanıldığında, sindirim sürecini düzenleyebilir ve kabızlığı önleyebilir.
Cilt Sağlığını Destekleme:
Aloe vera suyu, cilt üzerinde olumlu etkileriyle bilinir. İçerdiği vitaminler, mineraller ve amino asitler sayesinde cilde nem sağlayabilir, akne izlerini hafifletebilir ve cildin genel sağlığını iyileştirebilir.
Kilo Kontrolüne Yardımcı Olma:
Aloe vera suyu, kilo kontrolüne katkıda bulunabilir. Metabolizmayı hızlandırabilir ve vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olarak kilo kaybını destekleyebilir.
Şeker Seviyelerini Dengeleme:
Bazı araştırmalar, aloe vera suyunun kan şekerini düzenleyebileceğini göstermektedir. Bu, özellikle tip 2 diyabetle mücadele eden bireyler için önemlidir.
Detoks Etkisi:
Aloe vera suyu, vücuttaki toksinleri temizleyebilir ve genel bir detoks etkisi sağlayabilir. Bu özellik, sindirim sistemi sağlığını iyileştirebilir ve enerji seviyelerini artırabilir.
Sonuç olarak, Aloe vera suyu, içeriğindeki sağlığa faydalı bileşenlerle birçok olumlu etki sunabilir. Ancak herkesin vücut yapısı farklı olduğu için, bu tür doğal içecekleri tüketirken dikkatli olmak önemlidir. İlgili sağlık durumları olan bireylerin önce uzmanlarına danışmaları önerilir.
Herbalife Ürünleri ile İlgili Tanıtım Videoları
"Yaptığımız her şeyin merkezine yeniliği koyarak ve en yüksek standartlarda ısrar ederek Herbalife'ın 40 yıllık yolculuğu boyunca kilo yönetimi ve sağlıklı yaşam alanında nasıl dünyanın bir numaralı markası haline geldiğini öğrenin. İster en kaliteli malzemeleri tedarik etmek olsun, ister alanında en iyi bilim adamlarını istihdam etmek olsun, ister bağımsız distribütörlerimizden bilgi almak olsun, sizinle paylaşmak istediğimiz çok şey var. Bu nedenle, ‘Bir Bakışta Herbalife’ adlı yeni video serimizde işimizin dört bir yanından insanlarla röportaj yaptık ve şirketimizdeki 'kamera arkasını' görmenize olanak sağladık. İlk bölümümüzde, harika fikirleri harika ürünlere dönüştürmeye yardımcı olan harika insanlardan bazılarıyla tanışmanız için sizi sahne arkasına götürüyoruz."
Herbalife'ın ürünleri, en son yenilikçi ve en son teknolojiyi kullanan altı üretim tesisimizde her yıl 300.000'den fazla testten geçmektedir. Ayrıca, sektör lideri standartlara sıkı bağlılığımızı yansıtan en yüksek düzeyde akreditasyona (ISO 17025) sahip sekiz kalite kontrol laboratuvarımızda kalite ve güvenliği sağlıyoruz. Her kaşıkta güvenliği nasıl ilk sıraya koyduğumuzu nasıl sağladığımız hakkında daha fazlasını keşfetmek için ‘Bir Bakışta Herbalife’ adlı yeni video serimize adım atın ve laboratuvarımıza gezin.
Herbalife, son derece sıkı düzenlemelere tabi bir sektörde çalışmaktadır ve dünya genelindeki devlet kurumlarının bizim için belirlediği birçok standardı karşılamaya her zaman hazırız. Bu bölümde, kalite ve güvenlik standartlarının yaptığımız her şeyin merkezinde yer almasını sağlayan Herbalife düzenleme ekibiyle tanışacaksınız.
Bir Herbalife ürününde bulunan her şeyin tekrar tekrar test edildiğinden emin olabilirsiniz. 'Herbalife'ın İçinde' programının bu bölümünde, kullandığımız malzemeleri nasıl seçtiğimizi, ilgili süreçleri, kontrol ve dengeleri ve her kaşıkta kalite ve güvenliği sağlayan bilim ve düzenlemeleri açıklıyoruz.
Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgemize ve dünya çapında 57 ülkeye tedarik sağlayan Hollanda'nın Venray kentindeki 23.000 m²'lik dağıtım merkezimize milyonlarca Herbalife ürününün nasıl gelip gittiğini öğrenin. Aynı zamanda iki adet 'Harika İşyerleri Ödülü' ve bir adet 'Yılın Tedarik Zinciri' ödülü ile çalışmak için de harika bir yer!
Herbalife'ın bağımsız distribütörleri ürünlerimizin şekillenmesinde ve ticari başarılarının sağlanmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bir ürünü pazara sunmalarına yardımcı olmak için birlikte nasıl çalıştığımızı ve müşterilerinin gerçekten istediği ürünleri sunmak için gerekli adımları öğrenin.
Gezegen üzerindeki etkimiz konusunda ciddiyiz. Çalışanlarımıza, faaliyet gösterdiğimiz işe ve topluluklara fayda sağlayacak yeni fikirler bulmaları için nasıl zaman tanındığını ve bazı harika girişimlerle tedarik zincirimizi daha sürdürülebilir olacak şekilde nasıl dönüştürdüklerini öğrenin.
Bitkisel Konsantre Çaylar Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Bitkisel konsantre çaylar, genellikle bitkisel malzemelerin özlerinin yoğunlaştırılarak elde edildiği içeceklerdir. Bu çaylar, genellikle bitkisel yapraklar, çiçekler, kökler veya meyvelerden elde edilen özleri içerir. İşte bitkisel konsantre çayların üretim süreci ve tanımı:
1. Malzeme Seçimi:
Üretim süreci, kullanılacak bitkisel malzemelerin seçimi ile başlar. Nane, ıhlamur, adaçayı, zencefil, rezene gibi birçok farklı bitki çeşidi bu çaylarda kullanılabilir.
2. Hasat ve Kurutma:
Seçilen bitkiler, uygun zamanda hasat edilir ve kurutulur. Kuruma işlemi genellikle bitkinin özlerini yoğunlaştırmak için önemlidir.
3. Öz Elde Etme:
Kurutulan bitkiler su, buhar veya çeşitli çözücülerle ekstrakte edilir. Bu işlem sırasında bitkilerin içerisindeki aktif bileşenler suya geçer.
4. Yoğunlaştırma:
Elde edilen bitkisel özler, su içeriğinden arındırılarak yoğunlaştırılır. Bu adım, çayın konsantre formunu elde etmek için önemlidir.
5. Filtrasyon ve Temizleme:
Yoğunlaştırılmış çay, istenmeyen kalıntılardan arındırılarak temizlenir. Bu adım, çayın berrak ve temiz bir formda olmasını sağlar.
6. Ambalajlama:
Temizlenen konsantre çay, genellikle sıvı veya toz formunda ambalajlanır. Bu, tüketiciye kolay ve pratik bir kullanım sağlar.
Bitkisel konsantre çaylar, genellikle birçok farklı bitki türünden elde edilebilir. Bu çaylar, bitkisel özlerin yoğunlaştırılması ile üretildiği için çeşitli bitkisel malzemeler içerir. İşte bitkisel konsantre çayların elde edildiği yaygın bitki türleri:
1. Adaçayı:
2. Nane:
3. Ihlamur:
4. Zencefil:
5. Rezene:
6. Papatya:
7. Ginkgo Biloba:
8. Yeşil Çay:
9. Kakule:
10. Ebegümeci:
11. Hibiskus:
Bitkisel konsantre çaylar, içerdikleri bitkisel özler sayesinde bir dizi sağlık faydası sunabilir. Ancak, bu sağlık faydaları, kullanılan bitkisel malzemelere ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İşte bitkisel konsantre çayların genel sağlık faydalarına örnekler:
1. Sindirim Sistemi Desteği:
2. Rahatlatıcı ve Uyku Düzenlemesi:
3. Bağışıklık Sistemini Güçlendirme:
4. Antioksidan Etkiler:
5. Enerji Artışı ve Zihinsel Performans:
6. İltihap Azaltma:
7. Sindirim Sistemi Rahatlatma:
8. Kilo Kontrolüne Yardımcı Olma:
Bu sağlık faydaları, genel olarak düzenli ve uygun dozlarda tüketildiğinde ortaya çıkabilir. Ancak, bireylerin öncelikle sağlık durumları ve ilaç kullanımları gibi kişisel faktörleri göz önünde bulundurarak, bitkisel konsantre çayları kullanmadan önce bir sağlık profesyoneli ile danışmaları önemlidir.
Bitkisel konsantre çayların kullanım talimatları ve dozajı, ürünün içeriğine, markasına ve bireyin sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak aşağıda belirtilen yönergeler takip edilebilir:
1. Ambalaj Üzerindeki Talimatları Okuyun:
2. Demleme Süresi:
3. Sıcaklık ve Su Miktarı:
4. Günlük Dozaj:
5. Saat ve Durum:
6. Sağlık Durumu ve İlaç Etkileşimleri:
Bitkisel konsantre çayların kullanımı bireysel faktörlere bağlı olarak değişir, bu nedenle herkes kendi ihtiyaçlarına ve sağlık durumlarına uygun bir şekilde kullanmalıdır. Talimatları takip etmek, çayın maksimum faydalarını sağlamak ve olası yan etkileri önlemek açısından önemlidir.
HERBALIFE BİTKİSEL KONSATRE ÇAY ÇEŞİTLERİ
Öğün Yerine Geçen Shake Nedir, Ne işe Yarar?
Öğün yerine geçen shake'lerin besin içeriği, genellikle dikkatlice formüle edilmiş bir dengede bulunur. Bu ürünler, vücut için gerekli olan temel besin öğelerini içermeye odaklanarak dengeli bir profil sunarlar. İçerdikleri besin öğeleri genellikle şu kategorilere ayrılır:
Protein: Shake'lerin çoğu, kas sağlığını desteklemek, dolgunluk hissi sağlamak ve metabolizmayı desteklemek amacıyla protein içerir. Genellikle whey proteini, soya proteini, bezelye proteini gibi çeşitli kaynaklardan elde edilen protein içerikleri bulunabilir.
Karbonhidrat: Shake'ler, enerji sağlamak ve vücut için gerekli olan glikozun kaynağını oluşturmak amacıyla karbonhidrat içerir. Kompleks karbonhidratlar, lif içeriği açısından zengin olan tam tahıllar veya düşük glisemik indeksli karbonhidrat kaynakları bu ürünlerde sıkça kullanılır.
Yağ: Sağlıklı yağlar, omega-3 yağ asitleri gibi esansiyel yağlar içerebilir. Bu yağlar, hücre membranlarının yapı taşları ve çeşitli metabolik fonksiyonlar için gereklidir.
Vitamin ve Mineral: Öğün yerine geçen shake'ler genellikle vitamin ve mineral içerir. Bu, vücut için gerekli olan çeşitli vitamin ve mineralleri sağlayarak, dengeli bir beslenme sağlama amacını taşır. Kalsiyum, demir, D vitamini, B vitaminleri gibi önemli besin öğeleri içerikte bulunabilir.
Öğün yerine geçen shake'lerin kalori içeriği, ürünün bileşenleri ve porsiyon büyüklüğüne bağlı olarak değişebilir. Kalori kontrolü, kullanıcıların günlük enerji ihtiyaçlarına uygun olarak bu ürünleri tüketmelerini sağlamak için önemlidir. İşte öğün yerine geçen shake'lerin kalori içeriğini kontrol etmek ve kullanıcılar için uygunluğunu değerlendirmek için dikkate alınması gereken bazı faktörler:
1. Porsiyon Büyüklüğü:
2. Kişisel Enerji İhtiyacı:
3. Diyet Hedefleri:
4. Ek Beslenme Gereksinimleri:
5. Bireysel Tolerans ve Tat Tercihleri:
Öğün yerine geçen shake'lerin pratik kullanım avantajları, birçok kişi için çeşitli durumlarda tercih edilebilir hale getirmektedir. İşte bu ürünlerin pratik kullanım avantajları ve tercih edilebilecek durumlar:
1. Hızlı Hazırlanma ve Tüketme Kolaylığı:
2. Seyahat ve Taşınabilirlik:
3. İşyerinde Öğle Arasında Hızlı Bir Seçenek:
4. Egzersiz Öncesi veya Sonrası Beslenme:
5. Diyet Kontrolü ve Kalori Takibi:
Öğün yerine geçen shake'ler, kalori içeriğinin belirli ve ölçülebilir olması nedeniyle kilo kontrolü veya belirli diyet hedeflerine ulaşmaya çalışan bireyler için pratik bir araç olabilir.6. İştah Kontrolü ve Dolgunluk Hissi:
Öğün yerine geçen shake'ler, pratik kullanım avantajları sayesinde birçok durumda tercih edilebilir. Ancak, bu ürünlerin kullanımı önceden planlama ve bireysel ihtiyaçlara uygun olarak yapılmalıdır. Ayrıca, tam bir beslenme sağlamak amacıyla dengeli bir diyetle birlikte kullanılmalıdır.
Öğün yerine geçen shake'ler genellikle vitamin ve mineral içeriği ile güçlendirilmiştir. Bu ek içerik, vücut için gerekli olan bir dizi önemli besin maddesini sağlamayı amaçlar. İşte shake'lerin yaygın olarak içerdikleri vitamin ve mineraller ile sağlık avantajları:
1. Vitamin D:
Kemik sağlığını destekler, bağışıklık sistemini güçlendirir ve genel olarak vücutta birçok biyolojik süreci düzenler.2. Kalsiyum:
Kemik ve diş sağlığı için önemlidir, kas fonksiyonlarını düzenler ve sinir iletimine katkı sağlar.
3. C Vitamini:
4. B Vitaminleri (B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9, B12):
5. Demir:
6. Folik Asit (B9):
7. Potasyum:
8. Magnezyum:
9. Çinko:
Eklenen vitamin ve mineraller, shake'leri tam bir besin kaynağı haline getirerek vücudun çeşitli fonksiyonlarını destekler. Ancak, kullanıcıların bireysel beslenme ihtiyaçlarını göz önünde bulundurması ve bu ek içeriğin, diyetleriyle birlikte nasıl etkileşimde bulunabileceğini anlaması önemlidir. Ayrıca, vitamin ve mineral takviyelerinin aşırı miktarda alınmasının bazı sağlık riskleri olabileceği için, bu ürünleri kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışmak da faydalı olabilir.
Herbalife ürünleri güvenilir mi ? Herbalife ürünleri zararlı mı ?
Herbalife sizin için sakıncalı değildir. Esasen, tüm dünyada milyonlarca insan Herbalife'u kullanmaktadır. 2020’de, her gün 5,3 milyon Herbalife Formül 1 Öğün Yerine Geçen Besleyici Shake Karışımı tüketildi. Ürünlerimiz bezelye, keten tohumu, yulaf ve Aloe Vera gibi kaynaklardan elde edilen içerik maddeleriyle formüle edilmektedir. Ayrıca magnezyum, Vitamin D, Vitamin C ve Vitamin E gibi farklı mikrobesinler içerir.
Formül 1 Öğün Yerine Geçen Besleyici Shake Karışımı gibi ürünlerimizi vücudunuzun temel besin maddelerini doğru miktarda almasına yardımcı olacak şekilde tasarlıyoruz. Ürünlerimizin en iyi sonuçları vermesi için sağlıklı ve aktif bir yaşam tarzının bir parçası olarak dengeli ve çeşitli bir beslenme programı ile birlikte uygulamanız önerilir. Kullandığımız içerik maddeleri doğal kaynaklardan temin edilmekte ve beslenme felsefemize uygun olarak doğru kombinasyonlarla bir araya getirilmektedir. Nereden başlayacağınızdan emin değilseniz, bağımsız distribütörlerimiz ihtiyaçlarınıza uygun ürünleri seçmenize yardım edecektir.
Faaliyet gösterdiğimiz 90+ pazarın tamamında, beslenme sektöründe kalite standartlarına uymaktayız. Kalite kontrol sistemlerimiz tüm resmi kural ve yönetmeliklere uyum açısından izlenmektedir. Herbalife’un tüketici güvenliğine ilişkin taahhüdü ürün konsepti ile başlar ve her bir ürünün yaşam çevrimi boyunca titizlikle uygulanır.
Uzman ekibimiz, ürün bilimi ve güvenliği bakımından en üstün standartlara uymaktadır. Tüm süreçler, Herbalife’un (HLF) İç Beslenme Ürünlerinin Güvenliğinin Değerlendirilmesi Hakkında Global Ürün Bilimi & Güvenliği (GPSS) Yönergesine uygun olarak denetlenmektedir.
Bu kapsamlı doküman, tüm Herbalife içerik maddelerinin güvenliğinin değerlendirilmesini mümkün kılan bir süreç içermektedir. Aşağıdakiler de dahil olmak üzere gıda ve takviye edici gıdaların güvenliği ile ilişkili bilimsel gelişmelere ve düzenlemelere uygun olarak sürekli revize edilmekte ve güncellenmektedir:
Herbalife olarak, dünyanın dört bir yanındaki tüketicilerimize en iyi ürünleri sunabilmek için üretim ve kalite programlarına 300 milyon $’ın üzerinde yatırım yaptık. Kalite kontrol sistemlerimiz, sektörde benzersizdir ve içerik maddesinden bitmiş ürüne ulaşana kadar tüm süreçlerde ürünlerimizi test ediyoruz. Kalite standartlarımıza uygun olduklarından emin olmak için sıkı bir protokol uyguluyoruz.
Herbalife, mevzuata uyum açısından tüm ürünleri hem kurum içi düzeyde hem de üçüncü şahıs belgelendirme kuruluşları aracılığıyla test etmektedir. Test ediyor, tekrar test ediyor ve bir daha test ediyoruz.
Önemli bölgelerin her birinde Araştırma ve Geliştirme (Ar&Ge) merkezlerimiz bulunuyor: Kuzey Amerika, Güney Amerika, Avrupa, Çin, Asya Pasifik ve Hindistan. Beraberce, yeni ürünler için öncelikleri anlamak ve yönetmek için dünyanın farklı yerlerindeki iş arkadaşlarımızla ve bilim insanlarından oluşan ekibimizle ortak çalışmalar yapıyoruz.
“Global Ar&Ge departmanının başkanı olarak zorlayıcı ve heyecan verici bir iş yapıyorum: ekibim ve ben, üstün kaliteli ürünlerimizi geliştirmenin ve iyileştirmenin yanı sıra işimizin sürekliliğini ve büyümesini sürdürmek için çalışıyoruz” - Michael Yatcilla, Kıdemli Başkan Yardımcısı, Araştırma ve Geliştirme
Herbalife'un tüketicilerine kalite taahhüdü nedir?
Herbalife, tüketiciler ve sağlık profesyonelleri arasında açık diyalog ortamının kurulmasını desteklemektedir. Bu, tüketici güvenliğinin önemli bir unsurudur. Global Tüketici Güvenliği, sağlık ve güvenlik personelimizin sağlık profesyonelleriyle istişarelerde bulunmalarını sağlayarak bu tür görüşmelerin yapılmasına yardımcı olur.
“İleri teknoloji ve kapsamlı analitik izleme metotlarını içeren sektörde lider güvenlik programımız, tüketici geri bildirimlerini bilgiye dönüştürmemize yardımcı oluyor.
Bu sayede, tüketiciler tüm faaliyetlerimizde bilgiye dayalı ürün kullanımı deneyimleri, besin güvenliği eğitim araçları ve materyalleri, sağlam risk hafifletme protokolleri oluşturmaya odaklandığımızdan ve elbette global düzeyde tüm tüketici güvenliği düzenlemelerine uymak suretiyle iyi ürün yönetimini sürdürmek için gayret gösterdiğimizden emin olabilirler.” Kristy Appelhans - MSRA, NMD, Başkan Yardımcısı - Global Tüketici Güvenliği
Herbalife’un Global Tüketici Güvenliği ekibi, sağlık profesyonellerinin ürünlerle ilgili tüm sorularına yanıt vermekten memnuniyet duyar. Beslenme konusunda belirli kısıtlamalara tabi olan müşteriler için uygunluk ya da başka özel tıbbi koşullar hakkındaki sorular yöneltilebilir. Sağlık profesyonelleri gcs@herbalife.com adresinden doğrudan şirketle görüşebilirler.
İçerik kaynağı: https://www.herbalife.co.uk/faq/is-herbalife-bad-for-me/.
Herbalife ürünleri nerede üretiliyor?
Herbalife'in ürünleri, ABD ve Çin'deki beş üretim tesisi ile üçüncü taraf üretim ortakları tarafından üretilmektedir. Şirketin üretim süreci, besin ürünlerinin içerdiği bileşenlerin nereden geldiğini izlemesine olanak tanıyan "tohumdan sofraya" bir stratejiye dayanmaktadır. Bu strateji, besin ürünlerinin içerdiği hammaddelerin kaynağını takip etmelerini sağlar. 2010'ların başlarında başlatılan bu strateji, besin ürünlerinin içerdiği malzemelerin kaynağını izlemelerine olanak tanır.
2013 yılından bu yana şirket, Çin'in Hunan eyaletinde bulunan Changsha'da bir bitkisel özüt tesisi işletmektedir. Bu tesis, birçok ürününde kullanılmak üzere çaylar, guarana, papatya, brokoli ve yaban mersini gibi bitkisel özütler üretmektedir. Özütler işlenmeden önce bitki tanımlama programından geçer ve üretim sürecinin her aşamasında birkaç kez test edilir. Özütlerin işlenmiş hammadde haline getirilmiş ürünleri, şirketin kendi markalı üretim tesislerinde ve ortakları tarafından kullanılır. 2015 yılı itibarıyla şirketin beslenme ürünlerinin %58'i Herbalife'a ait tesislerde üretilmektedir.
Çin'de şirketin üretim tesisleri Suzhou ve Nanjing'de bulunurken, ABD'de üretim tesisleri Lake Forest, California ve Winston-Salem, North Carolina'da yer almaktadır.
Protein Cips: Sağlıklı Bir Atıştırmalık Seçeneği
Günümüzde sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve aktif yaşam tarzı giderek daha fazla önem kazanıyor. Bu trendle birlikte, insanlar daha bilinçli ve besleyici atıştırmalık seçenekleri arayışına giriyorlar. Bu bağlamda, protein cipsler popüler hale gelmiş sağlıklı bir alternatif olarak dikkat çekiyor. İşte protein cipslerin özellikleri, faydaları ve dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bir bakış:
Protein cips, geleneksel patates cipslerinin veya atıştırmalık krakerlerin sağlıklı bir varyasyonudur. Ancak farklı olarak, protein cipsler daha yüksek protein içeriğine sahiptir ve genellikle fasulye, bezelye, nohut gibi bitkisel protein kaynaklarından üretilirler. Bu bitkisel protein kaynakları, hemjet düşük yağ içeriğine sahiptir hem de lif bakımından zengindirler. Bu özellikler, protein cipslerini geleneksel cipslere kıyasla daha besleyici bir seçenek haline getirir.
Yüksek Protein İçeriği: Protein cipsler, protein açısından zengindir. Protein, kas onarımını destekler, tokluk hissini artırır ve metabolizmayı hızlandırabilir.
Düşük Yağ İçeriği: Genellikle protein cipsler, düşük yağ içeriği ile üretilir. Bu, sağlıklı bir atıştırmalık seçeneği arayanlar için avantajdır.
Lif Kaynağı: Protein cipsler, bitkisel protein kaynaklarından üretildiği için lif bakımından zengindirler. Lif, sindirim sağlığını destekler ve tokluk hissini artırır.
Glutensiz Seçenekler: Birçok protein cips markası, glutensiz olan seçenekler sunar. Bu da gluten intoleransı veya hassasiyeti olanlar için uygun bir alternatif olabilir.
Besleyici İçerik: Protein cipsler, genellikle sentetik tatlandırıcılar ve koruyucu maddeler içermez. Doğal ve besleyici içerikleri ile dikkat çekerler.
Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:
Beslenme Etiketi Kontrolü: Protein cipslerin beslenme etiketini dikkatlice incelemek önemlidir. Protein miktarı, yağ ve şeker içeriği gibi faktörleri gözden geçirmek iyi bir alışkanlıktır.
Porsiyon Kontrolü: Atıştırmalıkların porsiyon kontrolüne dikkat etmek önemlidir. Aşırı tüketim, besleyici olsa bile gereksiz kalori alımına yol açabilir.
Gerçekten Protein İçeriyor mu?: Bazı protein cips markaları yüksek protein içeriği iddiasında olsa da, beslenme etiketini kontrol ederek gerçek protein miktarını doğrulamak önemlidir.
Dengeli Beslenme ile Kombine Edilmeli: Protein cipsler, dengeli ve çeşitli bir beslenme düzeninin bir parçası olarak kullanılmalıdır. Sadece protein cipslerine dayalı bir diyet sağlıklı değildir.
Sonuç olarak, protein cipsler sağlıklı bir atıştırmalık seçeneği olarak değerlendirilebilir. Ancak bu ürünleri seçerken beslenme etiketini kontrol etmek, porsiyon kontrolünü sağlamak ve dengeli bir beslenme düzeni içinde kullanmak önemlidir. Her zaman doğal ve besleyici içeriklere sahip olan markaları tercih etmek, sağlığınızı desteklemenize yardımcı olabilir.
Gıda takviyelerinin önemi hakkında merak edilen 10 soru
Günümüzde sağlıklı bir yaşam sürdürmek için dengeli beslenme büyük bir önem taşır. Ancak bazı durumlarda yetersiz veya eksik beslenme alışkanlıkları, vücuttaki besin maddesi eksikliklerine neden olabilir. İşte gıda takviyelerinin önemi hakkında merak edilen 10 sorunun cevapları:
Gıda takviyeleri, beslenme düzenindeki eksiklikleri gidermek veya belirli sağlık hedeflerini desteklemek amacıyla kullanılan besin maddesi formülasyonlarıdır. Bu takviyeler, genellikle tablet, kapsül, toz veya sıvı şeklinde sunulurlar ve vitaminler, mineraller, amino asitler, bitki özleri, enzimler gibi çeşitli besin bileşenlerini içerebilirler. İşte gıda takviyelerinin kullanıldığı yaygın amaçlar:
Besin Eksikliklerini Gidermek: Dengeli beslenme alışkanlıklarını sürdürmekte zorlanan kişiler, vitamin, mineral veya diğer besin maddeleri eksikliği yaşayabilirler. Gıda takviyeleri, vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini eksikse telafi etmek için kullanılır.
Spor Performansını Artırmak: Sporcular, enerji seviyelerini yükseltmek, kas onarımını desteklemek ve performanslarını artırmak için gıda takviyeleri kullanabilirler. Protein tozları, kreatin, BCAA gibi takviyeler bu amaçla kullanılır.
İyileşmeyi Desteklemek: Cerrahi müdahale sonrası veya hastalık dönemlerinde vücudun besin ihtiyacı artabilir. Bu dönemde gıda takviyeleri, iyileşme sürecini desteklemek ve bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla kullanılır.
Yaşa Bağlı İhtiyaçları Karşılamak: Farklı yaş grupları, farklı besin ihtiyaçlarına sahiptir. Özellikle yaşlılar ve çocuklar için gıda takviyeleri, yaşa bağlı besin eksikliklerini gidermek amacıyla kullanılır.
Gebelik ve Emzirme Döneminde: Gebelik ve emzirme dönemlerinde anne ve bebek sağlığının korunması önemlidir. Gıda takviyeleri, folik asit, demir, kalsiyum gibi besin maddelerinin yeterli alımını sağlamak için kullanılır.
Özel Diyetlerde Kullanım: Vejetaryen, vegan veya gluten intoleransı gibi özel diyetlerde bazı besin maddeleri eksik kalabilir. Bu tür diyetlerde gıda takviyeleri, eksik kalan besinleri sağlamak için kullanılır.
Kalp Sağlığını Desteklemek: Omega-3 yağ asitleri gibi besin maddeleri, kalp sağlığını destekleyebilir. Gıda takviyeleri, kalp hastalığı riskini azaltmak amacıyla kullanılabilir.
Cilt Sağlığını İyileştirmek: Bazı besin maddeleri, cilt sağlığını destekleyebilir ve cilt problemlerini hafifletebilir. Örneğin, A vitamini, E vitamini ve çinko gibi takviyeler cilt sağlığını desteklemek için kullanılabilir.
Zayıflama ve Kilo Kontrolü: Kilo verme programları veya kilo kontrolü amacıyla gıda takviyeleri kullanılabilir. Bu takviyeler, doygunluk hissini artırabilir veya metabolizmayı destekleyebilir.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek: C vitamini, D vitamini, çinko gibi besin maddeleri bağışıklık sistemini güçlendirebilir. Özellikle mevsim geçişleri veya soğuk algınlığı dönemlerinde gıda takviyeleri kullanılabilir.
Dengesiz Beslenme Alışkanlıkları: Hızlı yaşam temposu, fast food tüketimi ve dengesiz beslenme alışkanlıkları vücutta besin eksikliklerine yol açabilir. Gıda takviyeleri, eksik kalan besin maddelerini telafi etmek için kullanılabilir.
Özel Diyetler: Vejetaryen veya vegan beslenenler, hayvansal kaynaklı besinleri tüketmediği için bazı besin maddelerini alamayabilir. B12 vitamini gibi maddelerin eksikliğini gıda takviyeleriyle gidermek gerekebilir.
Gebelik ve Emzirme Dönemi: Hamilelik ve emzirme dönemlerinde vücudun besin ihtiyacı artar. Hem anne hem de bebek sağlığı için gerekli olan vitamin ve minerallerin eksikliği, gıda takviyeleri ile giderilebilir.
Yaşlılık: Yaşlılıkla birlikte vücut besin maddelerini daha az emebilir ve ihtiyaçları artabilir. Özellikle kalsiyum ve D vitamini, kemik sağlığını desteklemek için yaşlılarda takviye olarak kullanılabilir.
Sporcular: Sporcuların enerji ihtiyacı yüksektir ve kaslarının onarımı için ekstra protein ve amino asitlere gereksinimi olabilir. Protein tozları ve BCAA gibi takviyeler, sporcuların performansını artırmak amacıyla kullanılır.
Hastalıklar ve İlaç Kullanımı: Kronik hastalıklar veya belirli ilaçların kullanımı, vücudun bazı besin maddelerini emme yeteneğini etkileyebilir. Bu durumda gıda takviyeleri, eksiklikleri gidermek için önemli olabilir.
Zayıf Bağışıklık Sistemi: Zayıf bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı savunmasız bırakabilir. C vitamini, çinko ve probiyotikler gibi gıda takviyeleri bağışıklık sistemini güçlendirebilir.
Cilt Sağlığı: Kollajen ve E vitamini gibi besin maddeleri cilt sağlığını destekler. Gıda takviyeleri, ciltteki elastikiyeti artırarak yaşlanma etkilerini azaltabilir.
Stres ve Yoğun İş Temposu: Stres ve yoğun iş temposu, vücudun bazı besin maddelerine daha fazla ihtiyaç duymasına neden olabilir. Gıda takviyeleri, vücudun bu dönemdeki ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılabilir.
Vitamin ve Mineral Eksiklikleri: Özellikle C vitamini, D vitamini, demir, kalsiyum gibi vitamin ve minerallerin eksikliği çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu eksiklikler gıda takviyeleriyle giderilebilir.
Dengeli beslenme, sağlığımızı korumak ve ihtiyaç duyduğumuz besin maddelerini almak için temel bir faktördür. Ancak bazen hızlı yaşam temposu, özel ihtiyaçlar veya yaşam tarzı nedeniyle dengeli beslenme alışkanlıkları oluşturmak zor olabilir. Bu noktada gıda takviyeleri devreye girebilir. Ancak dengeli bir beslenme yerine geçebilirler mi? İşte bu konuda merak edilenler:
Gıda Takviyelerinin Rolü ve Sınırları
Gıda takviyeleri, eksik kalan veya yetersiz alınan besin maddelerini sağlamak için kullanılan ürünlerdir. Bu takviyeler, vitamin, mineral, protein, amino asit gibi besin maddelerini içerebilir. Özellikle besin eksikliklerini gidermek veya özel ihtiyaçları karşılamak amacıyla kullanılırlar. Ancak unutulmamalıdır ki gıda takviyeleri, dengeli bir beslenme alışkanlığının yerini tutmazlar.
Dengeli Beslenmenin Önemi
Dengeli bir beslenme düzeni, vücudun tüm besin ihtiyaçlarını karşılamak ve sağlığı korumak için gereklidir. Farklı besin gruplarından yeterli miktarlarda besin almak, vücudun enerji ihtiyacını karşılamak, bağışıklık sisteminin güçlenmesini desteklemek ve hastalıklara karşı direnci artırmak için hayati öneme sahiptir.
Gıda Takviyeleri: Destekleyici Rol
Gıda takviyeleri, eksik besin maddelerini telafi etmek veya özel ihtiyaçları karşılamak için kullanıldıklarında destekleyici bir rol oynarlar. Ancak bu takviyeler, sağlıklı besinlerin yerini almazlar. Tek yönlü bir besin maddesi alımı, diğer besin maddelerinin eksikliğine yol açabilir ve sağlığı olumsuz etkileyebilir.
Dikkat Edilmesi Gerekenler
Gıda takviyeleri kullanırken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır:
Uzman Tavsiyesi: Gıda takviyelerini kullanmaya başlamadan önce bir doktordan veya beslenme uzmanından tavsiye almak önemlidir. Her bireyin besin ihtiyaçları farklıdır ve gereksiz takviye alımı sağlık sorunlarına yol açabilir.
Dozaj Kontrolü: Gıda takviyeleri, belirli dozlarda alındığında faydalıdır. Fazla alınan vitamin veya mineraller, sağlık sorunlarına neden olabilir. Etiket talimatlarına uygun olarak takviyeleri kullanmak gerekir.
Besin Çeşitliliği: Gıda takviyeleri yerine, dengeli ve çeşitli bir beslenme düzenini hedeflemek daha sağlıklıdır. Farklı besin gruplarından alınan besinler, vücudun tüm ihtiyaçlarını karşılayabilir.
Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için vücudumuzun çeşitli besin maddelerine ihtiyacı vardır. Ancak bazı besin maddelerini yeterince almak günlük yaşamın koşuşturması veya özel diyet seçimleri nedeniyle zor olabilir. Bu noktada gıda takviyeleri devreye girer. İşte genellikle eksik alınan besin maddeleri ve takviyelerin önerildiği durumlar:
C Vitamini: C vitamini, bağışıklık sistemini güçlendirir, cildin sağlıklı kalmasını destekler ve antioksidan etkisi ile serbest radikallere karşı korur. Özellikle meyve ve sebzelerden yeterince alınmıyorsa takviyeler önerilebilir.
D Vitamini: D vitamini, kemik sağlığı, bağışıklık sistemi ve genel sağlık için önemlidir. Güneş ışığı ile sentezlenebilir, ancak güneş ışığına maruz kalma yetersizse veya besinlerle yeterli alınmıyorsa takviyeler önerilebilir.
B12 Vitamini: B12 vitamini, sinir sistemi sağlığı ve kan hücrelerinin oluşumu için gereklidir. Hayvansal kaynaklı besinlerde bulunur, bu nedenle vejetaryen veya vegan beslenenlerde eksiklik riski yüksektir.
Demir: Demir, oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin yapısında yer alır. Özellikle kadınlar ve adet dönemi geçirenlerde demir eksikliği görülebilir. Kırmızı et tüketimi düşükse veya demir emilimi zor ise takviyeler önerilebilir.
Kalsiyum: Kalsiyum, kemik sağlığı ve kas fonksiyonları için gereklidir. Süt ürünleri tüketimi yetersizse veya laktoz intoleransı varsa kalsiyum takviyeleri düşünülebilir.
Omega-3 Yağ Asitleri: Omega-3 yağ asitleri, kalp sağlığını destekler, beyin fonksiyonlarını iyileştirir ve iltihaplanmayı azaltır. Balık tüketimi düşükse veya deniz ürünlerine alerjiniz varsa takviyeler önerilebilir.
Folik Asit: Folik asit, hamilelik öncesinde ve sırasında bebek sağlığı için önemlidir. Yeşil yapraklı sebzelerde bulunur, ancak hamilelikte yeterli alımı sağlamak amacıyla takviyeler önerilebilir.
Magnezyum: Magnezyum, kas fonksiyonlarını düzenler, enerji üretimine katkıda bulunur ve kemik sağlığını destekler. Eksik alım durumlarında veya sporcular için takviyeler önerilebilir.
Çinko: Çinko, bağışıklık sistemi sağlığı, hücresel büyüme ve yaraların iyileşmesi için gereklidir. Et ve deniz ürünleri tüketimi azsa veya emilimi zor ise takviyeler düşünülebilir.
Sonuç olarak, bazı besin maddeleri günlük beslenme alışkanlıklarımızda eksik kalabilir. Bu noktada, eksiklikleri gidermek ve sağlığımızı desteklemek için gıda takviyeleri düşünülebilir. Ancak takviyeleri kullanmadan önce bir uzmana danışmak ve gereksinimleri doğru şekilde belirlemek önemlidir.
Gıda takviyeleri, bazı kişiler için sağlığı desteklemek ve besin maddesi eksikliklerini gidermek için önemli bir araç olabilir. İşte gıda takviyelerinin özellikle önemli olduğu bazı kişiler:
Yoğun İş Temposu ve Hızlı Yaşam Tarzına Sahip Olanlar: İş yoğunluğu, stres ve hızlı yaşam temposu, dengeli bir beslenmeyi zorlaştırabilir. Bu durumda gıda takviyeleri, vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini almasına yardımcı olabilir.
Özel Diyetler Uygulayanlar: Vejetaryenlik, veganlık veya diğer özel diyetler nedeniyle bazı besin maddelerini yeterince alamamak mümkün olabilir. Bu durumda gıda takviyeleri, eksik kalan besinleri telafi etmek için kullanılabilir.
Gebelik ve Emzirme Dönemindeki Kadınlar: Hamilelik ve emzirme dönemlerinde annenin ve bebeğin ihtiyaçları artar. Özellikle folik asit, demir, kalsiyum gibi besin maddelerine daha fazla gereksinim duyulabilir. Gıda takviyeleri, bu ihtiyaçları karşılamak için önemli olabilir.
Çocuklar ve Gençler: Büyüme ve gelişme dönemlerinde olan çocuklar ve gençler, özellikle vitamin ve mineralleri yeterince almalıdır. Ancak seçici yemek yeme alışkanlıkları veya hızlı tüketilen atıştırmalıklar nedeniyle eksiklikler görülebilir. Bu durumda gıda takviyeleri düşünülebilir.
Yaşlılar: Yaşlılıkla birlikte vücuttaki besin maddesi emilimi ve ihtiyacı azalabilir. Kalsiyum, D vitamini ve B12 vitamini gibi maddelerin eksikliği görülebilir. Bu nedenle yaşlılar için gıda takviyeleri önemli olabilir.
Sporcular: Sporcuların enerji ve besin ihtiyaçları yüksektir. Ayrıca kas onarımı ve performansı desteklemek için ekstra protein, amino asitler ve diğer besin maddelerine gereksinimleri olabilir. Gıda takviyeleri, sporcuların ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılır.
Kronik Rahatsızlıkları Olanlar: Kronik hastalıkları olan kişiler, bazı besin maddelerini emme veya kullanma yeteneklerini kaybedebilirler. Bu durumda gıda takviyeleri, eksik besin maddelerini telafi etmek için kullanılabilir.
İlaç Kullananlar: Bazı ilaçlar, vücudun belirli besin maddelerini emme veya kullanma yeteneğini etkileyebilir. İlaç kullanımı nedeniyle eksiklikler yaşanabileceğinde gıda takviyeleri önerilebilir.
Bitkisel Beslenenler: Vejetaryen veya vegan beslenenler, hayvansal kaynaklı besinleri tüketmediği için bazı besin maddelerini alamayabilir. Bu nedenle bitkisel beslenenlerde gıda takviyeleri düşünülebilir.
Hastalık veya Cerrahi Sonrası İyileşme Sürecinde Olanlar: Hastalık veya cerrahi müdahale sonrası vücudun besin ihtiyacı artabilir. Bu dönemde gıda takviyeleri, iyileşmeyi desteklemek ve sağlığı korumak için önemli olabilir.
Gıda takviyeleri bu gruplarda besin eksikliklerini gidermek ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek için destekleyici bir rol oynayabilir. Ancak takviyeleri kullanmadan önce mutlaka bir uzmana danışmak gereklidir.
Bitkisel bazlı beslenme, hayvansal kaynaklı gıdaların tüketilmediği ve ağırlıklı olarak bitkisel gıdaların tercih edildiği bir beslenme şeklidir. Bu tarz bir beslenme, birçok sağlık faydası sunsa da bazı besin maddelerinin eksikliğine yol açabilir. İşte bitkisel bazlı beslenenler için gıda takviyelerinin neden gerekebileceği konusunda bazı nedenler:
B12 Vitamini Eksikliği: B12 vitamini genellikle hayvansal gıdalarda bulunur ve bu vitaminin yeterli alımı için et, balık, süt ürünleri gibi kaynaklar gereklidir. Bitkisel bazlı beslenenlerde, B12 vitamini eksikliği riski artabilir. Bu nedenle B12 vitamini takviyeleri alınması önerilebilir.
Demir Eksikliği: Bitkisel gıdalarda demir bulunsa da, vücut tarafından emilimi hayvansal kaynaklardaki kadar etkili değildir. Özellikle yeterli miktarda demir alamayan vejetaryen veya vegan bireylerde demir eksikliği görülebilir. Demir takviyeleri, bu eksikliği telafi etmek için kullanılabilir.
Kalsiyum Eksikliği: Kalsiyum, kemik sağlığı için önemlidir. Süt ürünleri dışındaki bitkisel kaynaklarda kalsiyum düzeyi genellikle daha düşüktür. Kalsiyum eksikliği riski taşıyan bitkisel bazlı beslenenlerde kalsiyum takviyeleri düşünülebilir.
Omega-3 Yağ Asitleri Eksikliği: Omega-3 yağ asitleri, özellikle balıkta bulunan önemli besin maddeleridir. Bitkisel bazlı beslenenlerde, özellikle DHA ve EPA gibi uzun zincirli omega-3 yağ asitlerinin eksikliği görülebilir. Bu nedenle deniz yosunu bazlı takviyeler veya keten tohumu yağı gibi kaynaklar kullanılabilir.
Protein Dengelemesi: Protein ihtiyacının bitkisel kaynaklardan karşılanması mümkündür, ancak protein değerleri bitkisel gıdalarda genellikle daha düşüktür. Bitkisel bazlı beslenenlerin yeterli protein alımını sağlamak için protein tozları veya baklagil ürünleri gibi takviyeler düşünülebilir.
Vitamin D Eksikliği: Vitamin D genellikle güneş ışığı ile sentezlenirken, bazı bölgelerde veya kış aylarında güneşe maruz kalma yetersiz olabilir. Bu durumda bitkisel bazlı beslenenlerde D vitamini eksikliği riski artabilir. D vitamini takviyeleri, bu eksikliği telafi etmek için kullanılabilir.
Çinko ve Selenyum Eksikliği: Bitkisel kaynaklarda çinko ve selenyum düzeyleri hayvansal kaynaklara göre daha düşük olabilir. Bu minerallerin eksikliği, bitkisel bazlı beslenenlerde sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle takviyeler düşünülebilir.
Bitkisel bazlı beslenenler, eksik kalan besin maddelerini gıda takviyeleri ile telafi ederek sağlıklı bir yaşam sürdürebilirler. Ancak herhangi bir takviye kullanmadan önce bir uzmana danışmak ve gereksinimlere uygun şekilde hareket etmek önemlidir.
Sporcuların enerji ihtiyaçları yüksektir ve fiziksel aktivite sonucu vücutları daha fazla besin maddesine ihtiyaç duyar. Bu nedenle bazı gıda takviyeleri, spor performansını artırmak, iyileşmeyi desteklemek ve kasların onarımını hızlandırmak amacıyla kullanılabilir. Ancak bu takviyelerin doğru kullanımı ve dozajına dikkat etmek önemlidir. İşte sporcular için kullanılabilecek bazı gıda takviyeleri:
Protein Tozları: Protein, kasların onarımı ve büyümesi için temel bir besin maddesidir. Yoğun antrenman yapan sporcuların protein ihtiyacı artar. Protein tozları, kolayca sindirilebilir ve hızlı emilir. Whey (sütten elde edilen), kazein (süt ürünü), bitkisel protein (örneğin, bezelye, soya, pirinç) gibi farklı kaynaklardan protein tozları tercih edilebilir.
BCAA (Branched-Chain Amino Acids): BCAA'lar, vücut tarafından hızla emilen amino asitlerdir. Kasların onarımını destekler ve egzersiz sırasında enerji sağlayabilir. Sporcuların antrenman öncesinde veya sonrasında BCAA takviyeleri alması performansı artırabilir.
Kreatin: Kreatin, enerji üretimine katkı sağlayan bir bileşiktir. Yoğun, kısa süreli aktivitelerde performansı artırabilir ve kas büyümesini destekleyebilir. Kreatin monohidrat, en yaygın ve etkili kreatin formudur.
Karbonhidrat Takviyeleri: Uzun süreli veya yüksek yoğunluklu egzersizlerde glikojen depoları azalabilir. Karbonhidrat takviyeleri, enerji seviyelerini yükseltir ve dayanıklılığı artırabilir. Maltodekstrin, dekstroz gibi karbonhidrat kaynakları tercih edilebilir.
Kafein: Kafein, enerji seviyelerini artırabilir, zihinsel odaklanmayı destekleyebilir ve yağ yakımını teşvik edebilir. Ancak her bireyin kafeine tepkisi farklıdır, aşırıya kaçmadan kullanılmalıdır.
Glutamin: Glutamin, kaslarda bulunan önemli bir amino asittir. Yoğun antrenmanlar nedeniyle glutamin seviyeleri düşebilir. Glutamin takviyeleri, kas yorgunluğunu azaltabilir ve bağışıklık sistemini destekleyebilir.
Omega-3 Yağ Asitleri: Omega-3 yağ asitleri, iltihaplanmayı azaltabilir, kalp sağlığını destekleyebilir ve kas ağrılarını hafifletebilir.
Elektrolit Takviyeleri: Uzun süreli ve yoğun egzersizler sırasında vücut elektrolit kaybedebilir. Elektrolit takviyeleri, sıvı dengesini sağlayabilir ve performansı artırabilir.
Antioksidanlar: Yoğun egzersiz sonucu oluşan serbest radikalleri nötralize edebilirler. C vitamini, E vitamini ve selenyum gibi antioksidanları içeren takviyeler kullanılabilir.
Vitamin ve Mineral Takviyeleri: Eksik besin maddelerini telafi etmek ve genel sağlık için multivitamin/mineral takviyeleri düşünülebilir. Özellikle egzersiz sonrası vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini sağlamak için önemlidir.
Sporcular için gıda takviyeleri, performansı artırmak ve iyileşmeyi desteklemek amacıyla kullanılabilir. Ancak uzman görüşü almak, uygun dozajları takip etmek ve dengeli bir beslenme düzenini sürdürmek önemlidir.
Farklı yaş grupları, yaşam tarzları ve beslenme alışkanlıkları nedeniyle farklı besin ihtiyaçlarına sahip olabilirler. Bu nedenle gıda takviyelerine olan gereksinim de yaş gruplarına göre değişebilir. İşte hangi yaş gruplarının genellikle daha fazla gıda takviyesine ihtiyaç duyabileceği:
Çocuklar ve Ergenler: Büyüme ve gelişme döneminde olan çocuklar ve ergenler, yeterli besin maddesi alımına özellikle ihtiyaç duyarlar. Kalsiyum, D vitamini, demir, çinko ve B vitaminleri gibi besin maddeleri bu yaş grupları için önemlidir. Özellikle seçici yemek yeme alışkanlıkları nedeniyle eksiklikler yaşanabilir.
Genç Yetişkinler: Genç yetişkinlik dönemi, yüksek fiziksel aktivite seviyeleri ve hızlı yaşam temposu ile karakterizedir. Bu nedenle enerji, protein, B vitaminleri, omega-3 yağ asitleri gibi besin maddelerine daha fazla gereksinim duyabilirler.
Gebelik ve Emzirme Dönemi: Gebelik ve emzirme dönemleri, anne ve bebek sağlığı için önemlidir. Bu dönemlerde folik asit, demir, kalsiyum, D vitamini gibi besin maddelerinin alımı artar. Anne ve bebek sağlığı için eksiklikleri önlemek için gıda takviyeleri önerilebilir.
Yaşlılar: Yaşlılıkla birlikte vücudun besin maddelerini emilme yeteneği azalabilir ve ihtiyaçlar artabilir. Özellikle kalsiyum, D vitamini, B12 vitamini ve magnezyum eksikliği görülebilir. Bu nedenle yaşlılar için gıda takviyeleri, besin eksikliklerini gidermek amacıyla kullanılabilir.
Sporcular: Yoğun antrenman yapan sporcular, yüksek enerji ve besin ihtiyaçlarına sahiptir. Protein, BCAA, kreatin gibi takviyeler, performansı artırmak ve kas onarımını desteklemek için kullanılabilir.
Kronik Hastalıklara Sahip Olanlar: Kronik hastalıklara sahip bireyler, bazı besin maddelerini emme veya kullanma yeteneklerini kaybedebilirler. Bu nedenle vitamin, mineral veya omega-3 gibi takviyelerle eksiklikleri gidermek önemli olabilir.
Bitkisel Beslenenler: Vejetaryen veya vegan beslenenler, bazı besin maddelerini hayvansal kaynaklardan almadıkları için eksiklik riski taşırlar. Bu durumda bitkisel beslenenler için b12 vitamini, demir, omega-3 gibi takviyeler önerilebilir.
Her yaş grubunun besin ihtiyaçları farklı olduğu için, gıda takviyelerinin kullanılması gerekip gerekmediği konusunda bir uzmana danışmak önemlidir.
Doktor veya beslenme uzmanından gıda takviyesi önerisi almanın önemi, kişinin sağlık durumu, beslenme alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına göre değişebilir. Ancak aşağıda sıralanan durumlar, genellikle uzman görüşüne başvurmanın önemli olduğu durumları belirtir:
Kronik Sağlık Sorunları: Kronik rahatsızlıklar (örneğin diyabet, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları), vücudun besin maddelerini kullanımını etkileyebilir. Bu tür durumlar, bazı besin maddelerinin alımını artırma veya sınırlama gerekliliği doğurabilir. Uzman görüşü, beslenme alışkanlıklarının bu duruma uygun şekilde düzenlenmesinde önemlidir.
Gebelik ve Emzirme Dönemi: Anne ve bebek sağlığını korumak için gebelik ve emzirme döneminde besin ihtiyaçları artar. Bu dönemde eksiklikleri önlemek ve doğru takviyeleri kullanmak için doktor veya beslenme uzmanından tavsiye almak önemlidir.
Çocuklar ve Ergenler: Büyüme ve gelişme döneminde olan çocuklar ve ergenlerin besin ihtiyaçları farklıdır. Eksikliklerin önlenmesi ve yeterli besin maddesi alımının sağlanması amacıyla bir uzmandan rehberlik almak önemlidir.
Yaşlılar: Yaşlılıkla birlikte vücudun besin maddelerini emme yeteneği azalabilir. Kalsiyum, D vitamini, B12 vitamini gibi besin maddeleri eksiklikleri yaşlılarda daha yaygın olabilir. Bu nedenle doktor veya beslenme uzmanı önerileri, yaşlıların sağlıklı beslenmesine yardımcı olabilir.
Sporcular: Sporcuların besin ihtiyaçları, genel popülasyondan farklı olabilir. Yoğun antrenmanlar, kas onarımı ve performans için ek besin maddelerine gereksinim doğurabilir. Uzman görüşü, sporcuların doğru takviyeleri seçmelerine yardımcı olabilir.
Özel Diyetler: Vejetaryenlik, veganlık, gluten intoleransı gibi özel diyetler, belirli besin maddelerinin eksikliğine yol açabilir. Bu tür diyetlerde eksik kalan besin maddelerini takviyelerle gidermek için uzman görüşü almak önerilir.
İlaç Kullanımı: Bazı ilaçlar, vücudun besin maddelerini emme veya kullanma yeteneğini etkileyebilir. İlaç kullanımı ile oluşabilecek eksiklikleri önlemek veya telafi etmek için uzman önerileri önemlidir.
Besin Alerjileri veya Hassasiyetleri: Besin alerjileri veya intoleransları, besin gruplarının tüketimini sınırlayabilir. Bu durumda eksik kalan besin maddelerinin yerine konması veya takviyelerle giderilmesi için doktor veya beslenme uzmanından rehberlik almak önemlidir.
Fiziksel Aktivite Seviyesi ve Hedefler: Farklı fiziksel aktivite seviyelerine sahip bireylerin besin ihtiyaçları farklı olabilir. Sporcular, kilo verme programına katılanlar veya kilo almak isteyenler için özelleştirilmiş takviye planları oluşturmak için uzman görüşü önemlidir.
Genel Sağlık Durumu: Genel sağlık durumu, vücudun besin maddelerini emme, kullanma ve işleme yeteneğini etkileyebilir. Özellikle uzun süreli sağlık sorunlarına sahip bireylerin doktorlarıyla görüşerek takviye önerileri alması önerilir.
Doktor veya beslenme uzmanından alınan rehberlik, kişisel sağlık ve beslenme gereksinimlerine en uygun gıda takviyelerinin seçilmesini sağlayabilir.
Sonuç olarak; gıda takviyeleri, beslenme alışkanlıklarını desteklemek ve eksiklikleri gidermek için önemli bir araçtır. Ancak herhangi bir takviyeyi kullanmadan önce uzman görüşü almak ve gereksinimlere uygun şekilde kullanmak sağlığınız için kritik öneme sahiptir.
Metabolizmamız Hakkında Bilmemiz Gerekenler
Metabolizma, vücudumuzun enerji üretmek ve kullanmak için yaptığı tüm kimyasal reaksiyonları içeren kompleks bir süreçtir. Metabolizmamız, kilo kontrolü, enerji seviyeleri ve genel sağlık üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. İşte metabolizmamız hakkında bilmeniz gerekenler
Metabolizma, besinleri enerjiye dönüştürme sürecidir. Besinlerin sindirilmesi, emilimi ve hücrelerde kullanılması metabolizma sürecine dahildir.
Bazal metabolizma hızı (BMR), vücudumuzun dinlenme halinde iken harcadığı enerji miktarını ifade eder. BMR, yaş, cinsiyet, genetik faktörler, kas kütlesi ve vücut bileşimi gibi faktörlere bağlı olarak değişir.
Metabolizma, vücudun günlük olarak harcadığı kalori miktarını belirler. Yağ yakımı, kas aktivitesi ve sindirim gibi süreçler metabolizma tarafından kontrol edilir.
Metabolik hızı etkileyen birçok faktör vardır. Yaş, cinsiyet, genetik yapı, kas kütlesi, hormonal dengeler, beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite seviyesi gibi faktörler metabolik hızı etkileyebilir.
Kas kütlesi, metabolizmanın en önemli etkenlerinden biridir. Kaslar, dinlenme halinde bile daha fazla enerji harcarlar. Bu nedenle, kas kütlesini artırmak metabolik hızı yükseltebilir.
Besinlerin termojenik etkisi, vücudun besinleri sindirirken harcadığı enerji miktarını ifade eder. Proteinlerin termojenik etkisi daha yüksek olduğu için protein açısından zengin bir diyet metabolizmayı hızlandırabilir.
Vücudun yeterli miktarda su alması, metabolizmanın düzgün çalışması için önemlidir. Su tüketimi, metabolizmanın hızını artırabilir ve vücut fonksiyonlarının etkin bir şekilde gerçekleşmesine yardımcı olabilir.
Fiziksel aktivite, metabolizmayı hızlandıran etkili bir yöntemdir. Kardiyo egzersizleri, direnç antrenmanları ve yüksek yoğunluklu interval antrenmanları metabolizmayı artırabilir ve yağ yakımını destekleyebilir.
Uyku eksikliği, düşük kalorili diyetler, düşük protein alımı, düşük aktivite seviyesi ve kronik stres gibi etmenler metabolizmayı yavaşlatabilir. Bu nedenle, bu etmenlere dikkat etmek önemlidir.
Metabolizmayı destekleyen sağlıklı beslenme alışkanlıkları arasında yeterli miktarda protein almak, düzenli öğünler tüketmek, lifli gıdaları tercih etmek, sağlıklı yağları tüketmek ve düzenli olarak su içmek yer alır.
Sonuç olarak, metabolizma, vücudumuzun enerji üretimi ve kullanımı için önemli bir rol oynar. Metabolik hızımızı etkileyen faktörleri anlamak, sağlıklı bir kilo kontrolü ve genel sağlık için önemlidir. Sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite, yeterli uyku ve stres yönetimi gibi yaşam tarzı faktörleri metabolizmayı olumlu yönde etkileyebilir. Ancak her bireyin metabolizması farklı olduğu için, kilo verme veya kilo kontrolü hedeflerinizi belirlerken bir uzmana danışmak önemlidir.
Nasıl Kilo Verilir? Kilo Verme ile İlgili Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kilo vermek, birçok insanın sağlıklı bir yaşam tarzı ve görünüm hedefleri arasında yer almaktadır. Ancak kilo verme süreci, disiplin ve doğru yaklaşım gerektiren bir dönemdir. Bu makalede, kilo verme sürecine yardımcı olacak 10 önemli adımı ele alacağız.
Hedef Belirleyin: Kilo verme yolculuğuna başlamadan önce, gerçekçi ve ölçülebilir hedefler belirlemek önemlidir. Hedeflerinize ulaşmayı kolaylaştırmak için, belirli bir zaman çerçevesi ve kilo kaybı miktarı belirleyin.
Dengeli Bir Diyet Uygulayın: Kilo verme sürecinde en önemli adımlardan biri dengeli bir diyet uygulamaktır. Vücudun ihtiyaç duyduğu tüm besin gruplarını içeren bir beslenme planı oluşturun. Sebzeler, meyveler, tam tahıllar, protein kaynakları ve sağlıklı yağlar gibi besinleri içeren dengeli bir diyet, kilo vermenize yardımcı olacaktır.
Porsiyon Kontrolü Yapın: Porsiyon kontrolü, kilo verme sürecinde oldukça etkilidir. Yemeklerinizi küçük tabaklara alarak ve yavaş yavaş yemek yiyerek porsiyonları kontrol altına alabilirsiniz. Bu, daha az kalori almanıza ve doygunluk hissini daha iyi yaşamanıza yardımcı olacaktır.
Su Tüketimine Önem Verin: Su içmek, kilo verme sürecinde sıklıkla göz ardı edilen bir adımdır. Yeterli miktarda su tüketmek metabolizmanızı hızlandırabilir, iştahınızı bastırabilir ve vücudunuzun detoksifikasyonunu destekleyebilir. Günlük olarak en az 8-10 bardak su içmeyi hedefleyin.
Düzenli Egzersiz Yapın: Kilo verme sürecinde egzersiz yapmak büyük önem taşır. Kardiyo egzersizleri, kas kuvvetlendirme çalışmaları ve esneklik egzersizleri gibi farklı egzersizleri programınıza dahil edin. Haftada en az 150 dakika orta düzeyde veya 75 dakika yoğun egzersiz yapmayı hedefleyin.
Açlık ve Atıştırmaları Kontrol Edin: Açlık hissiyle baş etmek ve sağlıksız atıştırmalıklardan kaçınmak için düzenli öğünler tüketin. Sağlıklı atıştırmalık seçenekleriyle dolu bir dolap veya çanta hazırlayarak, ani açlık durumlarında daha sağlıklı seçimler yapabilirsiniz.
Stres Yönetimine Özen Gösterin: Stres, kilo verme sürecinde ilerlemeyi olumsuz etkileyebilir. Stresle başa çıkmak için gevşeme teknikleri, meditasyon veya egzersiz gibi yöntemleri kullanın. Stres düzeyinizi azaltmak, daha sağlıklı bir zihinsel ve fiziksel duruma ulaşmanıza yardımcı olabilir.
Uyku Düzenine Dikkat Edin: Uyku, kilo verme sürecinde sıklıkla göz ardı edilen bir faktördür. Yeterli uyku almak, enerji seviyelerinizi dengelemeye yardımcı olur ve vücudunuzun iyileşmesine ve rejenerasyonuna destek sağlar. Gecede 7-9 saat uyku almaya çalışın.
Takviye Kullanımını Değerlendirin: Kilo verme sürecinde bazı takviyeler, beslenmenizi destekleyebilir. Ancak, takviye kullanmadan önce bir uzmana danışmanız önemlidir. Vitamin ve mineral takviyeleri gibi doğal takviyeleri tercih edin.
"Herbalife Formül 1 Öğün Yerine Geçen Besleyici Shake ile ilgili merak edilenler" makalemizi okumanızı tavsiye ederiz.
Sabırlı Olun ve İnatçı Olun: Kilo verme süreci zaman alabilir ve düşüncelerinizi sınamanıza neden olabilir. Bu noktada sabırlı olmak ve kendinizi motive etmek önemlidir. Hedeflerinize ulaşmak için kararlılıkla ilerleyin ve küçük başarılarınızı kutlamaktan çekinmeyin.
Sonuç olarak, kilo verme süreci, sabır, kararlılık ve disiplin gerektiren bir yolculuktur. Yukarıda belirtilen adımları takip ederek, sağlıklı bir şekilde kilo verebilir ve hedeflerinize ulaşabilirsiniz. Ancak her zaman için en iyisi, kilo verme sürecine başlamadan önce bir uzmana danışmaktır. Uzmanlar, sizin için en uygun kilo verme planını belirlemenize yardımcı olabilirler.
Herbalife Shake Hakkında Merak Edilen Sorular
Protein ve temel besinlerin birleşiminden oluşan lezzetli bir öğündür.
Formül 1, aralarında B vitaminleri, C Vitamini, kalsiyum ve demir bulunan 22 vitamin ve mineral içerir.
Herbalife Formül 1 Shake'in 4 farklı aroma çeşidi vardır. Vanilyalı - Çikolatalı - Fındıklı ve Ahududu & Beyaz Çikolata aromalı shake çeşitleridir.
Herbalife Shake Besin Değerleri Tablosu Etiketi
250 ml yarım yağlı süt veya su (sütten alınan kaloriyi azaltmak istenirse) içerisine 2 yemek kaşığı shake karıştırılarak içilir. Karıştırmak için Herbalife Shaker kullanılabilir.
Herbalife Shake Kaç Kalori ?
1 porsiyon shake (250ml yarım yağlı süt ile hazırlandığında) 216 kcal' dir.
Herbalife Shake Ne Kadar İçilir ?
1 porsiyon Herbalife Shake 216kcal'dir. Kilo vermek isteniyorsa günde iki öğün ( sabah ve akşam) yemek yerine shake içerek, günlük aldığımız kalori miktarını azaltmış oluruz. Herbalife Formül 1 Shake, 22 çeşit vitamin mineral içeren fakat kalorisi oldukça az besleyici bir öğündür. Kilo vermemizi sağlayan şey, günlük aldığımız kalori miktarını azaltmış olmamızdır. Örneğin günlük (aktivitesiz) yaktığımız kalori miktarı 1800kcal ise ve biz gün boyunca yiyip içtiklerimizle 1300kcal alıyorsak, günlük 500kcal kalan kalori miktarını, vücudumuz yağ depolarından sağlar. Bu da günden güne kilo vermemize yardımcı olur. Eğer gün içerisinde bir de aktivite eklersek ( yürüyüş, spor v.b. ) günlük yaktığımız kalori miktarı artacak ve artan kalori açığını vücudumuz yine yağ depolarından karşılayacaktır. Bu da hem vücudumuzda kilo verme sonrası oluşabilecek sarkmaları engelleyecek, hem de sıkılaşmayı arttıracaktır.
İdeal kilonuza ulaşana kadar günde 2 öğün shake içebilirsiniz. İdeal kilonuza ulaştıktan sonra günde 1 öğün shake kullanarak sağlıklı bir öğün yapabilirsiniz. Unutmayın ki sadece 216 kcal alarak 22 çeşit vitamin ve mineral içeren sağlıklı bir öğün yapmamız oldukça zordur. Herbalife Shake sayesinde hem sağlıklı bir öğün yapmış, hem de günlük almış olduğumuz kalori miktarını azaltmış oluyoruz. Eğer shake' i sağlıklı yaşam tarzımızın bir parçası haline getirip, yiyip içtiklerimize dikkat edersek ideal kilomuzu korumuş oluruz. Shake' i bırakmayı tercih ederseniz de, mutlaka almış olduğunuz kalori miktarına dikkat etmeniz gerekir. Örneğin sabah 216kcal lik sağlıklı bir öğün yerine , özensiz ve kalorisi yüksek bir kahvaltı yapmak ( poğaça - tost - simit v.b.) sabah aldığımız kalori miktarını 800-900 kcal ye çıkaracaktır. Bu da günlük ihtiyacımızdan fazla kalori almamıza sebep olacak ve doğal olarak kilo almamızı sağlayacaktır.
Herbalife Yeni Logo 2023 - Herbalife New Logo
What is Herbalife Shake? Does Herbalife Shake really work?
Meal replacement shakes are a beverage that replaces one or more meals, but it is not recommended to replace the entire nutrition program. While these shakes help to reduce portion sizes and therefore calorie intake, they also help a balanced diet and increase the feeling of satiety.
Yes. Meal replacement shakes have been developed with scientific methods to ensure that you get all the nutrients you would get from a normal meal with fewer calories.
For example, while a normal breakfast takes about 550 calories, a meal replacement shake (prepared according to the product label) is 200 calories on average (Herbalife Formula 1 Meal Replacement Shakes prepared with 250 ml of semi-skimmed milk are approximately 216 calories). Thus, while providing all micronutrients (vitamins and minerals) and macronutrients (protein, carbohydrates, healthy fats) to your body, you will consume approximately 330 calories less at each meal. You can also choose from different flavors and try creative recipes using a variety of fruits, spices and other healthy ingredients.
Meal replacement shakes are also extremely practical. They offer a practical nutritional solution for the dizzying pace of the 21st century. You can consume your meal replacement Shake at the office, school or on public transport.
But for meal replacement shakes to work, it is necessary to eat a balanced diet and limit calorie intake. The benefit of the Shake as a meal replacement depends on the intake of fruits and vegetables, the suitability of the meal, fluid consumption, stress control, sleep quality and exercise habits.
No, meal replacement shakes are safe when consumed in accordance with the product label.
Meal replacement shakes consist of a balanced combination of macro and micronutrients. Healthy adults can easily include such products in their diet, but children, pregnant or breastfeeding women, or people with health problems should consult a healthcare professional before making any changes to their diet.
Meal replacement shakes contain nutrients that the body needs for a healthy and balanced meal. They are practical products that can be used by people who have limited access to healthy nutrition alternatives or who skip meals from time to time. In this regard, shakes can be an important part of a balanced eating plan.
If your focus is on fitness, you can get all the nutrients you need from a delicious protein-enriched shake and eat far fewer calories than a regular meal.
Meal replacement shakes are an effective substitute for meals that are high in calories but low in nutrients.
However, if you are already eating a healthy, balanced and low-calorie diet, if you continue this lifestyle, you will not need to consume shakes that replace meals only for nutritional reasons. But when you are away from home or want a change, you can choose shakes as a delicious and practical alternative.
Yes. Meal replacement shakes offer an excellent option for individuals who want to provide the nutrients the body needs in a calorie-controlled manner and for those looking for practical meal alternatives.
The meal replacement shakes, the most important advantage of which is practicality, offer a delicious option for those who lead a brisk life. In modern life, people often do not have the time or opportunity to have a planned or healthy diet. If you have to go to work early in the morning or are too tired to cook at night, an easy, nutritious and quick shake may be the perfect solution for you.
No. If you have a nutrition plan that you follow, it can also be used as a highly effective weight control tool that you can include in this plan. Your frequency of consuming meal replacement shakes takes you to different goals.
To summarize, meal replacement shakes are extremely practical and nutritious products. In addition, it is an extremely practical nutritional alternative for individuals who want to get the nutrients the body needs while struggling with the pace of modern life.
Folik Asit Nedir?
Folik asit, B vitamini ailesine ait bir vitamindir ve vücut için önemli bir besin maddesidir. Ayrıca B9 vitamini olarak da bilinir. Folik asit, hücre bölünmesi, DNA sentezi ve protein sentezi gibi birçok hayati işlevde rol oynar. Vücutta doğal olarak üretilemez, bu nedenle yiyecekler veya takviyeler aracılığıyla alınması gerekmektedir.
Folik asidin birçok önemli fonksiyonu vardır. Özellikle hamilelik sırasında bebeğin sağlıklı bir şekilde gelişimini destekler. Folik asit eksikliği, nöral tüp defektleri gibi doğum kusurlarının riskini artırabilir. Ayrıca, folik asit, kırmızı kan hücrelerinin üretimi ve sinir sistemi fonksiyonları gibi temel metabolik süreçler için de gereklidir.
Folik asit, özellikle yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, turunçgiller, karaciğer ve tam tahıllar gibi birçok doğal gıdada bulunur. Bu gıdalar folik asit açısından zengin bir diyetin temelini oluşturabilir. Bununla birlikte, bazen yeterli miktarda folik asit almak için diyet yeterli olmayabilir, bu nedenle doktorunuz tarafından reçete edilen takviyeleri de düşünebilirsiniz.
Folik asit eksikliği belirtileri genellikle yorgunluk, halsizlik, hafıza sorunları, soluk cilt, dilde şişlik ve dilin kırmızılaşması gibi semptomlarla ortaya çıkar. Hamile kadınlar için folik asit eksikliği ciddi sonuçlar doğurabilir, bu nedenle gebelik planlayan kadınlar için folik asit takviyesi önerilmektedir.
Hamilelik sırasında yeterli folik asit alımı, bebeğin sağlıklı gelişimi için son derece önemlidir. Bu nedenle, hamile kalmayı planlayan veya hamile kalan kadınlar genellikle folik asit takviyesi önerilir. Genellikle gebelik öncesinden başlayarak hamilelik süresince düzenli olarak folik asit alınması önerilir.
Folik asidin birçok sağlık faydası vardır. Örneğin, folik asit, kalp sağlığını desteklemeye yardımcı olabilir, kansızlık riskini azaltabilir, doğurganlığı artırabilir ve yaşlılarda bilişsel fonksiyonları iyileştirebilir. Ayrıca, folik asidin depresyon, Alzheimer hastalığı ve bazı kanser türleri gibi hastalıkların riskini azaltabileceği öne sürülmektedir.
Bazı araştırmalar, folik asit takviyesinin bazı kanser türlerinin riskini azaltabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, bazı kanser türlerinde folik asit takviyesinin riski artırabileceği düşünülmektedir. Folik asit ve kanser ilişkisi karmaşık olabilir, bu nedenle folik asit takviyesi veya alımı konusunda doktorunuza danışmanız önemlidir.
Folik asit, yaşlanma süreciyle ilişkili bazı sağlık sorunlarının riskini azaltabilir. Yaşlılarda folik asit eksikliği, bilişsel fonksiyonların bozulması ve sinir sistemi sorunları gibi sorunlara yol açabilir. Folik asit takviyesi, bu tür sorunların riskini azaltabilir ve yaşlılıkta daha sağlıklı bir yaşam sağlamaya yardımcı olabilir.
Folik asit eksikliği, depresyon riskini artırabilir. Folik asit takviyesi, depresyon semptomlarını hafifletebilir ve tedaviye yardımcı olabilir. Bununla birlikte, folik asit takviyesinin depresyon tedavisinde tam bir çözüm olmadığını unutmamak önemlidir. Depresyon gibi ciddi bir durumda mutlaka bir uzmana danışmanız gerekmektedir.
Folik asit takviyeleri genellikle doktor tavsiyesiyle kullanılmalıdır. Hamilelik öncesinde veya hamilelik sırasında folik asit takviyesi almak genellikle önerilir. Dozaj, kişinin yaşına, cinsiyetine, sağlık durumuna ve ihtiyaçlarına bağlı olarak değişebilir. Doktorunuz, size uygun olan doğru dozajı belirlemek için en iyi kaynaktır.
Herbalife hakkında merak edilenler. Herbalife nedir, ne işe yarar ?
Herbalife, sağlıklı bir yaşam tarzını desteklemeyi amaçlayan kilo yönetimi, besin takviyeleri ve kişisel bakım ürünlerini içeren bir dizi bilime dayalı beslenme ürünü sunan küresel bir beslenme şirketidir. Bu ürünler yalnızca eğitimli ve eğitimli bağımsız distribütörler aracılığıyla temin edilir.
2022'de Herbalife, bağımsız bir pazar araştırma şirketi olan Euromonitor International tarafından “Dünyanın 1 Numaralı Sağlıklı Shake'i” ve “Aktif ve Yaşam Tarzı Beslenmede 1 Numaralı Marka” seçildi. Şirket ayrıca kilo yönetimi, zindelik ve art arda beş yıl kilo yönetimi, öğün yerine geçenler, protein takviyeleri kombinasyonunda dünyanın en iyi markası olma unvanlarını kazandı.
Herbalife, öğün yerine geçen protein shake'ler, protein barlar, çaylar, aloe'ler, besin takviyeleri, sporcu hidrasyonu ve dış beslenme ürünleri dahil olmak üzere çok çeşitli yüksek kaliteli, bilim destekli ürünler sunmaktadır.
Mark R. Hughes, 1980 yılında Herbalife International'ı kurdu.
Evet, sağlığınızı iyileştirmeye ve genel olarak daha sağlıklı bir yaşam tarzı sürmeye çalışıyorsanız Herbalife işe yarar. Herbalife ile ilgilenenler, diyet planlarını desteklemek ve müşterilerinin beslenme hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak için ürünler ve rutinler önererek kişiselleştirilmiş bir deneyim sağlayacak bağımsız bir distribütörden ürün satın alabilirler .Ürünlerimizin her biri, felsefemize göre iyi araştırılır, geliştirilir ve herhangi bir sağlık takviyesiyle birlikte, Herbalife ürünleri en iyi dengeli beslenmeyle birlikte ve sağlıklı, aktif bir yaşam tarzının parçası olarak çalışır.
Evet, Formula 1 öğün yerine geçen shake işe yarar. Sağlıklı bir kiloya ulaşmak için bir kilo verme programına dahil edilebilirler. ABD'de Formula 1 ve benzer ürünler üzerine yapılan bir klinik araştırma, düşük kalorili bir diyetin parçası olarak günde iki kez alınan Formula 1 karışımlarının insanların kilo vermesine yardımcı olduğunu gösteriyor. Formula 1, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayan eksiksiz, kullanışlı bir yemektir. Bitki bazlı protein formülü, beslenme uzmanları ve gıda bilimcileri tarafından geliştirilmiştir ve sağlıklı bir kiloya ulaşmak için bir çözüm olarak diyet ve egzersizle birlikte öğün yerine geçen shake'lerin etkinliğini gösteren en son araştırmalara dayanmaktadır.
14 çalışmanın sistematik bir incelemesine ve meta-analizine göre Oxford Üniversitesi , Herbalife ve diğer markalar da dahil olmak üzere öğün yerine geçen shake içeren programların alternatif diyetlere kıyasla daha fazla kilo kaybına yol açtığını buldu. İster başkalarına ilham vermek isteyin, ister bir yardım eline ihtiyacınız olsun, Herbalife güç veren bir topluluğun parçası olma ve beslenme ürünlerinin avantajlarından yararlanma fırsatı sunar.
2020'de bağımsız araştırmacılar, kilo kontrolü için yüksek proteinli yemek yerine kullanılan Herbalife ürünlerinin etkililiğini ve güvenliğini araştırdı. Meta-analizlerine göre, Herbalife Yüksek Protein ürünlerini tüketen katılımcılar , kontrol diyetleri tüketen bireylerle karşılaştırıldığında vücut ağırlığında, vücut kitle indeksinde ve yağ kütlesinde önemli ölçüde daha büyük düşüşler yaşadılar. Kilo kaybı için, insanların günde iki öğün yerine Herbalife Formula 1 kullanmalarını öneriyoruz. Sağlıklı bir yaşam tarzının parçası olarak Herbalife Formula 1'i günde iki kez kullanan kişiler genellikle haftada yarım kilo ila 1 kilo vermeyi bekleyebilirler.
Sağlıklı Bir Şekilde 1 Ayda Kaç Kilo Verilir?
Vücut sağlığını korurken, hedeflenen bir kilo verme hızı haftada 0.5 ila 1 kilogram arasında olmalıdır. Bu, vücudunuzu yavaş ve sürdürülebilir bir şekilde kilo vermeye yönlendirir ve daha kalıcı sonuçlar elde etmenizi sağlar. Aceleci kilo kaybı yöntemlerinden kaçınmak önemlidir çünkü bu tür yöntemler genellikle kas kaybına veya beslenme eksikliklerine yol açabilir.
Sağlıklı bir şekilde kilo vermek için dengeli bir diyet önemlidir. Yeterli miktarda protein, lif, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller içeren besinleri içeren bir beslenme planı oluşturun. Düşük kalorili yiyeceklerle beslenmek yerine, besin değeri yüksek ve doyurucu yiyecekleri tercih edin. Tüm besin gruplarından dengeli bir şekilde beslenmek sağlığınızı destekler ve kilo verme sürecinizi optimize eder. Günlük almanız gereken protein,lif ve vitamin için Herbalife Formül 1 öğün yerine geçen besleyici shake karışımını kullanabilirsiniz.
Kilo vermek için, vücudunuzun harcadığından daha az kalori almanız gerekmektedir. Bununla birlikte, aşırı düşük kalorili diyetlerden kaçınmalı ve sağlıklı bir şekilde kilo vermek için günlük kalori alımınızı uygun bir şekilde ayarlamalısınız. Porsiyon kontrolü, besinlerin miktarını izlemenin ve dikkatli bir şekilde tüketmenin önemli bir unsurdur.
Sağlıklı kilo vermenin önemli bir parçası, düzenli fiziksel aktivite yapmaktır. Kardiyo egzersizleri, güç antrenmanları ve esneme egzersizleri gibi farklı egzersiz türlerini içeren bir rutin oluşturun. Egzersizlerinizi yaşam tarzınıza uygun hale getirin ve hedeflenen kilo verme sürecinizi desteklemek için düzenli olarak fiziksel aktivite yapmaya özen gösterin.
Su, sağlıklı kilo verme sürecinde önemli bir rol oynar. Vücudunuzu hidrate tutmak, metabolizmanızı desteklemek ve tok hissetmenizi sağlamak için yeterli miktarda su içmeye özen gösterin. Günlük su tüketim hedefinizi belirleyin ve buna uygun şekilde su içmeye dikkat edin.
Sağlıklı bir şekilde kilo verme süreci, sadece kısa vadeli bir hedef değildir, aynı zamanda uzun vadeli bir yaşam tarzı değişikliği gerektirir. Sürdürülebilir kilo verme için sağlıklı alışkanlıkların benimsenmesi önemlidir. Düzenli olarak sağlıklı beslenmeye devam etmek, fiziksel aktiviteyi bir yaşam tarzı haline getirmek ve stres yönetimi gibi faktörlere dikkat etmek, sağlıklı kilo verme sürecinizin sürdürülebilirliğini sağlayacaktır.
Gıda Takviyelerinin Önemi
Gıda takviyeleri, vücudun beslenme ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir rol oynar. Günümüzde, yoğun yaşam tarzı ve dengesiz beslenme alışkanlıkları nedeniyle yeterli besin alımı bazen zor olabilir. Gıda takviyeleri, eksik kalan vitamin, mineral ve diğer besin maddelerini tamamlar ve vücudun sağlıklı bir şekilde fonksiyon görmesine yardımcı olur. Örneğin, C vitamini takviyeleri bağışıklık sistemini güçlendirirken, omega-3 yağ asidi takviyeleri beyin sağlığı ve kalp fonksiyonları için faydalı olabilir. Gıda takviyeleri, dengeli bir beslenme planıyla birlikte kullanıldığında, vücuttaki besin eksikliklerini gidermeye yardımcı olur.
Vitaminler, vücudun normal büyüme, gelişme ve sağlıklı bir şekilde fonksiyon görmesi için gerekli olan önemli besin maddeleridir. Ancak bazen beslenme alışkanlıkları veya diğer faktörler nedeniyle yeterli miktarda vitamin almak zor olabilir. Bu durumda, vitamin takviyeleri devreye girer. Örneğin, D vitamini takviyeleri kemik sağlığı için önemlidir, B vitaminleri enerji üretimi ve sinir sistemi fonksiyonları için gereklidir. Vitamin takviyeleri, sağlıklı bir yaşam sürdürmek ve enerji seviyelerini yükseltmek için önemli bir destek sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki, vitamin takviyeleri bir sağlık planının parçası olarak kullanılmalı ve uygun dozajlarda alınmalıdır.
Mineraller, vücudun normal fonksiyonları için gereken önemli besin maddeleridir. Mineraller, kemik sağlığı, kas fonksiyonları, sinir iletimi, su dengesi ve birçok diğer vücut sisteminin düzenli çalışması için gereklidir. Ancak bazı durumlarda, yetersiz beslenme veya diğer faktörler nedeniyle mineral eksiklikleri oluşabilir. Bu durumda, mineral takviyeleri kullanmak önemli olabilir. Örneğin, demir takviyeleri anemi (kansızlık) riskini azaltırken, kalsiyum takviyeleri kemik sağlığı için önemli bir destek sağlar. Mineral takviyeleri, vücudun dengesini destekleyerek sağlıklı bir yaşam sürdürmeye yardımcı olur.
Antioksidanlar, vücuttaki serbest radikallerle savaşan ve hücresel hasarı önleyen önemli bileşenlerdir. Serbest radikaller, oksidatif stres adı verilen süreç sonucunda oluşan zararlı moleküllerdir. Oksidatif stres, yaşlanma, inflamasyon, kronik hastalıklar ve kanser gibi bir dizi sağlık sorununa katkıda bulunabilir. Antioksidan takviyeleri, C vitamini, E vitamini, beta-karoten, selenyum gibi antioksidanlar içerir ve vücuda güçlü bir koruma sağlar. Bu takviyeler, hücresel hasarı azaltır, bağışıklık sistemini güçlendirir ve genel olarak sağlığı destekler. Ancak antioksidan takviyelerinin de uygun dozlarda alınması önemlidir, çünkü aşırı alım bazen zararlı olabilir.
Omega-3 yağ asitleri, beyin sağlığı, kalp fonksiyonları ve inflamasyonun azaltılması gibi bir dizi önemli işlev için gereklidir. Omega-3 yağ asitleri, özellikle balık yağı takviyeleri veya keten tohumu yağı gibi bitkisel kaynaklardan elde edilebilir. Ancak bazı insanlar için yeterli miktarda omega-3 yağ asidi almak zor olabilir. Omega-3 takviyeleri, EPA (eikosapentaenoik asit) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) gibi omega-3 yağ asitlerini içerir ve beyin sağlığı ve kalp fonksiyonları için önemli bir destek sağlar. Omega-3 takviyeleri, kardiyovasküler hastalık riskini azaltır, beyin fonksiyonlarını destekler ve genel olarak sağlıklı bir yaşam sürdürmeye yardımcı olur.
Bu makalede, gıda takviyelerinin önemi ve faydalarını vurguladık. Gıda takviyeleri, eksik kalan besin maddelerini tamamlar, sağlıklı bir yaşam sürdürmek için önemli bir destek sağlar. Vitamin takviyeleri, mineral takviyeleri, antioksidan takviyeleri ve omega-3 takviyeleri gibi farklı türlerde gıda takviyeleri, vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayarak sağlık, enerji ve genel iyilik hali sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki, gıda takviyeleri bir sağlık planının parçası olarak kullanılmalı ve doktor veya beslenme uzmanının önerileri doğrultusunda alınmalıdır.
Güneş Kremi Kullanmanın Önemi
Güneş kremi, cildin güneşin zararlı etkilerinden koruyucu bir kalkan oluşturur. Güneşin UV (Ultraviyole) ışınları, ciltte güneş yanığı, cilt kanseri, yaşlanma belirtileri ve pigmentasyon bozuklukları gibi çeşitli sorunlara yol açabilir. Güneş kremi, cilde uygulandığında UV ışınlarını yansıtarak veya emerek cildi bu zararlı etkilerden korur. Yüksek SPF (Güneş Koruma Faktörü) değerine sahip bir güneş kremi kullanarak cildinizi UV ışınlarından etkili bir şekilde koruyabilir ve sağlıklı bir cilt sağlayabilirsiniz.
Cilt kanseri, güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süre maruz kalmakla ilişkili bir hastalıktır. Güneş kremi kullanmak, cilt kanseri riskini azaltmanın önemli bir yoludur. Güneş kremi, ciltteki UVB (kısa dalga boylu) ve UVA (uzun dalga boylu) ışınlarına karşı koruma sağlar. UVB ışınları güneş yanığına neden olurken, UVA ışınları ciltte derin hasarlara yol açabilir. Geniş spektrumlu bir güneş kremi kullanmak, hem UVB hem de UVA ışınlarına karşı koruma sağlayarak cildi cilt kanseri riskinden korur. Günlük olarak güneş kremi kullanmak, cilt kanseri olasılığını azaltır ve sağlıklı bir cilt için önemli bir adımdır.
Güneş kremi kullanmak, ciltteki erken yaşlanma belirtilerini önlemeye yardımcı olur. Güneşin UV ışınları, ciltte kollajen ve elastin adı verilen proteinlerin parçalanmasına neden olur. Bu durum, cildin sıkılığını ve esnekliğini kaybetmesine yol açar, sonuç olarak kırışıklıklar, ince çizgiler ve sarkmalar ortaya çıkar. Güneş kremi, cildi bu erken yaşlanma belirtilerine karşı koruyarak cildin genç ve sağlıklı kalmasını sağlar. Düzenli olarak güneş kremi kullanmak, cildin elastikiyetini korur, kırışıklıkların oluşumunu engeller ve daha pürüzsüz bir cilt sağlar.
Güneş kremi kullanmanın bir diğer önemli faydası, ciltteki pigmentasyon bozukluklarını azaltmasıdır. Güneşin UV ışınları, ciltte melanin adı verilen pigmentin üretimini artırabilir, bu da kahverengi lekelerin oluşumuna yol açar. Güneş lekeleri, yaşlılık lekeleri, çiller ve melazma gibi pigmentasyon bozuklukları, cildin görünümünü olumsuz etkileyebilir. Güneş kremi kullanmak, cildi UV ışınlarından koruyarak pigmentasyon bozukluklarının oluşmasını önler ve cilt tonunu daha homojen hale getirir.
Son olarak, güneş kremi kullanmanın önemi sağlıklı ve parlak bir cilt elde etmek için vurgulanmalıdır. Güneşin zararlı etkilerinden korunmak, cildin sağlığını ve gençliğini korumak için temel bir adımdır. Güneş kremi kullanmak, cildin UV ışınlarından kaynaklanan hasarları önler, cilt kanseri riskini azaltır, erken yaşlanma belirtilerini engeller ve pigmentasyon bozukluklarını azaltır. Düzenli olarak güneş kremi kullanmak, cildinize uzun vadeli koruma sağlar ve sağlıklı, parlak bir cilt için önemli bir rutin haline gelir.
Bu makalede, güneş kremi kullanmanın cilt sağlığı üzerindeki önemini ve faydalarını vurguladık. Güneş kremi, cildi güneşin zararlı UV ışınlarından koruyarak güneş yanığı, cilt kanseri, erken yaşlanma belirtileri ve pigmentasyon bozuklukları gibi sorunları önlemeye yardımcı olur. Günlük olarak güneş kremi kullanmak, cilt sağlığını korumak ve sağlıklı bir cilt elde etmek için önemli bir adımdır.
Herbalife Ürünleri Helal mi ? Helal Sertifikası var mı?
Helal Sertifikasyonu, sarf malzemelerinin helal yaşam tarzının hazırlama ve içerik standartlarına uygun olarak üretildiğini tasdik eden, yetkili ve bağımsız bir üçüncü tarafın üretimini denetlemesi sürecidir. Helal verimlilik prosedürlerinin başarılı bir şekilde benimsenmesi ve uygulanmasının ardından, denetleyici üçüncü taraf, üreticiye ürün bazında helal uygunluğu onaylayan Helal Sertifikası verir.
THE ISLAMIC FOOD AND NUTRITION COUNCIL OF AMERICA ( https://ifanca.org/ )
Kalsiyum, D vitamini, Magnezyum, Çinko nedir, faydaları nelerdir?
Kalsiyum birçok gıdada bulunan bir mineraldir ve vücudun düzgün çalışması için gereklidir. Sağlıklı sinirler, kaslar ve kan damarlarının korunmasının yanı sıra güçlü kemikler ve dişler oluşturmaya yardımcı olur. Kalsiyum ayrıca vücuttaki hormonların ve enzimlerin düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Kalsiyumun faydaları arasında gelişmiş kemik sağlığı, daha iyi sindirim, azalan kardiyovasküler hastalık riski ve gelişmiş bağışıklık sistemi işleyişi yer alır. Diyet kaynakları yeterli değilse, günlük gereksinimleri karşılamaya yardımcı olmak için kalsiyum takviyeleri mevcuttur. Kalsiyum takviyeleri almak, çeşitli sağlık durumları için ek destek sağlarken eksikliklerin önlenmesine yardımcı olabilir.
D vitamini, vücudumuzun güçlü kemikler ve dişler için gerekli olan kalsiyumu emmesine yardımcı olan temel bir besindir. Ayrıca bağışıklık sistemini düzenlemeye ve bazı hastalıklara karşı korunmaya yardımcı olur. D vitamini balık, yumurta, mantar ve güçlendirilmiş gıdalar gibi gıda kaynaklarından veya güneş ışığına maruz kalmaktan elde edilebilir. Vitamin eksikliği olan veya ekstra takviyeye ihtiyaç duyanlar için D vitamini takviyeleri de mevcuttur. D vitamininin faydaları arasında gelişmiş kemik sağlığı, daha güçlü bir bağışıklık sistemi, daha iyi uyku kalitesi ve bazı kronik hastalıklara karşı koruma yer alır. D vitamini takviyeleri, diyet veya doğal kaynaklar yoluyla yeterince vitamin alamayan insanlara yardımcı olabilir.
Magnezyum nedir, faydaları nelerdir?
Magnezyum vücudumuz için gerekli bir mineraldir ve sağlığımızda birçok hayati rol oynar. Sinir ve kas fonksiyonunu düzenlemeye yardımcı olur, sağlıklı bir bağışıklık sistemini destekler, kalp atışlarını sabit tutar ve güçlü kemikler ve dişler oluşturmaya yardımcı olur. Magnezyum ayrıca enerji üretimi ve metabolizmasına yardımcı olur. Magnezyum takviyeleri almak, vücudunuzun magnezyum seviyelerini yenilemeye yardımcı olabilir, bu da yorgunluğu azaltmaya ve genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir. Magnezyum takviyeleri, tabletler, kapsüller, tozlar veya sıvılar gibi farklı formlarda mevcuttur. İhtiyaçlarınıza ve tercihlerinize bağlı olarak, size en uygun formu seçebilirsiniz.
Çinko, istiridye, sığır eti ve ıspanak gibi gıdalarda bulunan temel bir mineraldir. Vücudumuzda hayati bir rol oynar, bağışıklık sistemi işlevine, yara iyileşmesine ve hücre büyümesine yardımcı olur. Çinko ayrıca yiyeceklerden diğer besin maddelerini daha verimli bir şekilde emmemize yardımcı olur ve sağlıklı cildi korumamıza yardımcı olur. Çinko takviyeleri almak, diyetinizde yeterince çinko aldığınızdan emin olmanıza yardımcı olabilir ve ek sağlık yararları sağlayabilir. Çinko takviyeleri, bazı hastalıkların riskini azaltmaya, bilişsel performansı iyileştirmeye, iltihaplanmayı azaltmaya, bağışıklık sistemini güçlendirmeye ve hatta doğurganlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir.
What are the benefits of fish oil? What is Omega-3, EPA, DHA?
Fish oil is a popular supplement that has been used for centuries to improve overall health and wellness. It is rich in Omega-3 fatty acids, which are essential for human health and can help reduce inflammation, improve cardiovascular health, reduce risk of diabetes, and even aid in weight loss. Omega-3 fatty acids are also important for brain development and can help to improve cognitive function. Fish oil supplements can be taken daily to ensure adequate intake of these essential fatty acids.
EPA and DHA are omega-3 fatty acids that are essential for human health. These two fatty acids play a key role in the development of the brain, eyes, and heart. EPA and DHA are found in certain fish, such as salmon, mackerel, herring, sardines and anchovies. They can also be found in some fortified foods or supplements. EPA and DHA have been linked to improved cardiovascular health, cognitive function, mental health, skin health and more. Therefore, it is important to make sure that you get enough of these essential fatty acids in your diet.
HIGH levels of EPA and DHA
NEW fish oil from sustainable sources
NEW vegetarian gel capsules
• EPA and DHA contribute to the normal function of the heart.*
• DHA contributes to the maintenance of normal brain functions and normal vision.**
• DHA and EPA contribute to maintaining normal blood triglyceride levels***.
• All contents of Herbalifeline MAX are encapsulated using vegetarian gel capsules.
Use :
You can take 1–4 capsules every day, preferably during the day, during the meal, with water.
‘On average 3 times more EPA and DHA compared to Herbalifeline.
* Its beneficial effect is achieved when 250 mg of EPA and DHA is taken per day.
** Its beneficial effect is achieved when 250 mg of DHA is taken per day.
***The beneficial effect is achieved when 2 g of EPA and DHA are taken per day.
The total daily consumption of EPA and DHA should not exceed 5 grams.
It does not contain lard and any products derived from pork.
L-arjinin nedir, ne işe yarar? Cinsellik açısından önemi nedir?
L-arjinin (L-arginin), vücudun protein oluşturmasına yardımcı olan bir amino asittir. Ayrıca kana nitrik oksit salar. Nitrik oksit, kan dolaşımındaki kan damarlarını genişleterek belirli dolaşım koşullarına yardımcı olabilir. Bu madde ayrıca insülinin vücuda salınmasını da uyarır. Bir kişinin vücudu, tipik koşullar altında doğal olarak L-arginin üretir.
L-arjinin tüm proteinli gıdalarda bulunur ve "temel" amino asitlerden biridir.
L-arginin seviyenizi aşağıdakiler gibi yüksek proteinli yiyecekler yiyerek de artırabilirsiniz. Kırmızı et, kümes hayvanları, balık, nohut, mercimek, yer fıstığı, kabak çekirdeği gibi gıdalarda bulunur.
L-argininin iki etkisi vardır: nitrik okside dönüşür ve vücudun protein oluşturmasına yardımcı olur.
göğüs ağrısını azaltmak
kas inşa etmeye yardımcı olmak
yaraları onarmak
erkek doğurganlığının iyileştirilmesi gibi faydaları olabilir.
Erektil disfonksiyonun tedavisi: Halk arasında iktidarsızlık tıp dilinde ise erektil disfonksiyon olarak tanımlanan rahatsızlık, penisin sertleşmesi demek olan ereksiyonun, cinsel birleşmeyi sağlayacak derecede olamaması yani fonksiyon bozukluğudur. Düşük L-arginin seviyeleri, erektil disfonksiyonla bağlantılı olabilir . Bunun kısmen daralmış kan damarlarına bağlı olabileceği varsayılmıştır. L-arginin takviyesi, erektil disfonksiyonu engellemeye yardımcı olabilir.
* Herhangi bir gıda takviyesi kullanmadan önce doktorunuza danışmanızı öneririz.
Vitamin ve Mineraller Hakkında Genel Bilgi
Vitaminler ve mineraller, vücudumuzun sağlıklı kalmasında önemli rol oynayan temel besinlerdir.
Güçlü kemikler oluşturmaya yardımcı olmaktan bağışıklık sistemini desteklemeye kadar çeşitli bedensel işlevler için gereklidirler. Güçlü kemikler, dişler, kaslar ve diğer dokular oluşturmaya yardımcı olurlar. Ayrıca vücudumuzun enfeksiyonla savaşmasına yardımcı olmanın yanı sıra enerji ve hormon üretimine de yardımcı olurlar. Vitaminler ve mineraller meyveler, sebzeler, kepekli tahıllar, süt ürünleri, kabuklu yemişler, tohumlar ve baklagiller gibi gıdalarda doğal olarak bulunur.
Vitamin ve mineral takviyeleri, herhangi bir beslenme boşluğunu doldurmanıza yardımcı olabilir ve optimal sağlık için bu besinlerden doğru miktarda almanızı sağlar. Bu temel besinlerden genellikle yoksun olan modern yaşam tarzları ve diyetler nedeniyle, birçok insan günlük alımları için vitamin ve mineral takviyelerine yönelmektedir. Kadınlar, erkekler ve çocukların yaşlarına ve fiziksel aktivite seviyelerine bağlı olarak farklı miktarlarda vitamin ve minerallere ihtiyaçları vardır.Vitamin ve mineral takviyeleri almak, vücudunuzun en iyi performansı göstermesi için ihtiyaç duyduğu besinlere sahip olmasını sağlamaya yardımcı olabilir.
HERBALIFE NUTRITION GIDA TAKVİYELERİ
Bitki çaylarının faydaları nelerdir?
Bitkisel çaylar, sağlık ve zindeliği iyileştirmeye yardımcı olmak için yüzyıllardır kullanılmaktadır. Kilo vermeye, metabolizmaya ve genel sağlığa yardımcı olabilecek çok çeşitli benzersiz faydaları vardır.
Bitki çayları sadece metabolizmanızı artırmaya ve yağ yakımına yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda vücut ısınızı düzenlemeye, su tutmayı azaltmaya ve sindirimi iyileştirmeye de yardımcı olabilir. Bazı bitki çayları, ek enerji sağladıkları ve egzersiz sonrası kas ağrılarını azaltmaya yardımcı oldukları için spor veya fitness aktivitelerine katılanlar için faydalı olabilir. Ayrıca bitki çayları, spor yaparken veya spor yaparken de hidrasyon kaynağı olarak kullanılabilir ve antioksidanları diyetinize düzenli olarak almanın mükemmel bir yoludur.
Günlük içilmesi gereken bitki çayı miktarı kişinin ihtiyaç ve hedeflerine göre değişir; ancak sağlığını iyileştirmek ve kilo vermek isteyenler için günde 2-3 bardak içilmesi önerilir.
Cildi güneşten korumak için ne yapmalı?
Cildinizi güneşten korumak, sağlıklı bir yaşam tarzının önemli bir parçasıdır. UV radyasyonunun tehlikeleri hakkında artan farkındalıkla, kendinizi zararlı etkilerinden korumak için adımlar atmak önemlidir. Güneşin zararlı ışınlarına maruz kalma sürelerini azaltmak ve ciltlerinin daha uzun süre sağlıklı ve genç görünmesini sağlamak için herkesin uygulaması gereken birkaç basit ipucu var. Bunlar arasında güneş koruyucu kullanmak, yoğun saatlerde uzun süre güneşe maruz kalmaktan kaçınmak, koruyucu kıyafet giymek ve açık havada güneş gözlüğü kullanmak yer alır. Bu basit ipuçlarını takip ederek cildinizi UV radyasyonunun zararlı etkilerinden koruyabilir ve yıllarca genç ve ışıltılı görünmeye devam edebilirsiniz.
Güneşe maruz kalma, erken cilt yaşlanmasının ve cilt hasarının önemli bir nedenidir. Cildi güneşten korumak için güneş kremi kullanmak, koruyucu kıyafet ve şapka kullanmak, yoğun saatlerde (10:00-16:00) doğrudan güneş ışığından kaçınmak ve mümkün olduğunca gölgede kalmak gibi önlemlerin alınması önemlidir. Güneş kremi gün boyunca, özellikle doğrudan güneş ışığında vakit geçirirken bol miktarda ve sık sık uygulanmalıdır. Şapka takmak ayrıca başınızı, yüzünüzü, kulaklarınızı ve boynunuzu doğrudan güneş ışığından korumaya yardımcı olabilir. Ek olarak, gün boyunca bol su içerek nemli kalmak önemlidir, çünkü bu cildinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olur ve güneşe maruz kalma nedeniyle kurumasını önler.
Herbalife SKIN Koruyucu Etkili Nemlendirici SPF 30
Kahvaltı Hakkında Herşey. Kahvaltının Önemi Nedir ?
İngilizce kelime breakfast , anlam olarak "oruç bozmak" ve vücudun gece boyu tükettiği enerjiyi yerine koymak demektir.
Günün ilk öğünüdür ve genelde uyandıktan sonraki 2-3 saat içerisinde gerçekleştirilir.
Çeşitli sağlıklı makro ve mikro besinler, Vücut Kitle İndeksi ve yaşam tarzıyla ilgili olduğundan dengeli bir beslenme düzeninin olmazsa olmazıdır.
Besin değeri yüksek bir kahvaltı genel olarak dengeli bir beslenme planının bir parçası haline getirilmelidir.
Enerji: Günlük toplam kalori ihtiyacının %15 ila %25'i kahvaltıdan alınır.
Besin aralığı: Vitaminler, mineraller ve lif bakımından günlük beslenme referans değerlerinin (BRD) %10'u ila %20'si kahvaltıdan alınır.
En az 3 gıda grubu: Kahvaltı, enerji yoğunluğu yüksek ve proteinden zengin olup karbonhidrat da içermelidir. Kahvaltı, gece boyunca tüketilen glikojeni yerine koymak için gereklidir.
Proteinden zengin gıdalar: Yumurta, yağsız et, et yerine geçen besinler (bitkisel protein), baklagiller, kabuklu yemişler ve süt ürünleri. Sodyum, şeker ve doymuş yağ düzeylerine dikkat edin.
Bu yiyecek gruplarından birinin kahvaltıdan çıkarılması, günlük referans alım değerlerinin ve gıda ihtiyaçlarının karşılanmasını zorlaştırır.
Kahvaltının tüm gerekli besinleri sunduğundan emin olmak için tavsiye edilen günlük kalori miktarını almanızı sağlayan bir kahvaltı yapın.
1. Kaliteli beslenme düzeni
2. Fiziksel sağlık
3. Zihinsel beceriler ve duygu durumu
KALİTELİ BESLENME DÜZENİ
Düzenli olarak kahvaltı yapan kişiler, yapmayanlara göre daha sağlıklı bir günlük beslenme alışkanlığına sahip olma eğilimi taşır.
Kahvaltı yapmak, besinlerin günlük referans alım değerlerinin karşılanma olasılığını artırır.
Düzenli olarak kahvaltı yapan kişiler, kahvaltı yapmayanlara nazaran gün içinde daha fazla meyve tüketirler. Ayrıca bu kişilerin uzmanların günde 5 porsiyon meyve tüketme önerisini karşılama olasılıkları da daha yüksektir.
FİZİKSEL SAĞLIK
Düzenli kahvaltı yapan kişilerin sağlıklarına verdikleri önem daha yüksek olduğundan, risk faktörlerine daha az maruz kalmaya özen gösterdikleri ve genel olarak daha sağlıklı beslenme tercihleri yaptıkları ortaya konmuştur.
Kahvaltı alışkanlığı yaşam kalitesinin artmasıyla bağlantılıdır.
Kahvaltı, metabolik ve hormonal tepkilere olumlu tepki verme olasılığını arttırarak enerji alımını azaltır.
25-30 g protein içeren bir kahvaltı, protein alımını artırabilir ve bunun kaslar tarafından kullanımını destekler.
Kahvaltı, normal vücut gelişimini destekler.
ZİHİNSEL BECERİLER VE DUYGU DURUMU
Kahvaltı, genellikle sağlıkla ilgili bilinçli davranışlarla ilişkilidir.
Kahvaltı, beynin sağlıklı çalışması için gereken besinlerin tükenmesinin önüne geçer.
Kahvaltı, pozitif duygu durumunda, yüksek dikkat seviyesinde, hatırlamada, dikkat aralığı ve bilişsel kapasitede artışla ilişkilidir.
Kahvaltı, egzersiz sonrası duygu durumunu iyileştirir ve zihinsel yorgunluğu azaltır.
Kazein ve whey proteini nedir , ne işe yarar?
Kazein ve peynir altı suyu proteini, sütte bulunan iki protein türüdür. Sporcular için önemlidir çünkü kas inşa etmeye, enerji sağlamaya ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını geliştirmeye yardımcı olabilirler.
Kazein, vücudun daha uzun süre tok kalmasına yardımcı olan yavaş sindirilen bir proteindir; peynir altı suyu proteini ise egzersiz sonrası kas oluşumuna ve toparlanmaya yardımcı olan hızlı sindirilen bir proteindir. Her iki protein de kas inşa etmeye, enerji sağlamaya ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını geliştirmeye yardımcı oldukları için sporcular için gereklidir. Ayrıca kazein ve peynir altı suyu proteinleri, optimal sağlık için gerekli temel besinleri sağlayarak kilo vermek veya sağlıklı bir vücut ağırlığını korumak isteyenler için de faydalıdır.
Kazein ve peynir altı suyu proteini, sporcular ve fitness tutkunları tarafından kullanılan en popüler besin takviyelerinden ikisidir. Süt proteininden elde edilirler ve kas yapımına ve sağlıklı beslenmeye yardımcı olabilecek temel besinleri sağlarlar.
Kazein ve peynir altı suyu proteini, sporcular, vücut geliştiriciler veya fiziksel performanslarını iyileştirmek isteyen herkes için dengeli bir beslenmeyi desteklemek için kullanılabilir. Bu proteinler, amino asitler, vitaminler, mineraller ve diğer önemli bileşikler gibi temel besinleri sağlayarak kas kütlesi oluşturmaya ve genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir. Ek olarak, kazein proteini yavaş sindirilirken peynir altı suyu hızlı sindirilir, bu da onları güç veya dayanıklılık kazanımlarını optimize etmek için bir antrenmandan önce veya sonra kullanım için mükemmel kılar.
Sporcular, kazein ve peynir altı suyu proteininin dengeli bir diyetle birlikte besin takviyesi olarak nasıl kullanılması gerektiğini anlayarak, sağlıklarını korurken gelişmiş fiziksel performans potansiyellerini en üst düzeye çıkarabilirler.
HERBALIFE 24 SPORCU BESLENMESİ ÜRÜNLERİ
Aloe vera bitkisinin saç ve cilde faydaları nelerdir?
Aloe vera, geleneksel tıpta ve doğal ilaçlarda yüzyıllardır kullanılan etli bir bitkidir. Bitkinin yapraklarında çeşitli bileşiklerin varlığına atfedilen iyileştirici özellikleri ile bilinir. Aloe vera jeli ve suyu, birçok sağlık yararı nedeniyle bitkisel ürünler olarak giderek daha popüler hale geldi. Aloe vera jel ve aloe vera suyu ciltte ve saçta topikal olarak kullanılabilir veya zayıflamaya, saç bakımına ve cilt bakımına yardımcı olmak için ağızdan alınabilir. Aloe özü ayrıca şampuanlarda, kremlerde ve diğer güzellik ürünlerinde yaygın olarak bulunur. Bu yazıda aloe veranın nerelerde kullanıldığını inceleyeceğiz ve aloe vera jeli ve suyunun birçok faydasını tartışacağız.
Aloe vera, saç ve cilt için sayısız faydası olan popüler bir bitkidir. Doğal bir nemlendirici ve saç kremi olduğu biliniyor, bu da onu birçok saç bakımı ve cilt bakımı ürününde ideal bir bileşen haline getiriyor. Aloe vera özü, aloevera jeli ve aloe vera suyu, bu bitkinin şampuanlarda, kremlerde, losyonlarda ve diğer bitkisel ürünlerde kullanılan en yaygın biçimlerinden bazılarıdır. Aloe vera, nemlendirici özelliklerine ek olarak, kafa derisini kuruluk veya tahrişten korumaya yardımcı olabilecek anti-enflamatuar ve antimikrobiyal özelliklere de sahiptir. Ayrıca, sağlıklı saç büyümesini teşvik ederek kafa derisi sağlığının iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Saç veya cilt bakımı ihtiyaçları için tamamen doğal bir çözüm arayanlar için aloe vera tam da ihtiyaç duydukları şey olabilir.
Herbalife Herbal Aloe Saç ve Cilt Bakım Ürünleri
Gıda takviyeleri ne zaman alınmalı, ne kadar süre kullanılmalıdır ?
Gıda takviyeleri, özellikle yedikleri gıdalardan yeterli besin alamayanlar için sağlıklı beslenmenin önemli bir parçasıdır. Takviye türüne bağlı olarak, vücudun düzgün çalışmasına yardımcı olan temel vitaminleri, mineralleri, lifleri ve diğer besinleri sağlayabilir. Gıda takviyelerini ne zaman ve ne kadar süreyle alacağınızı bilmek önemlidir, böylece olası yan etkilerden kaçınırken bunlardan en iyi şekilde yararlanabilirsiniz.
Gıda takviyesi almanın zamanlaması ve süresi yaş, sağlık durumu, yeme alışkanlıkları ve yaşam tarzı gibi faktörlere bağlıdır. Örneğin hamile kadınların hamilelikleri sırasında fazladan demire veya folik aside ihtiyacı olabilir; çocukların uygun gelişim için balık yağına ihtiyacı olabilir; yaşlılar yaşlandıkça ek D vitaminine ihtiyaç duyabilir; ve belirli tıbbi durumları olan kişiler, durumları için belirli besinlere ihtiyaç duyabilir. Genel olarak, vücudunuzun gün boyunca yeterli düzeyde temel besin maddelerine sahip olmasını sağlamak için gıda takviyeleri düzenli olarak alınmalıdır.
Gıda takviyesi almanın zamanlaması, kullanılan takviyenin türüne bağlıdır. Örneğin, balık yağından omega-3 yağ asitleri içerenler, yemeklerle birlikte veya her gün aynı saatte alınırsa daha etkili olabilir. Ek olarak, bazı vitamin ve minerallerin vücuda optimum düzeyde emilmesi için gün boyunca farklı zamanlarda alınması gerekebilir.
Gıda takviyelerinin alınması gereken sürenin uzunluğu da bireysel ihtiyaçlara göre değişir. Örneğin, yaşlı bireyler, vücutlarında yaşlanma ile ilişkili değişiklikler nedeniyle genç insanlara göre daha yüksek dozlara veya belirli vitamin ve minerallere daha uzun süre ihtiyaç duyabilirler. Aynı şekilde çocuklar da vücut yapılarından dolayı yetişkinlerden farklı türde ve miktarda besine ihtiyaç duyabilirler.
Herbalife Nutrition nedir?
Herbalife Nutrition, insanların sağlık ve zindelik hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak için geniş bir ürün yelpazesi sunar. Zayıflama, kilo alma ve kilo verme ürünlerinden gıda takviyeleri, shake'ler, sporcu beslenmesi ve cilt bakım ürünlerine kadar - Herbalife Nutrition'da hepsi var. Şirket ayrıca insanların formda ve sağlıklı kalmasına yardımcı olmak için sağlıklı beslenme planları ve yaşam tarzı ipuçları hakkında tavsiyeler veriyor. Geniş ürün yelpazesi ile Herbalife Nutrition, insanların daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı taahhüt eder.
Herbalife Nutrition, 1980 yılında bilime dayalı beslenme ürünleri ve ağ pazarlaması yoluyla dünyaya sağlık getirme vizyonuna sahip olan Mark Hughes tarafından kuruldu. Şirket o zamandan beri büyüyerek Amerika'daki ve dünyadaki en büyük doğrudan satış şirketlerinden biri haline geldi.
Yıllar içinde Herbalife Nutrition, temel beslenme ürünleri sağlamaktan çok çeşitli sağlıklı yaşam çözümleri sunmaya dönüştü. Ürün yelpazesini kilo yönetimi, enerji ve zindelik, hedefli beslenme ve kişisel bakım ürünlerini içerecek şekilde genişlettiler. Ayrıca distribütörlerin sağlıklı yaşam tarzlarını teşvik ederken gelir elde etmelerini sağlayan yenilikçi bir ağ pazarlama sistemi geliştirdiler.
Bugün Herbalife Nutrition, Türkiye dahil altı kıtada 90'dan fazla ülkede faaliyet göstermektedir. Şirket, kaliteli beslenme ürünleri sunarak ve benzersiz iş fırsatıyla bireyleri güçlendirerek insanların yaşamları üzerinde bir etki yaratmaya çalışırken büyümeye devam ediyor.
Kalsiyum ve D Vitaminin faydaları nelerdir ?
Kalsiyum ve D vitamini sağlığımız için gerekli minerallerdir. Kemik sağlığı, diş sağlığı ve genel fiziksel sağlık için önemlidirler. Kalsiyum ve D vitamini süt ürünleri, balık, yumurta, kuruyemiş ve yeşil yapraklı sebzeler gibi gıda kaynaklarından elde edilebilir.
Kalsiyum ve D Vitamininin faydaları yaşa, cinsiyete ve yaşam tarzına göre değişir. Örneğin, gelişmekte olan bir bebekte güçlü kemikler oluşturmaya yardımcı olduğundan, kalsiyum özellikle doğurganlık çağındaki kadınlar için önemlidir. Benzer şekilde D vitamini, tükettikleri gıdalardan kalsiyumu daha iyi emmelerine yardımcı olduğu için çocuklar için faydalıdır. Yetişkinlerde kas kasılmasına yardımcı olurken sağlıklı dişlerin ve kemiklerin korunmasına yardımcı olur. Ayrıca 50 yaşın üzerindeki hem erkeklerde hem de kadınlarda belirli kanser türlerinin riskini azaltmaya yardımcı olur.
Kalsiyum ve D Vitamini, her yaşta iyi bir sağlık için gerekli besinlerdir!
Herbalife Produkte Online Shop in der Türkei - Herbalife Produkte Kaufen
Ja. Diese Website wird von einem Herbalife-Mitglied verwaltet. Ihre Bestellungen werden vom Lager der Firma Herbalife Turkey an Ihre Adresse in der Türkei gesendet.
Ja. Sie haben das Recht, die Produkte innerhalb von 30 Tagen zurückzusenden.
Kann ich meine Zahlungen in Euro/Dollar leisten?
Wenn Sie Ihre Zahlungen in Euro oder Dollar vornehmen möchten, können Sie Ihre Produkte mit Ihrer Kreditkarte mit dem Zahlungslink kaufen, den wir Ihnen zusenden, oder wenn Sie eine Banküberweisung vornehmen möchten, können Sie uns nach unseren Bankdaten fragen.
Nein. Sie können Herbalife-Produkte in der Türkei nur an Ihre Adresse in der Türkei bestellen. Beispielsweise können Sie Herbalife-Produkte in Deutschland nur an Ihre Adresse in Deutschland bestellen. Sie können uns schreiben, um Produkte in Ihrem eigenen Land zu bestellen. (email:besinsepette@gmail.com)
Herbalife Products Online Shop in Turkey - Buy Herbalife Products
Yes. This site is managed by a Herbalife independent member. Your orders are sent from the warehouse of Herbalife company to your address in Turkey.
Do I have the right to return the products?
Yes. You have the right to return the products within 30 days.
If you want to make your payments in euros or dollars, you can buy your products with your credit card with the payment link that we will send you or if you want to make a bank transfer, you can ask us for our bank information.
No. You can order Herbalife products in Turkey only to your address in Turkey. You can write us (email:besinsepette@gmail.com ) to order products in your own country.
SPORCU BESLENMESİ NEDİR ? SPORCU GIDA TAKVİYELERİ NE İŞE YARAR ?
Yaşamın sürdürülebilmesi, sağlığın geliştirilmesi ve korunması, yaşam kalitesinin arttırılması için vücut tarafından ihtiyaç duyulan besin öğelerinin gerekli miktarlar ve doğru zamanlarda alınmasına dayanan davranışa ‘beslenme’ denir. Beslenmenin ve beslenme ile birlikte sporun, insan sağlığı üzerinde çok önemli bir yeri bulunmaktadır.
Doğru beslenme, sportif performansta maksimum düzeye ulaşılmasında, yüksek tempo ve yoğunlukta gerçekleştirilen antrenmanlara uyum sağlama ve bu antrenmanların ardından toparlanmanın sağlanmasında oldukça etkili bir görev üstlenir. Kısacası dengeli ve yeterli beslenme, sporda başarıyı etkileyen en önemli etkenlerden biri olarak kabul görmektedir.
Doğru besin alımı, uygun egzersiz sıklığının korunmasını sağlar ve iskelet kası dokusunun gelişimini destekler. Örnek vermek gerekirse karbonhidrat yüklemesinin kas glikojen seviyelerini artırdığı ve belirli dayanıklılık performansı türlerinde iyileşme sağladığı görülmüştür.Uzun süreli egzersizlerde sıvı takviyesi ve karbonhidrat alımı sporcunun performansını artırabilir ve dehidratasyon, karbonhidrat depolarının tükenmesi gibi sağlık üzerindeki olumsuz etkilerinin önüne geçebilir.Dolayısıyla sporcular, düzenli ve dengeli beslenmenin yanı sıra kendi spor branşlarının gereği olan besinsel önerilere uymalı ve ve ilgilispor branşında performansın artırılması için önerilen ergojenik destek ürünlerinden faydalanmalıdır.
Günlük beslenme ihtiyaçları; yaş, fiziksel aktivite seviyeleri, cinsiyet, vücut ağırlığı, diyabet veya hiperkolesterolemi gibi çeşitli sağlık koşullarına göre değişeceğinden herkes için sabitlenmiş belirli bir besin alımı yoktur.Beslenme için gerekli enerji ve besin öğeleri farklı spor dallarında değişim gösterebileceği gibi, aynı sporu yapan bireyler arasında da farklı enerji ve besin öğesi gereksinimi söz konusu olabilir.
Sportif performansın artırılması için antrenman veya müsabaka öncesinde, sporcunun glikojen depolarının dolu olması; sporcunun vücudunun elektrolit, vitamin ve mineral dengesinin korunmasında, vücut su dengesinin normal seviyelere gelmesinde etkili rol oynamaktadır.
Antrenman öncesinde veya esnasında alınan besin takviyeleri farklı fizyolojik etkiler gösterebileceği gibi, antrenman veya müsabaka sonrasında kullanılan besin takviyeleri de insan metabolizmasında farklılıklar gösterebilir. Yeterli ve dengeli beslenme, antrenman performansının artırılması ve bu performansın sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından oldukça önemlidir.
Antrenman sonrası beslenme takviyeleri ile toparlanmanın hızlandırılması, kas hasarının önüne geçilmesi ve kas hücrelerinin yenilenmesi, yorgunluk etkilerinin azaltılması, fiziksel sağlığın ve bağışıklığın korunması, glikojen depolarının onarımı ve bir sonraki müsabaka veya antrenman için vücudun kondisyonunun arttırılması amaçlanmaktadır.
Protein sporcular tarafından çokça talep gören makro besinlerden biridir. Proteinler aynı grupta yer aldıkları yağlar ve karbonhidratlara benzer olarak oksijen, hidrojen ve karbon içersede içerisinde bulunan azot atomları sayesinde diğer iki makro besinden ayrılırlar.
Proteinlerin insan vücudunda en çok bahsi geçen etkisinin büyüme ve gelişme olmasının yanı sıra doku onarımı, metabolik etkinliklerin sürdürülmesinde görevli enzim ve hormonların yapısını oluşturma, kan proteinleri olan hemoglobinlerin üretimi, vitaminlerin aktif hale getirilmesi gibi oldukça kritik görevleri de bulunmaktadır.
Antrenman ardından vücudun toparlanabilmesinde, direnç egzersizlerine vücudun uyumunun sağlanabilmesinde, güç ve kuvvet gelişimi ve anaerobik güç gereken sporlarda performansın artırılmasında proteinler önemli bir rol oynamaktadır.
Günlük protein ihtiyacı düzensiz fiziksel tempoya sahip bireylerde kilo başına 0,8-1,0 g/kg dayanıklılık esaslı spor sporcularında 1,2-1,4 g/kg, direnç sporcularında 1,2-1,7 g/kg olarak belirlenmiş (D. T. Thomas, Erdman, & Burke, 2016) ve hatta bu oranın kuvvet sporcularında 2-3 g/kg seviyelerine de çıkabileceği raporlanmıştır.
Karbonhidratlar farklı formları ile vücudumuzda yakıt olarak kullanılmaktadır. Bunlardan biri glikozdur ve glikoz birçok şekilde elde edilebilmektedir. Enerji için ihtiyaç duyduğumuz glikoz karaciğerde depo halde bulunan glikojenden ya da kaslardaki glikojen depolarından sağlanabilir.Sporcuların dahil oldukları spor branşına özgü bir şekilde, antrenman öncesi ve sonrasında yeterli miktarda karbonhidrat alımına özen göstermeleri gerekmektedir.
Egzersiz şiddetinin ve süresinin artması, kas ve karaciğerde bulunan glikojen depolarının tükenmesine sebep olabilir. 60 dakika süren yüksek tempolu bir antrenmandan sonra vücutta bulunan glikojen depolarının yaklaşık olarak %60’ı, 120 dakika veya daha uzun sürelerde yapılan yoğun tempolu antrenmanların ardından ise glikojen depolarının neredeyse tamamı tükenmektedir.Bu nedenle sporcuların karbonhidrat tüketimi söz konusu olduğunda gerekli özeni göstermesi, antrenman öncesinde ve sonrasında branşa özgü faktörler de değerlendirilerek gerekli miktarlarda karbonhidrat tüketimi gerekmektedir.
Glikojen depolarının dolu olması ve 90 dakikadan uzun süren maraton, ultra-maraton gibi yarışlarda müsabaka süresince performansın sürdürülebilmesi için antrenmandan önce düşük glisemik indeksli karbonhidrat alınması önerilirken, antrenman veya yarış sonrasında yüksek glisemik indeksli karbonhidratların tercih edilerek glikojen depolarının hızlı bir şekilde yeniden doldurulması istenmektedir. Böylece performans beslenme bakımından doğru bir şekilde desteklenmiş olacaktır.
Egzersizde ortalama 90 dakika önce tüketilen yüksek karbonhidrat içerikli bir öğün egzersiz süresince dayanıklılığa destek sağlamaktadır. Egzersize başlarken 60-120 ml karbonhidrat içeceği veya kompleks karbonhidrat içeren, düşük posalı atıştırmalıklar alınmalı ve beslenme 15 dakika aralıklarla devam ettirilmelidir.
Herbalife CR7 Drive Karbonhidrat ve Elektrolit İçeren Spor İçeceği Tozu
Dallı zincirli amino asitler (BCAA'lar) iskelet kasında oksitlenebilen esansiyel amino asitlerdir.
BCAA’ların egzersiz öncesi ve sonrası alınmasının egzersize bağlı kas hasarının azalması ve kas protein sentezinin artması üzerinde olumlu etkileri vardır.
BCAA’lar içerisinde L-Valin, L-Lösin, L-İzolösin bulundurması ve metabolizmadaki etkileri sebebiyle sporcular için önemlidir.
Lösin başta olmak üzere BCAA’lar, iskelet kasında okside edilirler.BCAA, kasın zorlanmasını veya yoğun egzersizlerde kas dokusunun bozulmasını engellemeye yardımcıdır. Performansın uzun bir sürede yüksek düzeyde tutulmasını sağlamak ve egzersiz sonrası toparlanmanın daha etkin bir biçimde gerçekleştirilmesini sağlamak için kullanılırlar.
BCAA takviyesinin, egzersiz sırasında hücre içi BCAA düzeylerini artırdığı ve kas-protein yıkımını baskıladığı buna bağlı olarak kas hasarını azaltıp kas-protein sentezine teşvik etme gibi yararlı etkileri vardır. BCAA takviye çalışmaları sporcunun antrenman seviyesine göre günlük 5 ila 20 g dozları arasında tavsiye edilmektedir.
Glutamin, vücutta en yaygın olarak bulunan amino asittir.
Glutamin, bağışıklık sistemini destekleyici özelliğiyle önemlidir, yorgunluk ve kas ağrısı hissini azalttığı bilinmektedir.
Sporcularda aşırı antrenman ve uzun süreli yorgunluklar nedeniyle oluşabilecek sakatlanmaların engellenmesi için de kullanılmaktadır.
Glutamin ayrıca; yara iyileşmesi, enerji kaynağı olma, nitrojen taşınmasını sağlama ve protein sentezini düzenleme özelliklerine sahiptir. Bu nedenlerle sporcular için önemli bir besin takviyesidir.
Herbalife H24 Rb Promax Proteince Zenginleştirilmiş BCAA ve Glutamin İçeren Spor Gıdası
Sporcular arasında en sık kullanılan besin takviyelerinin amino asitler olduğu bilinmektedir.Aminoasitler ve bunların içerisinde de arjininin yeri oldukça önemlidir ve arjinin takviyeleri sıklıkla başvurulan besin desteği ürünlerinden bir tanesidir.
Arjinin vücudun doğal yollarla üretemediği, fetüs ve yeni doğan için esansiyel, erişkinler için yarı esansiyel denilebilen bir aminoasittir. Arjinin normalde, besin maddelerinin içinde fazlaca bulunup nitrik oksit, protein sentezi, kreatin, omitin, üre sentezi, poliaminler ve sitrülin oluşumu gibi birçok metabolik olaya da katkı sağlar. Arjinin bu biyosentezlere katılmanın yanı sıra; tuftsin ve ADH yapısında da yer alır. Birçok metabolik olayda öncül madde ve uyarıcı olması sebebiyle beslenme ve metabolizma için önemli bir bileşendir. Normal koşullarda hücre içerisinde L-sitrülinden sentezlenir.
Arjinin, damar içini döşeyen endotelin ürettiği nitrik oksitin öncül maddesidir Arjinin desteğinin, endotel disfonksiyonunu hafiflettiği ve kardiyopulmoner hastalıkları olan kişilerde nitrik oksit üretimini artırarak egzersiz performansında faydalı olduğu görülmüştür. Arjinin desteğiyle artan nitrik oksit salınımının kaslar üzerinde sağladığı vazodilatasyon etkisi nedeniyle substrat değişim hızını arttırdığı bilinmektedir.
Arjinin takviyesi, kas yorgunluğunu artıran laktat ve amonyak birikimini azaltır.
Endokrin ve bağışıklık sisteminde düzenleyici rol oynar.
Tansiyon düşürücü, kalp kasını koruyucu etkileri vardır.
Kollajen sentezini artırır.
Arjinin özellikle, nitrik oksit sentezi ve büyüme hormonu sekresyonu üzerine etkilerinden dolayı sporcular tarafından tercih edilen bir takviyedir ve esansiyel aminoasitlerle beraber alındığında protein sentezini artırdığı bilinmektedir.
Sporcular için arjinin kullanımının önemli ergojenik etkileri;
Büyüme hormonu salınımını arttırır, nitrik oksit sentezini arttırır.
Antrenman esnasında aktif iskelet kaslarında nitrit oksit artışına bağlı vazodilatasyonu sağlar ve performans artışına yardımcı olur.
Artan kan akışı, antrenman sırasında kaslara oksijen ve besin maddelerin ulaştırılmasını sağlar ve kas yorgunluğuna neden olan laktik asit gibi atık ürünlerin de atımını hızlandırır.
Herbalife Niteworks L-arjinin, L-sitrulin ve vitaminler içeren takviye edici gıda
Vitaminlerin çoğu iyi bir spor performansı için gereklidir. C vitamininin egzersizdeki genel olarak rolleri ise; antioksidan olarak demir emilimini arttırıcı etki sağlama, epinefrinin düzenlenmesinden sorumlu olma, aerobik enerji üretiminin artmasından sorumlu olma ve bağ dokusunun şekillenmesindeki etkileridir
C vitamininin, hem antioksidan özelliği hem de oksijen bağlanmasında ve taşınmasında görevli olan demirin (Fe) bağırsaklardan emiliminde oynadığı rol sebebiyle takviye olarak alınması sporcular için faydalı olabilir. C vitamini takviyesi dayanıklılık ve kuvvet performansında artışa neden olmamaktadır ancak C vitamini takviyesi oksidatif stresi, dolayısıyla kas hasarını ve kas ağrısını azaltabilir.
Sonuç olarak C vitamini, yoğun antrenman dönemlerinde sporcuların fiziksel kapasitelerinde artış sağlayabildiği için gıda takviyesi olarak kullanılabilir.
Herbalife Liftoff Efervesan İçecek - Limon Aromalı
Su ve elektrolit dengesi, vücudumuzdaki organların çalışması ve aslında sağlığın korunması için kritik bir konudur. Oksijenden sonra insan vücudu için en gerekli öğe sudur ve su bireyin fizyolojik yaşamını sürdürebilmesi için gereklidir. Cinsiyet, yaş gibi bazı özelliklere göre değişkenlik göstererek, insan vücudunun %40 – 70’i sudan oluşmaktadır ve kas kütlesinin bile yaklaşık olarak %65-75’ini oluşturur.
Vücutta sıvı ve elektrolit (sodyum-tuz) kaybının eşit olmasıyla birlikte baş gösteren dehidrasyon türü izotonik dehidrasyondur. Dengeli su ve elektrolit içeren sıvılar izotonik sıvı olarak adlandırılır ve takviyeleri kullanılabilir
Dayanıklılık sporlarıyla ilgilenen ve uzun süreli antrenmanlar yapan, sıcak iklimlerde yaşayan ve düzenli fiziksel aktiviteye sahip sporcularda bireye göre değişiklik göstermekle beraber günlük su alımı yaklaşık 6 litreye kadar çıkabilmektedir. American Collage of Sports Medicine’in egzersiz ve su tüketimi stratejilerine göre sporcuların kilogramları başına, egzersizden 4 saat önce 5-7 mL, egzersizden 2 saat önce ise 3-5 mL su tüketerek antrenmana gelmelerinin sporcunun performans açısından olduğunu vurgulamıştır.
Elektrolit atımı genellikle ter ile gerçekleştirilir ve elektrolit düzeyinde gerçekleşen azalma performansı negatif bir şekilde etkilemektedir.
Bundan dolayı spor esnasında ve sonrasında, elektrolit içeren izotonik sporcu içeçeklerinin tüketilmesi antrenman esnasındaki performansı arttırmaya yardımcı olacak ve vücudun elektrolit dengesini koruyacaktır.
Herbalife H24 Rebuild Endurance İzotonik Sporcu İçeceği Tozu
Kaynak : Atatürk Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi
Sağlıklı Atıştırmalıklar - Herbalife Protein Barlar
Herbalife Protein Bar, besleyici değeri yüksek kalorisi kısıtlanmış sağlıklı bir atıştırmalıktır.
Herbalife Protein Bar Çeşitleri için tıklayınız.
Sporcu içeceği nedir, nasıl ve ne zaman Kullanılır?
Kaynak : Turkiye Klinikleri Spor Bilimleri Dergisi
Hızlı Kilo Vermek Sağlığınıza Zarar Verir !
KURU CİLT İLE NEMSİZ KALMIŞ CİLT ARASINDAKİ FARK
Nemlendirme, sağlıklı bir cildin anahtarıdır.
Su, tüm vücut için temel önem taşır. Nitekim, vücudun yaklaşık %70’i sudan oluşur. İçeriden ve dışarıdan vücudun yeterli suyu alması hepimizin iyi görünmek ve iyi hissetmek için yapmamız gereken en temel şeylerden biridir. Vücudumuz susuz kaldığında pek çok şey olabilir ve bunların hiçbiri sağlığımız için iyi değildir. En bariz olanı, susuzluk hissetmemizdir. Ancak bunun yanında ağızda kuruluk, kas krampları, baş ağrısı, bulantı ve enerji kaybı da hissedebiliriz. Cildimiz de susuz kaldığımızda zarar görebilir. Ancak nemsiz kalmış cilt ile kuru cilt birbirinden tamamen farklı şeylerdir.
Kuru Cildin Tespit Edilmesi
Kuru cilt, bir cilt tipi olarak kabul edilir (ör. yağlı cilt, normal cilt, karma cilt vb.). Cildiniz kuru olduğunda, yüzeyinde neredeyse hiç yağ bulunmaz. Kuru cilt; hava durumu, mevsim, cilt bakımı düzeni ve pek çok başka iç ve dış faktöre bağlı olarak iyileşebilir veya kötüleşebilir. Cilt kuruluğu bulunan insanlarda cilt yüzeyinde genellikle gözle görünür pullanma alanları oluşur. Uç sıcaklıklara karşı hassastırlar ve ince çizgileri ve kırışıklıkları daha belirgindir. İyi tarafı ise, kuru ciltlerde sivilcelenmenin yağlı ciltlere göre daha az görülmesidir. Eğer cildiniz kuru ise ihtiyaç duyduğunuz nemi geri kazanmanıza yardımcı olacak, kuru ciltler için formüle edilmiş bir yüz temizleyiciyi mutlaka kullanmanız gerekir. Kuru cildinizi beslemeye yardımcı olmak amacıyla yüz serumu ile gündüz ve gece nemlendiricileri KURU CİLT İLE NEMSİZ KALMIŞ CİLT ARASINDAKİ FARK kullanmanız uygun olacaktır. Ayrıca tabii ki besleyici bir vücut losyonunu her banyo veya duş sonrası cildiniz hâlâ ıslakken uygulayarak tüm vücudunuzun nemli kalmasını sağlamanız da önem taşır. Kuru cildin iyi tarafı, semptomları azaltabilmeniz ve cildinizi mükemmel görünüme kavuşturabilmenizdir.
Cildin Nemsiz Kalma Nedenleri
Nemsiz kalmış cilt, hangi tür cilde sahip olduğunuza bağlı olmaksızın her tür cildi etkileyebilen bir durumdur. Diğer bir deyişle herkesin cildi nemsiz kalabilir. Cildin nemsiz kalması, vücudun içeride ve dışarıda neme ihtiyaç duymasından kaynaklanır. Beslenme ve Eğitimden Sorumlu Kıdemli Direktör Susan Bowerman’ın da hep söylediği gibi, çoğu insan günde yaklaşık 2-3 litre sıvı almaya ihtiyaç duyar. Ancak yaşa, cinsiyete ve aktivite seviyesine bağlı olarak ihtiyaç düzeyi farklılık gösterebilir.
Nemsiz kalmış bir cildin belirgin bazı işaretleri bulunur. Cildiniz cansız, soluk ve yorgun görünür. Cildiniz gergin ve hassastır, hatta bazı durumlarda yanma hissedebilirsiniz. Cilt rengi kırmızı, tahriş olmuş görünümde olabilir ve kaba, pulumsu bir görünüme sahip olabilir. Ayrıca bu maalesef, ince çizgilerinizi ve kırışıklıklarınızı çok daha belirgin hale getirebilir.
Aslında, nemsiz kalmış bir cildin belirtileri, güneş yanığının belirtilerine oldukça benzer. Cildin nemsiz kalma durumu, yıl içerisinde herhangi bir zamanda oluşabilir ve çoğunlukla hava koşulları, iklimlendirme sistemleri, iç mekan ısıtıcıları, rüzgar, banyo alışkanlığı ve tabii ki yaşam tarzı seçimleri bu durumu alevlendirebilir. Sigara kullanımı, aşırı alkol kullanımı ve fazla tuz tüketimi cilt kuruluğuna katkıda bulunabilir. Ayrıca, cildimize ne sürdüğümüzün de bilincinde olmamız gerekir. Sert ve tahriş edici maddeleri bol miktarda içeren veya dermatoloji uzmanlarınca test edilmemiş cilt bakım ürünleri, sorunun büyümesine neden olabilir.
O zaman ne yapabiliriz? Bol su içerek vücudunuzun nemsiz kalmamasını sağlayın. Sabah ve akşam cilt bakımınızı titizlikle yapın. Cilde çok ihtiyaç duyduğu nemi kazandırabilmek için aloe vera gibi nemlendirici bileşenleri arayın. Cilt için daha nazik olduklarından, sülfat içermeyen yüz ve vücut temizleyiciler kullanın. Gün boyu vücudunuzun nemli kalması için tepeden tırnağa nemlendirici uygulamayı ihmal etmeyin. Eğer ciddi sorun haline gelirse, evde veya iş yerinizde nem seviyesini artırmak için ılık buharlı nemlendirici kullanabilirsiniz.
Vücudunuzun nemli kalmasını sağlamak cildinizin sağlıklı ve genç görünmesi için büyük önem taşır. Sağlıklı beslenmenin yanında günlük cilt bakımı, tam olarak cildinizin ihtiyacı olan şeydir. Unutmayın ki en güzel cilt daima en sağlıklı olandır.
Tri Blend Select - %100 Bitkisel İçerikli Vegan İçecek Tozu
Bitkisel, çevre ve hayvan dostu gıdalar giderek daha fazla tercih ediliyor. Biz de bu gidişatın hız kesmeden devam edeceğini düşünüyoruz. Ancak iklim değişikliğini ve hayvan refahını, vücudunuzu besleyen gıdalar kadar önemsediğiniz zaman genelde tat ve kaliteden ödün vermek durumunda kalıyorsunuz. Bizce artık damak tadınızdan ödün vermeyin. Özenle elde edilmiş içerikleriyle ideal beslenmeyi bir bardakta sunan ve lezzetten taviz vermeyen yüksek proteinli içecek Tri Blend Select ile tanışın. Bu shake’in aynı zamanda vegan olduğunu da hatırlatalım.
Herbalife Tri Blend Select Yüksek Proteinli İçecek Tozu
TRI BLEND SELECT’İ BU KADAR ÖZEL KILAN NEDİR?
Basit bir şekilde özetleyecek olursak, Tri Blend Select’in dünyadaki en iyi wellness shakelerinden birisi olmasını hedefleyerek yola çıktık. Bunun için de doğru içerikleri aramaya başladık…
İŞTE NEDENİ:
Tri Blend Select’in %100 bitkisel içerikleri müşterilerimizin talep ettiği wellness faydalarını sunmak adına özenle seçildi.Ama bununla yetinmedik. Doğru içerikleri bulmak için tüm dünyayı dolaştık. Örneğin yüksek kaliteli, lif açısından zengin, Omega 3 dolu keten tohumlarının peşinde Kanada’nın çayırlarına gittik. Bitkisel proteinler bazen istenilen etkiyi yaratamıyor, çünkü peynir altı suyu proteini gibi proteinlerde bulabileceğiniz bazı esansiyel amino asitlerden yoksunlar. Şimdiye dek bu, süt dışındaki kaynaklardan alınan proteinlerde kaliteden ödün verildiği anlamına geliyordu.Ama artık öyle değil. Tri Blend Select, şeker açısından düşükken lif bakımından oldukça zengin olan, %100 bitkisel protein sağlayan bezelye, kinoa ve keten tohumu karışımından oluşuyor. Şekerinin az olması sizi yanıltmasın, çünkü tadında hiçbir azalma yok. Tri Blend Select’in lezzeti konunusunda oldukça kararlıydık. Çabalarımıza da değdi. Hindistan cevizi şekerinin hafif tatlılığı ve karamel notalarıyla kinoa’nın derinden gelen ceviz aromasını harmanlayarak aşık olacağınız tatlar yarattık. Ama sadece bizim sözlerimizle yetinmeyin. Avrupa’nın dört bir yanından gelen üyelerle lezzet testleri de yaptık. Onlar da Tri Blend Select’in krema kıvamındaki tutku dolu karamelli kahve tadını ve ferahlık veren hafif muz aromasını en az bizim kadar sevdi.
HİKAYEMİZ
Tri Blend Select’in hikayesi, Endonezya’nın sık ormanlarından Kanada’nın kırlarına kadar uzanıyor. Bu hikayeyi eşsiz kılan sadece felsefemiz değil, aynı zamanda yolculuğumuzda tanıdığımız insanlar ve yerler. Bu çok özel ürünü tanıtırken hikayesini de sizlerle paylaşmaktan gurur duyuyoruz.
GEZEGENİMİZİ KORUYORUZ
Gezegenimizi sizin kadar önemsiyoruz. Tri Blend Select’i yaratmak için birlikte çalıştığımız insanlar yüzlerce yıldır aynı bölgelerde, aynı şekilde çiftçilik yapıyorlar. Ancak Tri Blend Select, sevgiyle
yetiştirilmiş bitkilerden daha fazlasını içeriyor. Tri Blend Select sadece iyi ürünü yetiştiren değil, aynı zamanda toprağı besleyip çevreyi de koruyan çiftçilerin nesiller boyunca birbirlerine aktardıkları bilgi birikiminin bir ürünüdür. Herkesin bu özen ve birikimden faydalanmaya devam etmesi için geçmişte
doğayla kurulan bağları korumakta kararlıyız. Tüm bunların sonucu olarak yerel yaşam alanlarına saygı gösterip onları korurken bir taraftan da böcek ilaçlarını ve gübreleri en aza indiriyoruz. Bu da toprağın sağlıklı ürünler vermeye ve gelecek nesilleri desteklemeye devam edebileceği anlamına geliyor. İki taraf için de kazançlı bir durum.
Peki Tri Blend Select’in içinde tam olarak neler var? Gelin hızlı bir dünya turu atarak bu shake’in içeriklerini ve onları özenle yetiştiren çiftçileri tanıyalım.
BEZELYE
Öncelikle bezelyelerimizi aldığımız Fransa’dan başlayalım. Peki neden bezelye proteini? Çünkü bu protein kolayca sindirilebilir ve de soya ve süt gibi yaygın protein kaynaklarından daha az alerji riski taşır
Seçtiğimiz bezelyeler Fransa’da binlerce yıldır yetiştiriliyor. 1700’lü yıllarda Fransa’da bezelyeyi pişirmeden, yeşil haliyle yemek hem moda hem de çılgınlık olarak görülüyordu. Ancak Fransızların
yüzlerce yıllık bezelye üretim tecrübesi ve dünyaca ünlü mutfak becerileri, neden Fransız bezelyelerinin fevkalade olduğunu açıkça gösteriyor. (Urbano et al., 2005) & (Huisman et al., 1992).
KETEN TOHUMU
Hem alfa linolenik asit (Omega 3 yağ asitlerinden biri) açısından, hem de protein, lif ve de kalsiyumla birlikte normal kemiklerin korunmasına katkıda bulunan fosfor gibi mineraller açısından zengindir. Yağ asidi içeriği ve iyot değeri, kuzey ikliminde yetiştirildiğinde daha da artıyor. Bu, kahverengi keten tohumlarımızı Kanada’dan temin etmemizin sebeplerinden sadece bir tanesi. Diğer bir sebep de tohum ekiminden güzel çiçeklerin açtığı zamana dek tüm yetiştirme ve hasat aşamalarında mahsulle ilgilenmek için büyük çaba harcayan yerel üreticilerimizin özveri ve uzmanlığıdır. Keten tohumunu sevmemizin başka bir sebebi de Tri Blend Select’e leziz bir akıcılık ve krema hissi katmasıdır. (European Medicines Agency, 2015), (U.S. Food & Drug Authority, 2009) & (Morris, 2007)
KİNOA
Telaffuzu zor olsa da oldukça besleyici olan kinoa; protein, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller (bakır ve molibden gibi) açısından diğer tahıllara göre çok daha zengindir. Glutensiz olduğunu hatırlatmakta da fayda var. Kinoa’yı sevmemek mümkün mü? Kolombiya’da nesiller boyu bu besleyici bitkiyi yetiştiren aile çiftlikleri ile birlikte çalışıyoruz. Kinoa gibi endemik bitkileri koruma tutkumuzu çiftçilerimizle de paylaşmak bizi çok mutlu ediyor. Dünyadaki en kaliteli kinoa üretimlerinden birinin arkasında işte bu ailelerin tutkusu yatıyor.
Tri Blend Select yüksek proteinli muz aromalı içecek tozu - şeker ve tatlandırıcı içerir.
(Vega-Galvez et al., 2010).
HİNDİSTAN CEVİZİ ŞEKERİ
Hindistan cevizi şekeri, yarı tropikal hindistan cevizi palmiye çiçeğinin suyundan yapılır. Çiftçiler çiçek suyunu toplar ve odun ateşi üstünde ısıtırlar. Geriye aromatik, karamel benzeri bir madde kalır. Dahası, hindistan cevizi şekeri, aroma paletini yükselten ve özel olarak ortaya çıkan uçucu bileşiklere sahiptir.
Seçtiğimiz Hindistan cevizi şekeri, Hindistan cevizi şekerinin ana vatanı olan Endonezya’daki bir çiftlikten geliyor. Birlikte geçirdiğimiz zaman boyunca üreticilerimizin ağaçlarına gelişmeleri ve sağlıklı kalmaları için ne kadar ilgi gösterdiklerini gördük. Dahası, yapay bir şey eklemek zorunda kalmadan nesiller boyunca aynı geleneksel yöntemleri kullanarak şekeri yerinde topluyorlar. Tam da
sevdiğimiz gibi.
İNÜLİN
Hindiba kökünden elde edilen inulin, besleyici maddeler içerdiğinden bildiğimiz birçok gıdaya eklenir. Aynı zamanda lif, A, B6, C, E ve K gibi esansiyel vitaminler ve de çinko, magnezyum, manganez,
kalsiyum, demir-folik asit ve potasyum gibi mineraller açısından oldukça zengin bir kaynaktır.
Seçtiğimiz hindiba köklerini, sürekli olarak yüksek kalitede üretim yapan Belçika ve Hollanda’daki çiftliklerden alıyoruz. Üretim döngüsünde etkin tarım yöntemleri uygulayarak minimum atıkla hindiba yetiştirebilen çiftçilerle çalışmaktan gurur duyuyoruz. Hep beraber güzel işler çıkarıyoruz.
PİRİNÇ
Çoğumuz pirincin ana vatanını biliyor: Binlerce yıl önce ilk kez evcilleştirildiği yer, Çin. Peki, pirinç proteini tozunun %80’den fazla protein içerdiğini biliyor muydunuz? İki esansiyel amino asit (sistein ve metiyonin) bakımından zengin olan pirinç, Tri Blend Select’te kinoa, keten tohumu ve bezelyeyle birleşerek, besleyici ve vegan bir protein kaynağı sunuyor.
Seçtiğimiz pirinçleri, yüksek sıcaklıkların ve bol yağışın pirinç tarımı için mükemmel bir ortam yarattığı Güneydoğu Çin’den alıyoruz. Üreticilerimizin de mümkün olan en yüksek kalitedeki ürünleri elde etmeye yönelik tutkumuzu paylaşmalarına önem veriyoruz.
YULAF
Mütevazı görünümlü yulaf düşündüğünüzden çok daha güçlü. Sadece bir yulaf tanesinde, kan kolesterolünü azaltan*, çözünür lif betaglukanlar da dâhil olmak üzere sayısız besleyici madde bulunuyor. * Yulaf beta-glukanı kan kolesterolünü azaltır/düşürür. Yüksek kolesterol koroner kalp rahatsızlıklarının gelişiminde bir risk faktörüdür. Faydalı etki günde 3 g yulaf beta-glukanları alındığında sağlanır.
Seçtiğimiz yulafların kaliteli, taze ve leziz olması için Avrupa’nın önde gelen yulaf çiftçilerini ve değirmencilerini araştırdık. Böylece, besin değerlerinden ödün vermeden Tri Blend Select’in yumuşak aromasını ve kremamsı lezzetini mükemmelleştirdik.
ASEROLA KİRAZI
Barbados kirazı olarak da bilinen aserola kirazı, portakaldan 37 kat daha fazla C vitamini içerir ve tam bir vitamin deposudur. Bu kiraz aynı zamanda doğal olarak düşük kalorili, demir ve antioksidanlar bakımından zengindir.
Seçtiğimiz Aserola kirazları, Brezilya’nın kuzeydoğusundaki yemyeşil meyve bahçelerinden geliyor. Bu kirazlar olarak yetiştirildikten sonra tek tek elle toplanıyor. Çiftçilerimiz çevreye karşı fazlasıyla duyarlılar. Doğal olarak dengeli bir ekosistem yaratarak ve yetiştirerek, meyvelerde en yüksek verimi sağlarken yerel bölgenin değerlerini de saygıyla koruyorlar.
STEVIA
Güney Amerika’ya özgü Stevia bitkisi yerli halkın içeceklerini tatlandırmak için 200 yıldır tükettiği bir bitki. Ayrıca steviada doğal olarak bulunan tatlandırıcı bileşenler şekerden 200 ila 300 kat daha yoğun ve kalorisi de düşük olduğundan Tri Blend Select için mükemmel bir seçim.
Seçtiğimiz stevia, süpermarket raflarında ve sağlık ürünlerinde yeni yeni yer alıyor olsa da eski zamanlardan beri dünyanın belirli bölgelerinde doğal tatlandırıcı olarak kullanılıyor. Ayçiçeği ailesinin tatlı yapraklı üyesi stevia’yı, yüz yıllardır yetiştirildiği Asya’daki güvenilir çiftçilerden alıyoruz.
Tri Blend Select; sosyal sorumluluğu, iyi beslenmeyi ve rakip tanımayan ürünleri, yani Herbalife Nutrition olarak tutkulu olduğumuz her şeyi temsil ediyor.
Multivitamin ve Mineraller Neden Bu Kadar Önemlidir?
Vitamin ve mineraller vücudumuzun her gün gerçekleştirdiği kimyasal reaksiyonların çoğu için gerekli olan mikro besinlerdir. Mikro besin olarak adlandırdığımız vitamin, mineral ve eser elementlere protein, karbonhidrat ve yağ gibi makro besinlere kıyasla çok daha az miktarda ihtiyaç duyuyoruz.
Temel mikro besinler vücut tarafından yeterli miktarda üretilmez. Bu nedenle mikro besinleri beslenme aracılığıyla almamız gerekir. Normal vücut fonksiyonlarını, büyümeyi ve vücudun korunmasını desteklemede ne kadar önemli olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda mikro besin ihtiyacımızı neden her gün karşılamayı hedeflememiz gerektiğini anlamamız oldukça kolaydır.
Mikro besinler insan sağlığına ve performansına etki edebilecek düzenleyici süreçlerde önemli bir rol oynar. Sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı ile aktif bir yaşam tarzının yanında günlük multivitamin takviyesi alımı, kişinin mikro besin ihtiyacının karşılanmasını garanti eder.
Mikro besinler insan vücudundaki birçok sürecin temel düzenleyicisidir. Bunların eksiklikleri belirli hastalıklara yol açabilir. Mikro besin alımı ihtiyaç duyulandan az olan kişilerde eksiklik ortaya çıkabilir. Semptomlar baş göstermeden önce "gizli açlık" ortaya çıkar. Diğer bir deyişle doğrudan eksiklik belirtileri ve semptomları belirgin olmasa da kısa veya uzun vadede sağlık sorunları oluşabilir. Bazı uzmanlar yetersiz mikro besin alımının kronik hastalıklara neden olabileceğini de düşünmektedir.
Bu nedenle vitaminleri ve mineralleri yeterli oranda almak iyi bir yaşam için hem şimdi hem de gelecekte son derece önemlidir.
İki temel vitamin grubu bulunur:
• Yağda çözünen A, D, E ve K vitaminleri.
• Suda çözünen B (tiamin, riboflavin, niyasin, pantotenik asit, biyotin, B6 vitamini, B12 vitamini ve folik asit) ve C vitaminleri.
Genel olarak bakıldığında yağda çözünen vitaminler vücutta uzun süreler saklanır ve bunların aşırı alımlarına karşı daha dikkatli olmak gerekir. Suda çözünen vitaminlerin fazlası idrar yoluyla atılır.
Vitamin ve mineral takviyeleri beslenmedeki eksiklikleri gidererek, vitamin veya mineral eksikliğinde yaşanabilecek olası hastalıkları, uzun vadeli kaygılar olmadan önleyebilir.
Gıda takviyeleri beslenme düzenini tamamlama amaçlıdır; ancak dengeli bir beslenme düzeninin yerine geçmez.
Neden Cinsiyete Özel Vitamin ve Mineral Takviyesi Almalıyız?
İdeal beslenme açısından bakıldığında cinsiyetler arasında birtakım farklılıklar bulunur. Birçok vitamin ve mineral için tavsiye edilen alım miktarı, erkek ve kadın için aynıdır. Fakat, bazı mikro besinler için kişinin fiziksel ve fizyolojik farklılıklarından doğan önemli ihtiyaç farkları bulunur.
• Erkekler İçin...
Erkek ve kadınların bağışıklık sistemi birçok açıdan farklılık gösterir. Erkeklerle kıyaslandığında genellikle kadınlar bağışıklık açısından daha ayrıcalıklıdır.
Daha büyük vücut büyüklüğüne sahip oldukları için erkekler, normal bağışıklık fonksiyonlarını devam ettirmeye yardımcı olan A vitaminine daha çok ihtiyaç duyar.
A VE C VİTAMİNİ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN NORMAL FONKSİYONUNA KATKIDA BULUNUR.
A vitamini yağda çözünen bir vitamindir. A vitamini hayvansal gıdalarda, özellikle de ciğerde bulunur. Ayrıca insan vücudu, bitkilerde bulunan karotenoidlerden de (en önemli karotenoid beta-karotendir) A vitamini üretebilir. Avrupalı erkeklerin %36'sı yeteri kadar A vitamini almıyor. Daha fazla A vitaminine ihtiyaç duymaları nedeniyle kadınlara kıyasla eksiklik, yaşama riskleride artıyor.
• Bulunduğu besinler: A vitamini içeren besinlerden bazıları ciğer, balık ciğeri yağı, süt ürünleri ve yumurta sarısıdır. Koyu yeşil yapraklı sebzeler ve koyu renkli sarı ve turuncu meyve ve sebzeler de karotenoid kaynağıdır.
• C vitamini hakkında:
Temel öneme sahip C vitamini, antioksidan özelliğine sahip olan ve suda çözünen bir vitamindir. Ülkelere göre farklılık gösterse de, Avrupalı erkeklerin %15-40'ı yeteri kadar C vitamini almıyor.
• Bulunduğu besinler: Meyve ve sebzeler zengin C vitamini kaynağıdır.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış A ve C Vitaminine İlişkin Beyanlar
A vitamini bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.
A vitamini, normal demir metabolizmasına katkıda bulunur.
A vitamini, normal mukozanın korunmasına katkıda bulunur.
A vitamini, normal cildin korunmasına katkıda bulunur.
A vitamini, normal görme yetisinin korunmasına katkıda bulunur.
A vitamininin hücre özelleşmesinde görevi vardır.
C vitamini, bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.
C vitamini, yoğun fiziksel egzersiz sırasında ve sonrasında bağışıklık sisteminin normal fonksiyonunun korunmasına katkıda bulunur.
C vitamini, kan damarlarının normal fonksiyonu için gerekli olan normal kolajen oluşumuna katkıda bulunur.
C vitamini, kıkırdağın normal fonksiyonu için gerekli olan normal kolajen oluşumuna katkıda bulunur.
C vitamini, diş etlerinin normal fonksiyonu için gerekli olan normal kolajen oluşumuna katkıda bulunur.
Riboflavin hakkında:
B2 vitamini olarak da bilinen riboflavin suda çözünen, sarı, floresan bir bileşiktir. Işığa maruz kaldığında çözünür
Bulunduğu besinler: Riboflavin açısından ciğer özellikle zengindir, diğer riboflavin kaynaklarından bazıları süt, yumurta akı ve yapraklı sebzelerdir.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış Riboflavin (B2 Vitaminine) İlişkin Beyanlar
Riboflavin, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, normal mukozanın korunmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, normal kırmızı kan hücrelerinin korunmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, normal cildin korunmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, normal görme yetisinin korunmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, demirin normal metabolizmasına katkıda bulunur.
Riboflavin, yorgunluk ve bitkinliğin azaltılmasına yardımcı olur.
Magnezyum hakkında:
Magnezyum vücuttaki 600'ü aşkın enzimatik reaksiyonda görev alır ve enerji metabolizması, elektrolit dengesi, kas fonksiyonları, sinir sistemi ve psikolojik fonksiyonlarda rol oynar. İnsan vücudunda magnezyumun %50-60'ı kemiklerde, %25-30'u kaslarda, kalan %20-25'i ise diğer dokularda bulunur
Bulunduğu besinler: Kabuklu yemişler, tam tahıllı ve tahıllı ürünler, balık ve deniz ürünleri, bazı sebzeler, baklagiller, orman meyveleri, muz ve kahve ya da kakao içerikli bazı içecekler.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış Magnezyuma İlişkin Beyanlar
Magnezyum, normal kas fonksiyonuna yardımcı olur.
Magnezyum, yorgunluk ve bitkinliğin azaltılmasına yardımcı olur.
Magnezyum, elektrolit dengesine katkıda bulunur.
Magnezyum, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
Magnezyum, normal protein sentezine katkıda bulunur.
Magnezyum, normal kemiklerin korunmasına katkıda bulunur.
Magnezyum, normal dişlerin korunmasına katkıda bulunur.
Magnezyumun hücre bölünmesinde görevi vardır.
• Kadınlar İçin...
Beslenmeyle ilgili olarak çeşitli Avrupa ülkelerinde yürütülen son araştırmalar kadınlarda kalsiyum eksikliğinin görülme riskinin erkeklere oranla (kadınlarda %3-62, erkeklerde %2-47) daha fazla olduğunu gösteriyor.
Demir de bu duruma net bir örnektir. Adet döneminde demir kaybı yaşadıkları için kadınlar erkeklere göre daha fazla demire ihtiyaç duyar.
Doğurganlık çağındaki kadınların ve hamilelerin yeterli miktarda folik asit, demir, kalsiyum ve iyot almaları önemlidir. Menopoz sonrası dönemde ise kadınlar (ve 65 yaşın üstündeki erkekler), kemik sağlığı açısından düşük dozda kalsiyum ve D vitamini kombinasyonundan fayda sağlayabilir.
B12 vitamini hakkında:
B12 vitamini bitkilerde bulunmaz, ancak belirli bakteriler, maya ve deniz yosunları tarafından sentezlenir.
Bulunduğu besinler: Başlıca B12 kaynakları et, balık, süt ürünleri, yumurta ve ciğer gibi hayvansal ürünlerdir.
Gıda takviyelerinin içerdiği B12, normal beslenme düzeninde alınan B12'ye kıyasla vücut tarafından daha verimli (ilki yaklaşık %60 oranındayken ikincisi %40 oranında*) bir şekilde absorbe (emilir) edilir.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış B12 Vitaminine İlişkin Beyanlar:
B12 VİTAMİNİ, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
B12 vitamini, normal kırmızı kan hücresi oluşumuna katkıda bulunur.
B12 vitamini, bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.
B12 vitamini, yorgunluk ve bitkinliğin azaltılmasına yardımcı olur.
B12 vitamininin hücre bölünmesinde görevi vardır.
K vitamini hakkında:
K vitamini, bir grup yağda çözünen bileşiği kapsar. Bunlardan K1 vitamini, normal beslenmede en sık karşılaşılan ve aynı zamanda insan vücudunda en çok bulunan formdur.
Bulunduğu besinler: Filokinon olarak da bilinen K1 vitamini yeşil yapraklı sebzeler başta olmak üzere bitkilerde ve deniz yosunlarında bulunur.
Kalsiyum hakkında:
Kalsiyum, kemiğin önemli bir yapısal bileşenidir. Vücutta bulunan kalsiyumun yaklaşık %99'u kemik ve dişlerdedir. Kalsiyum kemik ve diş kütlesini, yapısını ve gücünü korumaya yardımcı olur. Yapısal rolünün yanı sıra kalsiyum vücuttaki neredeyse her hücrede bulunur (insan vücudundaki toplam hücre sayısının yaklaşık 37,2 trilyon olduğu tahmin edilmektedir ve kas kasılması, enzim aktivasyonu ve sinirsel iletim gibi birçok işlemin gerçekleşmesine yardımcı olur.
Menopozun ardından kemik kaybındaki artış ve kalsiyumun absorbe edilmesindeki düşüş nedeniyle özellikle menopoz sonrası kadınlar daha yüksek risk grubundandır (yetişkinlerde kalsiyumun absorbe edilme oranı %25'tir. Absorbe etme verimliliği 40 yaşından sonra her yıl %0,21 oranında düşer, menopoz sırasındaysa bir kereliğine %2,2 oranında düşüş görülür. Yaşa bağlı kemik kaybı görüldüğü süre boyunca her iki cinsiyet de kemiklerinin %25'ini kaybedebilir. Süt ürünleri tüketemeyenler (laktoz intoleransı/hassasiyeti olan bireyler) ya da tüketmemeyi tercih edenler (vejetaryenler/veganlar) beslenme düzenlerinde yeterli kalsiyumu alamayabilirler.
Bulunduğu besinler: Süt ürünleri, koyu yeşil sebzeler, baklagiller, kabuklu yemişler ve balık zengin kalsiyum kaynaklarıdır.
K VİTAMİNİ VE KALSİYUM NORMAL KEMİKLERİN KORUNMASINA KATKIDA BULUNUR.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış K Vitaminine İlişkin Beyanlar
K vitamini, normal kemiklerin korunmasına katkıda bulunur.
K vitamini, normal kan pıhtılaşmasına katkıda bulunur.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış Kalsiyuma İlişkin Beyanlar
Kalsiyum, normal kemiklerin korunması için gereklidir.
Kalsiyum, normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.
Kalsiyum, normal kas fonksiyonuna yardımcı olur.
Kalsiyum, sindirim enzimlerinin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.
Kalsiyumun hücre bölünmesinde ve özelleşmesi sürecinde görevi vardır.
Kalsiyum, normal dişlerin korunması için gereklidir.
Çinko hakkında:
Çinkonun vücutta çok çeşitli yaşamsal görevleri bulunmaktadır. Çinko 300'ü aşkın enzimin tamamlayıcı bileşenlerinden biridir. Proteinlerin ve normal DNA sentezinin yapısal bütünlüğünde rol oynar, ayrıca bağışıklık sisteminin, saçın, cildin, tırnakların ve kemiklerin normal işleyişine de katkı sağlar.
Bulunduğu besinler: İstiridye, diğer tüm gıdalardan daha fazla çinko içerir. Yüksek miktarda çinko içeren diğer gıdalardan bazıları kırmızı et, baklagiller, yumurta, balık, tam buğday ve kuru üzümdür.
T.C Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış Çinkoya İlişkin Beyanlar
Çinko, normal saçın korunmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal tırnakların korunmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal cildin korunmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal karbonhidrat metabolizmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal makro besin öğeleri metabolizmasına katkıda bulunur.
Çinko, yağ asitlerinin normal metabolizmasına katkıda bulunur.
Çinko, A vitaminin normal metabolizmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal kemiklerin korunmasına katkıda bulunur.
Çinko, normal görme yetisinin korunmasına katkıda bulunur.
Çinko, bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.
Herbalife Formül 2 Vitamin ve Mineral Erkekler İçin
Herbalife çay ne işe yarar ? Herbalife çay nasıl kullanılır ?
İçindekiler : Maltodekstrin, fruktoz, siyah çay yaprağı ekstresi (Camellia sinensis %14,7), doğal limon aroması (%7), yeşil çay yaprağı ekstresi (Camellia sinensis, %6,9), kakule meyvesi ekstresi (Elettaria cardamomum, %0,4), ebegümeci yaprağı ekstresi (Malva slyvestris, %0,1), toz bamya çiçeği (Hibiscus sabdariffa, %0,1)
Domuz yağı ve domuzdan elde edilmiş hiçbir ürün içermez.
Kullanım Bilgisi : Yarım çay kaşığı (1,7gr) bitkisel konsantre çayı tercihinize göre, 350 ml sıcak veya soğuk suya karıştırarak içebilirsiniz.
İçeriğindeki bitki özlerinin doğal içerikleri gereği, sizi gün içerisinde daha aktif ve zinde hissettirir. Doğal antioksidan kaynağıdır ve vücuttaki toksik maddelerin atılmasına yardımcı olur. Ayrıca termojenik özelliğinden dolayı, metabolizma hızını arttırarak yağ yakımına yardımcı olur. Gün içerisinde tüketilecek 4-5 bardak çay aynı zamanda sizi sıvı tüketimine teşvik eder. Bol sıvı ve su tüketimi de kilo vermek için en önemli etkenlerden biridir.
Hamile veya emziren annelerin kullanmadan önce doktoruna danışmalarını tavsiye ederiz. Ayrıca çarpıntı, yüksek tansiyon gibi şikayetleri olan kişiler yine kullanmadan önce doktorlarına danışmalılardır.
Aşağıdaki bağlantıdan Herbalife Bitkisel Konsantre Çay fiyatlarını inceleyebilirsiniz.
BAŞARIYLA KİLO VERENLERİN 10 STRATEJİSİ
Kilo vermek ve kiloyu korumak, aynı madalyonun iki farklı yüzü gibidir. Kilo vermenize yardımcı olan alışkanlıklar, kilonuzu korumanıza da yardımcı olur.
1. Kendilerini Çok İyi Tanırlar:
Başarının anahtarlarından biri, stresliyken yemek veya açlıktan ziyade alışkanlık yüzünden tabağını bitirmek gibi size özel yüksek riskli durumları nasıl yöneteceğinizi bilmektir. Başarıyla kilo verenler, hangi durumların kendilerine zorluk çıkaracağını bilirler ve onlara karşı koymak için bir planları vardır.
2. Yoğun Egzersiz Yaparlar:
Ulusal Kilo Kontrolü Kayıtları’na göre kişiler, egzersiz yaparak haftada ortalama 2.000 kalori yakıyor. Bu ciddi rakama günde yaklaşık 60 ila 90 dakika, orta-yüksek yoğunlukta egzersiz yaparak ulaşıyorlar. En popüler egzersizleri ise günde ortalama 8-9 kilometrelik yürüyüşler.
3. Hedef Belirler ve Davranışlarını İzlerler:
Hedef belirlemek (kaç dakika yürüyeceğiniz, kaç kalori alacağınız veya kaç tane mekik çekeceğiniz gibi ölçülebilir hedefler) bu hedefleri gerçekleştirip gerçekleştirmediğinizi takip edebilmenize yardımcı olur. Başarıyla kilo verenler, ne kadar egzersiz yaptıklarını takip eder ve beslenme günlüğü tutarlar. Kendini izleme stratejileri büyük bir öneme sahiptir ve davranış değişikliklerine yönelik ihtiyaç duyulan geri bildirimi sağlar.
4. Düzenli Yemek Rutinleri Vardır:
Birçok kişi düzenli yemek yemediği için kilo sorunu yaşar. Başarıyla kilo verenler, düzenli aralıklarla yemek yemenin ve sadece aç olduklarında atıştırmanın başarı getireceğini söylüyor. Öğün atlamak genellikle ters teper. Düzenli yemek saatlerinin olması, uzun süre aç kalmamanıza ve bu da genellikle daha az atıştırmanıza veya daha küçük porsiyonlara yönelmenize neden olur.
5. Az Yağlı ve Besleyici Bir Beslenme Düzenleri Vardır:
Şaşırtıcı değil; yüksek kalitede bir beslenme düzeni (bol miktarda protein, meyve, sebze ve kepekli tahıl) tok tutar. Meyveler, sebzeler ve tam tahıllar doyurucudur ve kalorileri de nispeten düşüktür. Yeterli miktarda protein almak önemlidir çünkü protein son derece doyurucudur ve öğünler arasında acıkmanızı engeller.
6. Porsiyon Kontrolü Uygularlar:
Doymak yerine, açlık hissetmediğiniz noktaya gelmek için ne kadar yemeniz gerektiğini tespit ederek porsiyonlarınızı önemli ölçüde küçültebilirsiniz. Porsiyon kontrol stratejilerinden bazıları daha küçük tabaklar kullanmak, tencereyi masaya getirmek yerine tabağınızı mutfakta hazırlamak ve protein shake’leri gibi öğün yerine geçen ürünleri kullanmaktır.
7. Stres Yönetimi Uygularlar:
Stresliyken rahatlamak için yemek yemek sık yapılan bir şeydir. Fakat sonrasında kendimizi suçlu hissederek stres yapmamıza, bu stres nedeniyle de tekrar yediğimiz bir döngü içine girmemize neden olur. Başarıyla kilo verenler, stresi azaltmanın farklı yollarını bulurlar. Egzersiz yapar, arkadaşlarını arar veya bazı meditasyon ya da derin nefes tekniklerine başvururlar.
8. Tutumlarını Düzeltirler:
Başarıyla kilo veren birçok kişi beslenme düzeni ve kilo kaybı hakkındaki düşüncelerini değiştirmek zorunda kaldıklarını söylüyor. Bazıları şişman olmanın “genlerinde” olduğunu ya da geçmişte hiç başarılı olamadıkları için kilo veremeyeceklerini düşünüyormuş. Sonuç olarak bu durumla yüzleşerek, kilo verme ve kilo korumada başarılı olmanın bir dizi küçük adımdan ve kendilerini ömür boyu sağlıklı bir yaşam biçimine adamaktan geçtiğini kabul ettiler.
9. Bir Planları Vardır ve Planlarına Sadık Kalırlar:
Genel olarak nasıl yediğiniz ve ne sıklıkta egzersiz yaptığınızı belirleyen bir rutin oluşturduktan sonra bu rutine her gün uyun. Kilo vermiş ve kilo korumada başarılı olan insanlar tatillerde veya restoranlarda bunu uyguluyor, dışarıda daha az yemek yiyor ve evde yemek hazırlayarak yediklerini kontrol etmeyi tercih ediyorlar. Birçoğu dışarıda daha az yemek yiyor, çünkü evde yemek hazırlayarak yediklerini kontrol etmeyi tercih ediyor.
10. Çevrelerini Kontrol Etmeyi Öğrenmişlerdir:
Başarıyla kilo verenler, sorun yaratabilecek durumları nasıl kontrol edebileceklerini öğrenirler. Evdeki buzdolabında veya dolapta, restoranlarda, iş yerinde veya marketteki yiyecekler kontrol edilebilir ortamlardadır. Bu ortamlarda kontrol sahibi olmak için evde “güvenli” yiyecekler bulundurun. İstediğiniz sağlıklı yemekleri yiyebileceğiniz restoranları tercih edin, ofise uygun yemekler götürün ve markete gitmeden önce alışveriş listesi hazırlayın.
Susan Bowerman Herbalife Beslenme Danışmanı
Paleo, Keto ve diğer moda diyetler hakkında bilmeniz gerekenler
Araştırmalara göre, en popüler diyetler: Paleo, glütensiz ve ketojenik/yüksek yağ içeren diyetlerdir.
Fakat moda diyetlerin ömrü genelde kısa oluyor. Hızlı kilo vermeyi vaat etmekle birlikte, son derece kısıtlayıcı olmaları nedeniyle bu diyetlerin uzun vadede sağlıklı kilo kontrolü için tasarlanmadığını da belirtmek gerekir.
İsterseniz en popüler moda diyetlerden birkaçına göz atalım:
Genellikle “mağara adamı diyeti” olarak bilinen paleo diyeti, 10.000 yıl öncesine kadar bir mağara adamının nasıl beslendiğine ilişkin kanaatler dikkate alınarak hazırlanmıştır. Protein (et ve yumurta), sebze, kuruyemiş ve yağlı tohumlar açısından zengin bir diyettir. Tahıllar, baklagiller, patates ve süt ürünleri ise kısıtlı olarak tüketilir. Bunun sonucunda, bu diyetin karbonhidrat, lif ve kalsiyum açısından yetersiz olduğu söylenebilir. Ancak olumlu yönünden bakacak olursak, diyet kapsamında rafine şekerlerin ve ağır işlenmiş gıdaların sınırlandırılması önerilir. Her ne kadar Paleo özel olarak kilo vermek için tasarlanmış olmasa da genellikle kilo kaybıyla sonuçlanır.
Hızlı kilo kaybı, enerji ve kas yoğunluğunda artış; bu düşük karbonhidratlı diyetin vaatleri arasındadır. Et, balık, kümes hayvanı ve yağ tüketimini teşvik ederken meyve, sebze, süt ürünleri, tahıl, fasulye ve baklagil tüketiminin sınırlandırılmasını tavsiye eder. Ketojenik diyetle ilgili en önemli sorun, fazlasıyla dengesiz olmasıdır. Örneğin toplam kalori alımının %70’ine yakının kaynağı yağdır ve yalnızca 5’i karbonhidratlardan alınır. Yeterli karbonhidrat alınmadığında, vücut yakıt ihtiyacını karşılamak için yağ hücrelerinin bölünmesiyle elde edilen ketonları kullanmak durumunda kalır. Fakat ketonlar beyne yeterli oranda enerji vermediği gibi; diyet, kabızlığa ve ağız kokusuna neden olabilir. Diyetin sınırlı niteliği nedeniyle yeterli lif, kalsiyum, vitamin, mineral ve fitobesin alımı mümkün olmaz.
Çölyak Hastalığı Vakfı’na göre, glütenin ince bağırsakta hasara neden olduğu bir otoimmün hastalık olan çölyak hastalığı veya glüten hassasiyeti olan kişiler tarafından uygulanan bir diyettir. Ancak bu kriterlere uygun değilseniz, bu diyetten herhangi bir fayda görmeniz söz konusu değildir. Birçok gıdaya –glüten içerenler hariç– izin verildiği için kalori takibi yapmadığınız takdirde kilo vereceğinizin garantisi yoktur. Buğday, çavdar ve arpayla hazırlanan gıdalar ve bira, işlenmiş et ve çeşniler gibi diğer nişastasız gıdaların tüketimi sınırlanmaktadır. Ancak bu kadar glütensiz ürüne rağmen diyetiniz yine de yağ, şeker ve karbonhidratlar açısından zengin olabilir ve bu da kalori alımınıza dikkat etmenizi gerektirir.
Ayrıca protein gibi bazı temel besinlerin sadece etten alınmadığını belirtmek gerekir. Fasulye, nohut ve mercimek gibi bitkisel protein kaynakları diğer faydalarının yanı sıra ihtiyaç duyduğunuz proteini almanızı sağlayan son derece sağlıklı besinlerdir. Dengeli beslenmenin egzersiz ve genel sağlıklı yaşam alışkanlıkları kadar önemli olduğunu belirtmek gerekir. Bu dengeyi tutturmak için besin değeri yüksek gıdaları tercih etmeye özen göstermelisiniz. Bu bakımdan yağsız protein, sebze, meyve, tam tahıl, baklagiller gibi kalori miktarına göre bol miktarda besin öğesi içeren gıdalarla birlikte az miktarda sağlıklı yağ tüketmelisiniz.
Herbalife Nutrition Beslenme ve Eğitimden Sorumlu Kıdemli Direktör Susan Bowerman
Herbalife Shake Ne İşe Yarar ?
Formül 1 Shake , bezelye proteinlerinin, temel besinlerin ve liflerin birleşiminden oluşan lezzetli bir öğündür. Formül 1, aralarında B vitaminleri, C Vitamini, kalsiyum ve demir bulunan 22 vitamin ve mineral içerir.
250ml yarım yağlı süt ile karıştırıldığında, her bir milkshake 217 kaloridir.
Herbalife , kilo yönetiminde ( kilo verme - kilo alma ) dünyanın 1 numaralı beslenme ve wellness markasıdır. Özellikle kilo verirken, sağlıklı bir şekilde kilo vermemiz çok önemlidir. Az yiyerek veya dengesiz beslenerek kilo vermemiz pek sağlıklı değildir ve uzun vadede sağlığımızı bozduğu için pek işe yaramamaktadır. Herbalife Formül 1 Shake ile hem günlük aldığımız kalori miktarını azaltırken, aynı zamanda içerisindeki vitamin ve mineraller sayesinde sağlığımızı korumaktayız. Herbalife shake, kilo kontrolünde temel üründür. Bunun dışında herbalife ideal kahvaltısında kullandığımız Herbal Aloe Konsantre İçecek ve Herbalife Bitkisel Konsantre Çay mevcuttur. Ayrıca günlük lif alımını destekleyen Multi-Fiber Lifli ve Aromalı İçecek Tozu, ara öğünlerde kullanabileceğimiz Herbalife Protein Bar ve Herbalife Gurme Domates Çorbası günlük beslenmemizi destekleyebileceğimiz ürünlerdir.
SARKMIŞ CİLT GÖRÜNÜMÜNÜ AZALTMANIN 6 YOLU
Tam da kilo vermeye başlamışken cildinizde sarkmalar olduğunu fark etmek can sıkıcı olabilir. Her ne kadar egzersiz, cildinizin eski haline kavuşması için tek başına yeterli olmasa da görünümünü düzeltmek için bir şeyler yapabilirsiniz. Cilt muazzam bir organdır. Esneyip büzülerek değişen fiziğimize uyum sağlama kabiliyeti gerçekten inanılmazdır. Ancak egzersiz programını uygularken vücudun gergin ve çekici görünmek yerine giderek gevşek ve sarkık bir görünüm aldığını fark etmek bazen ciddi bir hayal kırıklığına ve motivasyon kaybına yol açabilir. Ne yazık ki uzun zaman esnek durumda kalan cildin özellikle ciddi oranda kilo kaybettikten sonra tekrar gergin haline dönmesi, bazı durumlarda söz konusu olmayabilir. Ancak genellikle bu sorunu farklı yöntemlerle çözmek mümkündür.
Sarkmış Ciltlere Gerginlik Kazandıracak İpuçları
Samantha Clayton Herbalife Global Sporcu Performansı ve Fitness Eğitimlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı
Lif Nedir ? Yeterince Lif Alıyormuyum ?
Ortalama bir insan, tavsiye edilen günlük lif alım miktarını (25-30 g) karşılayamayabilir. Bu miktarın altında kalmanız, lifin sağlık açısından sunduğu faydalardan yararlanamadığınız anlamına gelir. Lifler, normal bağırsak fonksiyonuna ve sindirim sürecinin hızlandırılmasına katkıda bulunur. Kahvaltınızda yeterli miktarda iyi lif aldığınız takdirde, tatlı yeme isteğiniz büyük olasılıkla azalacaktır. Lif ile proteini bir arada tüketirseniz, hissedeceğiniz tokluk sayesinde öğle yemeğine kadar hiçbir şey yemeden bile durabilirsiniz.
Lifler, çözünebilen ve çözünemeyen olarak ikiye ayrılırlar. Çözünebilir lifler suda çözünüp yoğunlaşarak tok kalmanıza yardımcı olur. Çözünebilir lifler alt sindirim kanalındaki suyu emip daha hacimli hale gelir ve sindirim sisteminizden atık geçişini hızlandırır. Ancak şişkinlik hissi rahatsızlık verebileceğinden, lif alımınızı kontrol altında tutmanız önemlidir. Ayrıca, diyetinize kısa süre içinde çok fazla lif eklediğiniz takdirde karın ağrısı ve gaz sorunu da yaşayabilirsiniz. Bu nedenle lif tüketiminizi vücudunuzun kendisini ayarlayabileceği biçimde yavaşça düzenleyebilirsiniz.
Herbalife Multi-Fiber Lifli ve Aromalı İçecek Tozu Elma 204 g
Beslenme Nedir ? Uzman Diyetisyen Berrin Yiğit Anlatıyor.
YAŞLANMAYA KARŞI PRATİK ÇÖZÜMLER
Cildinizi korumak için her gün güneş kremi kullanmayı ihmal etmeyin
Yaşlanmak, pek çok kadını kaygılandırır. Ancak önleyici bakımlarla yaşlanmanın etkilerini yavaşlatabiliriz. Cildinize hak ettiği özeni göstermek için cildinizde kırışıklıklar veya güneş lekeleri oluşmasını beklemeyin. Ne kadar erken başlarsanız, faydasını da o kadar erken görürsünüz. Hemen bugün başlayabileceğiniz yaşlanma karşı birkaç basit çözüm önerisini aşağıda bulabilirsiniz.
Solaryumdan uzak durun ve güneşte fazla kalmamaya özen gösterin
Güzelim cildinizi UVA ve UVB ışınlarına maruz bıraktığınızda cildinizde hasara davetiye çıkarırsınız. Cildin genç, dolgun ve sağlıklı görünmesi açısından son derece önemli olan elastin ve kolajen dengesi bozulur. Güneşe ne kadar çok maruz kalırsanız, zaman içerisinde o kadar fazla zarar görürsünüz. Bu zararlar bir anda ortaya çıkmasa da cildiniz zamanla olduğundan daha yaşlı görünmeye başlar.
Her gün güneş kremi sürün
Gün içinde dışarıda gezerken yaz tatiline kıyasla çok daha fazla güneşe maruz kalırsınız. Güneş olsun ya da olmasın, UVA ışınları her zaman mevcuttur. Güneş kreminin yalnızca hava güneşliyken ya da tatilde sürülmesi gerektiğini düşünüyor olabilirsiniz fakat aslında her gün kullanılması gerekir. SPF 15 (veya üzeri) geniş spektrumlu güneş koruması sağlayan bir nemlendirici seçin. Cildinize maksimum düzeyde fayda sağlaması için dışarı çıkmadan 30 dakika önce güneş korumalı bir krem sürün.
Herbalife SKIN Koruyucu Etkili Nemlendirici SPF 30 : Yalnızca 7 günde çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur. Geniş spektrumlu UVA koruması sağlar.
Sigara içmeyin
Sigara, cildin ihtiyaç duyduğu temel besin maddelerinin ve vitaminlerin önemli bir kısmının yok olmasına neden olur. Örneğin C vitamini, cildin korunması ve onarımı için son derece önemlidir. Dudak kenarlarında görülen ince çizgiler ve kül rengine bürünen cilt görünümü de sigaranın uzun vadeli etkileri arasındadır. Bunu ister misiniz? Sigaranın verdiği zararı ortadan kaldırabilecek bir krem, güneş kremi ya da sihirli değnek yok. O yüzden en iyi çözüm, sigara içmemek.
Antioksidan içeren ürünler kullanın
Antioksidanlar, cildin erken yaşlanmasına neden olan serbest radikallerle mücadele etmeye yardımcı olur. Ayrıca cildinizin sağlıklı ve ışıltılı bir görünüm kazanmasını sağlar. A, C ve E vitaminleri faydalı antioksidanlar arasındadır. Cilt bakımınızın arzu ettiğiniz sonucu vermesini istiyorsanız, antioksidan içerikli bir nemlendirici kullanın. Bu tür ürünler, erken yaşlanmanın izlerini azaltmaya ve cildinizin sağlıklı bir görünüm kazanmasına yardımcı olur. Yaşlanmaya karşı önleyici bakımı günlük rutininizin bir parçası haline getirmelisiniz. Yaşlanmayı durduramazsınız ama kesinlikle yavaşlatabilirsiniz!
KOLESTEROL VE KALP SAĞLIĞI HAKKINDA “DOĞRU” BİLMEMİZ GEREKENLER
Kolesterol, vücudumuzda yeni hücreler yapılandırılması, sinir hücrelerinin koruyucu kılıflarının oluşturulması ve çeşitli hormonların üretilmesi gibi önemli görevleri olan bir maddedir. Normalde vücudun ihtiyacı olan kolesterol, karaciğer tarafından yapılır; ancak et, süt ve yumurta gibi hayvansal gıdalar yoluyla da vücudumuza kolesterol girer. Bu durumda ihtiyacımız olandan daha fazla kolesterol alınması kalp ve damar sistemimizin hastalanması için zemin hazırlar.
Kanda kolesterol çok yükseldiği zaman, atardamarlarda “ateroskleroz” denilen damar sertliğine yol açmaya başlar. Biriken kolesterol plakları giderek damarın içini daraltır ve kan akışını engeller. Eğer kalbi besleyen damarlar tıkanmaya başlarsa oksijen yetmez ve göğüs ağrısı ile birlikte kalp krizi riski ortaya çıkabilir.
Kötü Kolesterol, İyi Kolesterol
Kolesterol çeşitlerinden LDL (düşük yoğunluklu lipoprotein), damar tıkanıklığına sebep olan esas kolesterol tipi olduğundan, halk arasında “kötü” kolesterol olarak adlandırılır. Diğer bir çeşit kolesterol olan HDL ise kandan kötü kolesterolü uzaklaştırdığı için “iyi” kolesterol olarak anılır. Kanda kötü kolesterol seviyeniz ne kadar düşük ve iyi kolesterol seviyeniz de ne kadar yüksek ise kalp sağlığınız da o kadar güvendedir diyebiliriz. Trigliserit denilen üçüncü bir tip kolesterol daha vardır ve bu da damar hastalıklarına yol açabilen bir maddedir.
Beslenme düzenimizde doymuş ve trans yağlar arttıkça, kandaki kötü kolesterol miktarı da artar. Enerji ihtiyacımızdan daha fazla karbonhidrat tükettiğimiz zaman, bu karbonhidratın fazlası da vücudumuzda yağa dönüşerek kan kolesterolünün yükselmesine neden olur. İşin kötü yanı; kolesterol yüksekliğinin bir belirtisi, fark edebileceğimiz bir bulgusu pek yoktur. İnsanlar ancak göz kapaklarında yağ izleri ya da cilt altında belirgin hale gelen yağ birikintileri oluşmaya başlayınca bu konuda huzursuzlanırlar. Oysaki kolesterol yüksekliğinin sebep olacağı kalp krizi ya da inme/felç gibi damar tıkanıklığı hastalıkları ortaya çıkmadan önce, beslenmemizdeki hataların, fazla kiloların, büyüyen göbeklerin ve basenlerin farkına varmamız gerekir.
Nasıl Korunabiliriz?
Yaş aldıkça metabolizmamız yavaşlar ve her zaman yediğimiz kadar yesek bile eritemez ve yağ dokusu olarak vücudumuzda depolarız. Hele ailesel yatkınlık durumunda, sağlıklı beslenmek bile bazen kötü kolesterolü düşürmeye yetmeyebilir. Bu durumda düzenli ve yeterli egzersiz ile yağların yakılması ve kandaki kötü kolesterolün düşmesini sağlamak kurtarıcı olabilir. Pek çok insan, sigara içmenin iyi kolesterolü düşürerek kalp hastalığı riskini artırdığını bilmez! Sigaradan uzak kalmak ve düzenli egzersiz yapmak HDL (iyi) kolesterolü yükseltebilir.
Herbalife Heartwell : Heartwell ana bileşen olarak OatWell™ yulaf beta-glukanı içeren besleyici bir içecek tozudur. Yulaf beta-glukanı kan kolesterolünü düşürür. Beta-glukanlar normal kan kolesterol seviyesinin korunmasına katkıda bulunurlar.
Riskimizi Nasıl Öngörebilir, Başka Ne Yapabiliriz?
Kan kolesterol düzeylerinizi ölçtürerek riskinizi doktorunuzla değerlendirebilirsiniz. Ama mevcut sağlık durumunuzu korumak ve daha iyi hale getirmek için kanıtlanmış bazı yöntemlerden de yararlanabilirsiniz. Örneğin diyetinizde lifli gıdalara daha fazla yer verebilir, bitkisel kaynaklı sterollerden ve yulaflı, lifli besin desteklerinden yararlanabilirsiniz. Bunların da diyet ve kilo vermek kadar kanda kolesterolü düşürücü etkileri olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Yaşam tarzı ve sağlıklı beslenme değişikliklerine rağmen kanda kötü kolesterol düzeyleri hala yüksek kalan riskli hastaların, doktorları önerdiği takdirde kendileri için uygun olan kolesterol düşürücü ilaçları mutlaka kullanmaları gerektiğini hatırlatalım.
Dr. İsmet Tamer
Herbalife Beslenme Danışma Kurulu Üyesi
SPORCULAR İÇİN İYİ PERFORMANSIN ANAHTARI: ÖĞÜN SAATLERİ
Sporcuların yarışta öne çıkmalarına yardımcı olacak ideal beslenme tarzına yönelik arayışları hiç durmadan devam eder. Bu bakımdan, birçok sporcu kendisine uygun bir beslenme planı oluşturana kadar deneme – yanılma yöntemiyle farklı seçeneklere şans verir. Ancak aktivitelerine uygun öğünleri ve atıştırmalıkları belirlemeye çalışan sporcuların dikkate alması gereken bazı temel hususlar bulunmaktadır.
Herbalife H24 Rebuild Endurance İzotonik Sporcu İçeceği Tozu
Aerobik egzersiz sonrasında karbonhidrat, sıvı ve elektrolitlerin hızlı bir şekilde yerine konmasını sağlamak amacıyla formüle edilmiş, karbonhidrat ve elektrolit içeren içecek tozudur.
Lif ve yağ oranı yüksek besinlerin sindirimi uzun sürer. Bu yüzden bu tür besinleri aktivite sonrasına saklamak daha uygun olacaktır.
Hafif ya da sıvı besinler, katı besinlere göre daha hızlı sindirilir. Müsabakadan önce bir saat ya da daha az zamanı olan sporcular, smoothie veya yoğurt tercih edebilirler.
Müsabakadan önce bir ya da iki saatlik bir süre varsa, hafif bir katı gıda, örneğin biraz peynir ve ekmek veya bir kase düşük lifli tahıl gevreği uygun olacaktır. Üç saat veya daha fazla zaman varsa, normal bir öğün tercih edilebilir.
Bir saatten uzun süren kesintisiz aktivitelerde sporcuların yeniden karbonhidrat almaları gerekir. Özel sporcu içecekleri bunun için idealdir çünkü bu içecekler kaslara yakıt sağlamak için doğru miktarda karbonhidratı, sıvı ve tuzlarla birlikte sunar. Ayrıca az miktarda protein içeren bu içecekler, kasların yenilenmesine yardımcı olur.
Egzersiz sonrasında vücut karaciğerde ve kaslarda bulunan depoları yenilemek için bol miktarda karbonhidrat almaya hazırdır. Sporcuların müsabakadan 30 dakika kadar sonra bu tür besinler tüketmeleri son derece uygundur. Meyve, sebze, tam tahıllar, fasulye ve süt ürünleri bu amaca hizmet eder. Artık sindirim süresini düşünmek gerekmediği için daha yüksek lif içeren karbonhidratlara yer verilebilir.
Peyniraltı suyu ve kazein (süt ürünlerinden elde edilen proteinler) egzersiz sonrasında kasların iyileşmesini destekler. Tam tahıllı ekmekle yapılan bir sandviç ve bir bardak süt, meyveli yoğurt veya süt ve meyvelerle zenginleştirilen bir shake karışımı, egzersiz sonrası için ideal seçenekler arasındadır.
Susan Bowerman Global Beslenme Eğitimlerinden Sorumlu Kıdemli Direktör
KAS YAPMAK İÇİN PROTEİNDEN FAZLASI GEREKİR
İnsanlara kas yapmak için ne gerektiğini sorarsanız muhtemelen tek ihtiyacınızın protein, protein ve daha fazla protein olduğunu söylerler. Protein tabii ki önemlidir. Neticede, kaslar proteinden oluşur ve kas kütlesi oluşturmak için gereken yapı bloklarının oluşması için vücudunuzun yeterli miktarda protein alması gerekir. Fakat tek başına protein bir işe yaramaz. Beslenme programının diğer unsurlarına da özen göstermek gerekir.
Kas yapmak için çalışan erkeklerin büyük bir kısmı aynı zamanda vücutlarındaki yağ oranını azaltmak ister. Fakat bazen bu iki hedefe ulaşmak için kullandıkları yöntemler birbiriyle çelişir. Güç antrenmanlarıyla birlikte yağsız kas kütlesine dönüşeceğini bildikleri için bolca protein alırlar. Fakat aynı zamanda “zayıflamak” için aldıkları toplam kalori miktarını gereğinden fazla azaltabilirler.
Bu durum sorun yaratabilir. Kalori alımını haddinden fazla azalttığınızda, vücudunuz kas gelişimini desteklemek için tükettiğiniz proteinin bir kısmını yakarak kaloriye dönüştürebilir. Bu nedenle, kas kütlesini geliştirmek ve aktivitelerinizi desteklemek için yeterli miktarda kalori almanız ve tüm besinlerden dengeli bir biçimde tüketmeniz gerekir.
Karbonhidratlar: Vücut geliştirenler genellikle karbonhidratı düşman gibi görürler ancak bu hata olabilir. Yüksek ölçüde rafine karbonhidratın ve tatlıların vücuda iyi gelmediği doğrudur. Fakat tam tahıllar, baklagiller, meyve ve sebzelerde bulunan karbonhidratlar aktivite için gereken yakıtı sağlayarak kasları çalıştırır. Egzersize yakıt sağlamak için yeterli miktarda karbonhidrat almazsanız proteinin bir kısmı yakıt olarak kullanılabilir. Bu nedenle, “mumu her iki ucundan yakmamak” için beslenme programınıza yeterli miktarda kaliteli protein eklemeyi ihmal etmeyin.
Yağ: Bazı sporcular yağın önemini hafife alabilir. Tıpkı karbonhidratlar gibi yağlar da hak etmedikleri halde kötü bir şöhret edinmişlerdir. Halbuki doğru yağların az miktarda alınması son derece önemlidir. Yağlarının yapıtaşları olarak bilinen bazı yağ asitleri mutlaka alınmalıdır çünkü vücut, bu yağ asitleri olmadan sağlığını koruyamaz. Yağ asitleri, kas kütleleri de dahil olmak üzere hücre çeperlerinin yaşamsal birer parçasıdır. Vücut orta yoğunlukta uzun süreli egzersizler için yağ yakmaya ihtiyaç duyar. Bu tür egzersizler, güç antrenmanlarıyla desteklendiğinde kas kütlesi oluşturmaya ve vücut yağını yakmaya yardımcı olur. Kuruyemiş, yağlı tohum, balık, zeytinyağı ve avokado gibi “iyi” kaynakları tercih etmeye özen gösterin.
Protein: Doğru miktarda protein tüketmek kadar protein alımının zamanlaması da kas gelişimi açısından önemlidir. Kas protein sentezi (MPS) süreci, güç antrenmanlarıyla harekete geçirilir. Fakat aynı durum protein tükettiğinizde de gerçekleşir. Bu nedenle güç antrenmanı yapan sporcular protein alımını gün içerisinde öğünlere ve ara öğünlere eşit şekilde dağıtmaya gayret etmelidir. Bu koşullarda, sabah az miktarda, öğlen biraz fazla ve akşam bol miktarda protein tüketilen bir beslenme programıyla vücudunuzun daha fazla MPS yapmasını sağlarsınız. Ayrıca yatmadan önce 25 gram protein içeren bir atıştırmalık tüketmek gece boyunca MPS’nin devam etmesini mümkün kılacaktır.
Hem bitkisel hem de hayvansal kaynaklar, MPS için gerekli yapıtaşlarını sağlar. “Hızlı sindirilen” proteinler yüksek miktarda amino asit lösini içerir ve farklı bitkisel ve hayvansal proteinlerde bulunur. Tamamı MPS’yi harekete geçiren kümes hayvanı, balık, kuruyemiş, yağlı tohum ve baklagiller bu gruba dahildir. . Ayrıca yumurta ve süt proteini gibi yavaş sindirilen proteinler, MPS sürecinin uzatılmasına yardımcı olur.
Bu noktada, “hızlı” proteinlerin “yavaş” proteinlerden daha iyi olduğunu ya da tam tersini gösteren bir bulgu mevcut değildir. Protein ihtiyacını hem bitkisel hem de hayvansal kaynaklardan karşılayabilirsiniz. Doğru planlama yapıldığında ve toplam alıma dikkat edildiğinde, vejetaryenler veya veganlar da kas gelişimini desteklemek için yeterli miktarda protein alabilirler.
Herbalife Nutrition, Beslenme Ve Eğitimden Sorumlu Kıdemli Direktör Susan Bowerman
SAĞLIKLI BESLENMENİN OLMAZSA OLMAZI: LİFLİ BESİNLER
Lif, diğer adıyla posa, bitkisel kaynaklı besinlerde bulunan, sindirim sisteminde sindirime uğramayan ve bağırsaklar tarafından emilmeyen bir çeşit karbonhidrattır. Vücudumuz tarafından proteinler, yağlar ve diğer karbonhidrat tiplerinde olduğu gibi parçalanamazlar ve bu nedenle sindirim sistemi içerisinde görevlerini tamamladıklarında emilmeden atılırlar.
Lifler, genel olarak ikiye ayrılır: suda çözünebilir formda olan lifler ve suda çözünmeyen lifler. Suda çözünebilir özellikte olan lifler, yutulduktan sonra mide ve sindirim sistemi sıvıları ile temas edince jel kıvamına dönüşürler. Bu jel formdaki lifler, bulundukları ortamda bazı maddeleri absorbe etme (içine çekip hapsetme) yeteneği gösterirler. Bu sayede bağırsaklarda bulundukları sırada yağ ve diğer karbonhidratların emilimini bozarak fazla yağ ve şekerin atılmasına yardımcı olabilirler.
Suda çözünmeyen lifler, bağırsağa girdiklerinde dışkıyı meydana getiren diğer maddelerle beraber kitle oluştururlar ve bu kitlenin bağırsak duvarlarına yaptığı baskı ile bağırsakların hareketlerini uyarır, dışkılamayı kolaylaştırırlar. Bu özellik, kronik kabızlık sorunu yaşayanlarda çözüme yardımcı olabilir.
Herbalife Multi-Fiber Lifli ve Aromalı İçecek Tozu Elma 204 g
Aslında bitkisel kaynaklı besinlerin çoğunda bu liflerin her iki tipi de farklı oranlarda bulunur. Bu nedenle sağlıklı beslenebilmek adına farklı bitkisel besinlerden her gün düzenli tüketmek gereklidir. Hangi sağlıklı kaynaklardan ne kadar tüketmek gerektiği her zaman tartışma konusu olmuştur ancak yaklaşık bir fikir vermek gerekirse, günlük kalori alımı 2.000 kcal civarında olan yetişkin bir birey, günlük 25 gr lif almalıdır diyebiliriz.
Neredeyse tüm sebze ve meyvelerde lif yani posa bulunsa da en zengin lif kaynağı olan besinler arasında; kuru baklagillerden kuru fasulye, börülce, bezelye, mercimek, nohut ve barbunya; meyvelerden elma, armut, şeftali, ayva, incir, çilek, kuru kayısı ve kuru incir; sofralarımızda her gün kolayca bulundurduğumuz marul, kereviz, karnabahar, brokoli, ıspanak, havuç ve patates yer alır.
Alışkın olmayan bireyler posalı gıdaları birden tüketmeye başladıklarında gaz, sindirim güçlüğü ve karın ağrısı gibi şikayetlerle karşılaşabilirler. Bu nedenle lifli gıdaları beslenme düzenine dahil ederken günlük alım miktarını yavaş yavaş artırmak ve mutlaka bol su tüketmeye özen göstermek gereklidir. Sağlık durumu açısından sakınca yoksa, yaklaşık 70 kg ağırlığında yetişkin bireyin günlük en az 8 ila 10 bardak su içmesi uygun olacaktır.
Gün içerisinde 25 gr lifi tek öğünde değil, güne yayarak almak en uygunudur. Bu nedenle bazı besinlerin lif içeriklerini bilmek yararlı olur. Bir büyük boy elmada yaklaşık 4 gr, bir muzda 3 gr, bir kase havuçta 5 gr, bir haşlanmış patateste 4 gr, bir porsiyon ıspanakta 3 gr, bir kase brokolide ise 4,5 gr kadar lif bulunur. İki dilim tam buğday ekmeği ya da bir ufak kase haşlanmış pirinçte 4 gr kadar lif vardır. Düzenli bir beslenme uygularken bazen atıştırma ihtiyacı doğar ve bu düzen bozulabilir. Böyle durumlarda da lif zengini sağlıklı atıştırmalıklar tercih edilebilir. Örneğin 7-8 adet badem, 4-5 adet ceviz, şeker sorunu yoksa 2-3 adet kuru kayısı ya da erik kurusu dışında bir avuç kadar yağsız ve tuzsuz patlamış mısır da sağlıklı ve lif açısından zengin atıştırmalıklardır.
Günlük beslenme düzeninde lifli gıdalara yeterince yer vermenin; bağırsak hareketlerini düzenlediğini, sindirim sisteminin genel sağlığına katkıda bulunduğunu unutmamalıyız. Özellikle bazı bakliyatlarda bulunan suda çözünür lifler kolesterol ve şeker seviyelerini düşürmeye yardımcı etkiye sahiptir. Sonuçta liften zengin sağlıklı beslenmenin tokluk hissini destekleyerek kilo kontrolüne yardımcı olduğunu da hatırlamakta fayda var.
Dr. İsmet Tamer
Herbalife Beslenme Danı?ma Kurulu Üyesi
Herbalife Shake Nedir ? Shake 'ler Hakkında Bilmemiz Gerekenler
Araştırmalar, dünya genelinde kilo vermek veya beslenme alışkanlıklarını iyileştirmek isteyen birçok insanın öğün yerine geçen besleyici shake karışımlarını tercih ettiğini gösteriyor. Fakat uygun bir beslenme yöntemi olarak giderek daha fazla kabul görmesine ve popüler hale gelmesine rağmen, yine de bu fonksiyonel gıdanın güvenliği ve etkinliği hakkında bazı kuşkular, efsaneler ve yanlış anlamalar bulunuyor.
İşte öğün yerine geçen shake’ler hakkında en sık sorulan altı sorunun cevapları:
Öğün yerine geçen Shake’ler, bir ya da daha fazla öğün yerine geçen bir içecektir ancak beslenme programının tamamının yerine tercih edilmesi önerilmez. Bu shake’ler, porsiyon boyutlarının küçültülmesini ve dolayısıyla da kalori alımının azaltılmasını sağlarken aynı zamanda dengeli beslenmeye yardımcı olur ve tokluk hissini artırırlar.
Evet. Öğün yerine geçen Shake’ler normal bir öğünden alacağınız tüm besinleri daha az kaloriyle almanızı sağlamak için bilimsel yöntemlerle geliştirilmiştir.
Örneğin, normal bir kahvaltıda yaklaşık 550 kalori alınırken, (ürün etiketine uygun olarak hazırlanan) bir öğün yerine geçen Shake ortalama 200 kaloridir (250 ml yarım yağlı sütle hazırlanan Herbalife Formül 1 Öğün Yerine Geçen Shake’ler yaklaşık 216 kaloridir.). Böylece tüm mikro besinleri (vitamin ve mineraller) ve makro besinleri (protein, karbonhidrat, sağlıklı yağlar) vücudunuza sağlarken, her öğünde yaklaşık 330 kalori daha az almış olursunuz. Ayrıca farklı aromalar arasından tercih yapabilir ve çeşitli meyveler, baharatlar ve diğer sağlıklı içerik maddelerini kullanarak yaratıcı tarifler deneyebilirsiniz.
Öğün yerine geçen Shake’ler aynı zamanda son derece pratiktir. 21’inci yüzyılın baş döndüren temposu için pratik bir beslenme çözümü sunarlar. Öğün yerine geçen Shake’inizi ofiste, okulda ya da toplu taşımada tüketebilirsiniz.
Fakat öğün yerine geçen Shake’lerin işe yaraması için, dengeli beslenmek ve kalori alımını sınırlandırmak gerekir. Öğün yerine geçen Shake’in sağlayacağı fayda meyve ve sebze alımına, öğünün uygunluğuna, sıvı tüketimine, stres kontrolüne, uyku kalitesine ve egzersiz alışkanlıklarına bağlıdır.
Hayır, öğün yerine geçen Shake’ler ürün etiketine uygun olarak tüketildiğinde güvenlidirler.
Öğün yerine geçen Shake’ler, makro ve mikro besinlerin dengeli bir kombinasyonundan oluşurlar. Sağlıklı yetişkinler, bu tür ürünleri rahatlıkla beslenme planlarına dahil edebilirler ancak çocukların, hamile veya emziren kadınların ya da sağlık sorunu yaşayan kişilerin beslenme programlarında herhangi bir değişiklik yapmadan önce bir sağlık uzmanına başvurmaları gerekir.
Öğün yerine geçen Shake’ler sağlıklı ve dengeli bir öğün için vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini içerir. Sağlıklı beslenme alternatiflerine erişimi kısıtlı olan ya da ara sıra öğün atlayan kişilerin faydalanabileceği pratik ürünlerdir. Bu bakımdan shake’ler, dengeli bir beslenme planının önemli bir parçası olabilir.
Eğer odağınızda fitness varsa, ihtiyaç duyduğunuz tüm besin maddelerini proteince zenginleştirilmiş lezzetli bir shake’ten karşılarken normal bir yemeğe kıyasla çok daha az kalori alabilirsiniz.
Öğün yerine geçen Shake’ler, kalorisi yüksek ancak besin değeri düşük olan öğünlerin yerine geçen etkili bir alternatiftir.
Ancak halihazırda sağlıklı, dengeli ve düşük kalorili besleniyorsanız bu yaşam tarzını sürdürdüğünüz takdirde yalnızca beslenme ile ilgili nedenler ile öğün yerine geçen Shake’ler tüketmenize gerek olmayacaktır. Fakat evden uzakta olduğunuzda ya da bir değişiklik istediğinizde, lezzetli ve pratik bir alternatif olarak shake’leri tercih edebilirsiniz.
Evet. Öğün yerine geçen Shake’ler, vücudun ihtiyacı olan besini kalori kontrollü bir şekilde sağlamak isteyen bireyler ve pratik öğün alternatifleri arayanlar için mükemmel bir seçenek sunar.
En önemli avantajı pratiklik olan öğün yerine geçen Shake’ler, tempolu bir yaşam sürdürenler için lezzetli bir opsiyon sunar. Modern hayatta insanlar genellikle planlı ya da sağlıklı beslenmek için zaman veya fırsat bulamazlar. Eğer sabah erkenden işe gidecekseniz veya gece yemek yapamayacak kadar yorgunsanız kolay, besleyici ve çabuk hazırlanan bir shake sizin için son derece uygun bir çözüm olabilir.
Hayır. Eğer takip ettiğiniz bir beslenme planınız varsa bu plana dahil edebileceğiniz, son derece etkili bir kilo kontrolü aracı olarak da kullanılabilir. Öğün yerine geçen Shake tüketme sıklığınız, sizi farklı hedeflere götürür.
Özetlemek gerekirse, öğün yerine geçen Shake’ler son derece pratik ve besleyici ürünlerdir. Ayrıca modern yaşamın temposuyla boğuşurken vücudun ihtiyacı olan besinleri almak isteyen bireyler için son derece pratik bir beslenme alternatifidir.
Nataniel Viuniski, M.D., Herbalife Nutrition Danışma Kurulu Üyesi
D vitamini eksikliği belirtileri ve nedenleri nelerdir?
Aşağıdaki belirti, bulgu ve şikayetler, D vitamini eksikliği belirtisi olabilir:
Sık hastalanmak veya sık enfeksiyon geçirmek
D vitamininin en önemli görevlerinden biri, bağışıklık sistemini güçlü tutmak ve düzenlemektir. Enfeksiyon hastalıklarına neden olan virüs ve bakterilerle vücudumuzun mücadelesini destekler. D vitamini doğrudan enfeksiyonla savaşmaktan sorumlu olan hücrelerle etkileşir. Eğer sık enfeksiyon geçiriyorsanız D vitamininiz düşük olabilir.
Yorgunluk ve halsizlik
D vitamini eksikliğinde yorgunluk görülür. Ancak yorgunluk başka nedenlerden dolayı da görülebilir. Aşırı yorgunluk ve halsizlik D vitamini eksikliğinin bir belirtisi olabilir ve bu şikayetle doktora başvurduğunuzda, yorgunluk ve halsizliği açıklayacak başka neden yoksa, D vitamini kan düzeyinize bakmak durumu aydınlatabilir.
Kemik ve sırt ağrısı
D vitamini, kemik sağlığının korunmasına yardımcı olur. Vücudunuzun kalsiyum emilimini artırır. Yetersizliğinde de kemik ağrısı ve bel ağrısı gibi şikayetlere neden olabilir.
Depresyon
Depresif bir duygudurum, D vitamini eksikliğinin bir belirtisi olabilir. Araştırmacılar kontrollü çalışmalarda D vitamini dozlarının genellikle çok düşük olduğunda depresyonu tetiklediğini bulmuşlardır. Bazı kontrollü çalışmalar, yetersiz D vitamini verilmesinin, soğuk aylarda görülen mevsimsel depresyon dahil olmak üzere depresyonun iyileştirilmesine yardımcı olduğunu göstermiştir. Depresyon, düşük D vitamini düzeyleri ile ilişkilidir ve bazı çalışmalar, D vitamini takviyesinin, depresif duyguduruma fayda sağladığını göstermiştir.
Yaraların zor İyileşmesi
D vitamini yaraların iyileşmesinde katkı sağlar. Ameliyat sonrası veya diğer yaralanmalarda iyileşme gecikiyor ise bu D vitamini eksikliğinden olabilir. Bir çalışmada, ayak ülseri olan D vitamini eksikliği olan hastaların vitaminle tedavi edildiğinde ülser boyutunun ortalama % 28 azaldığı bulunmuştur. Yetersiz D vitamini seviyeleri cerrahi, yaralanma veya enfeksiyon sonrası zayıf yara iyileşmesine yol açabilir.
Kemik zayıflaması, erimesi
D vitamini kalsiyum emilimi ve kemik metabolizmasında önemli bir rol oynar.
Osteoporoz (kemik kaybı, erimesi) tanısı konan birçok kişide D vitamini de eksik olabilir. Düşük kemik mineral yoğunluğu, kemiklerinizin kalsiyum ve diğer mineralleri kaybettiğinin bir göstergesidir. Bu, yaşlı yetişkinleri, özellikle kadınların kırık riskini artırır. Araştırmacılar, menopoz veya sonrasında 1.100'den fazla orta yaşlı kadın üzerinde yapılan geniş gözlemsel bir çalışmada, düşük D vitamini düzeyleri ile düşük kemik mineral yoğunluğu arasında güçlü bir bağlantı bulmuşlardır.
Bununla birlikte D vitamini ve kalsiyum "takviyelerinin", kişileri kemik kırıklarından korumadığı, sonuçları 2017 yılında JAMA'da yayımlanan, 50 bini aşkın kişiyi kapsayan bir meta-analiz çalışmasında gösterilmiştir.
Saç dökülmesi
Saç dökülmesinin yaygın nedenlerinden biri strestir. Bir diğer nedeni de D vitamini eksikliği olabilir. Özellikle D vitamini eksikliği kadınlarda çok fazla saç dökülmesiyle ilişkilendirilmiştir. Bunun tespiti durumunda doktor gözetiminde D vitamini takviyesi kullanılabilir.
Kas ağrısı
Miyalji olarak adlandırılan kas ağrılarının nedenlerini tespit etmek genellikle zordur.
Çocuklarda ve yetişkinlerde D vitamini eksikliğinin kas ağrısının potansiyel bir nedeni olabileceğine dair bazı kanıtlar vardır. Bir çalışmada, kronik ağrısı olan kişilerin %71'inin D vitamini kan seviyelerinin yetersiz olduğu bulunmuştur. Vitamin ve ağrı algılayıcı sinir hücreleri arasındaki etkileşime bağlı olarak kronik ağrı ve düşük D vitamini kan düzeyleri arasında bir bağlantı vardır.
Bu şikayetlerin D vitamini düzeylerinin düşük olmasından mı kaynaklanıyor bunu bilmek zor olabilir. D vitamini eksikliğinin düzeltilmesi genellikle kolaydır. Bir eksikliğinizin olabileceğini düşünüyorsanız, doktorunuzla konuşmanız ve kan değerlerinizi ölçmeniz önemlidir.
D vitamini eksikliği nedenleri
Birçok kronik hastalıkta ve kanserli hastalarda D vitamini eksikliği yaygındır, fakat D vitamini eksikliği bir kanser belirtisi değildir. Aşağıdaki gibi birçok nedenden dolayı D vitamini eksikliği ortaya çıkabilir:
Uzun süre yeterli D vitamini alınmaması
Katı bir vegan veya vejetaryen diyet uyguluyorsanız. Çünkü doğal D vitamini kaynaklarının çoğu hayvansal gıdalardır (balık ve balık yağları, yumurta sarısı, büyük ve küçükbaş hayvanların karaciğeri gibi).
Güneş ışığını çok az veya hiç almama
Kuzey ülkeler, dini nedenlerle uzun elbiseler veya baş örtüler takıyorsanız veya güneşe maruz kalmayı önleyen bir mesleğiniz varsa, D vitamini eksikliği riski altında olabilirsiniz.
Koyu bir teniniz varsa
Cilde rengini veren melanin pigmenti, güneş ışığına maruz kalmaya karşı cildin D vitamini yapma kabiliyetini azaltır. Bazı çalışmalar koyu tenli kişilerde D vitamini eksikliğinin daha sık olduğunu göstermektedir.
Böbrek yetmezliği yaşıyorsanız
D vitamini aktif formuna dönüştüren ana organ böbreklerdir. İnsanlar yaşlandıkça böbrekleri D vitamini aktif formuna dönüştürmekte zorlanır ve bu da D vitamini eksikliği riskini artırır.
Sindirim sisteminizden D vitamini yeterince emilemiyorsa
Crohn hastalığı, kistik fibroz ve çölyak hastalığı dahil olmak üzere bazı tıbbi problemler, bağırsaklarınızın yediğiniz yiyeceklerden D vitamini emebilme yeteneğini etkileyebilir.
Obez / fazla kilolu iseniz
Obezite, D vitamininin yağ hücrelerinde hapsolmasına neden olarak, kan dolaşımına salınımını azaltabilir. Vücut kitle indeksi 30 veya daha fazla olan kişiler genellikle düşük D vitamini düzeylerine sahiptir.
Kaynak (drozdogan.com)
1. Jia-Guo Zhao, Xian-Tie Zeng, Jia Wang ve ark.
Association Between Calcium or Vitamin D Supplementation and Fracture Incidence in Community-Dwelling Older Adults
A Systematic Review and Meta-analysis.
JAMA. 2017
Herbalife Nutrition Üyeliği (Distribütörlüğü) Hakkında Neler Bilmeliyim?
• Herbalife Nutrition ürünlerini evde kendi kullanımınız için indirimli satın alın.
• İş fırsatını değerlendirin ve perakende karı elde etmek için Herbalife Nutrition ürünlerini satın.
• İş fırsatını değerlendirin ve Herbalife Nutrition ürünlerini tüketmek veya satmak isteyen kişileri ekibinize katın. Herbalife Nutrition'a katılmaktaki tek amacınız ürünleri indirimli olarak almaksa, Ayrıcalıklı Müşteri olarak Herbalife Nutrition’a katılabilirsiniz. Çoğu kişi Herbalife Nutrition'a Ayrıcalıklı Müşteri olarak katılır ve Herbalife Nutrition iş fırsatını değerlendirmez. Ayrıcalıklı Müşteri, herhangi bir zamanda isterse Distribütör’e dönüşebilir ve Herbalife Nutrition işini kurabilir.
Herbalife Nutrition Üye Paketi olarak da bilinen ilk Üyelik kiti dışında herhangi başka bir ürün ya da paket alınması mecburiyeti yoktur.
• Distribütörler kendi çalışma programlarını yapmaktan ve nasıl ve ne zaman çalışacaklarını istedikleri gibi planlamaktan hoşlanırlar.
• Çoğu insan Herbalife Nutrition işine yarı zamanlı çalışarak ve ek gelir olarak bütçelerine biraz destek olmanın bir yolu olarak tanıdıkları veya tanıştıkları kişilere satış yaparak başlar.
• Para kazanacağınızın garantisi yoktur. Tüm iş adamları gibi, bazı distribütörler başarılı olurken bazıları başaramayacaktır.
• Başarılı bir Herbalife Nutrition işi kurmak beceri, sıkı çalışma ve zaman gerektirir.
Herbalife ile Nasıl Para Kazanırım?
İndirimli satın aldığınız Herbalife Nutrition ürünlerini satarak para kazanabilirsiniz. Bu işe başladığınızda ilk indirim oranınız yaklaşık %25'tir. Ne kadar çok ürün satışı yaparsanız, indirim oranınız o kadar yükselir, maksimum % 50 indirim oranına kadar.
Herbalife distribütörlüğünüzü dilediğiniz zaman iptal edebilirsiniz. İlk 90 gün içindeyseniz de distribütörlüğünüzü iptal ederek Herbalife Nutrition Üye Paketinizin tam iadesini alabilirsiniz.
• Distribütörlüğünüzü iptal ederseniz, son 1 yıl içinde satın aldığınız açılmamış ürünleri Herbalife şirketine göndererek tüm tutarı iade alabilirsiniz.
Distribütörlük iptali için Herbalife şirketi ile görüşebilirsiniz. herbalife.com.tr adresinden şirkete ulaşabilirsiniz
Herbalife Üye Paketi İçinde,
Formül 1 Vanilya Aromalı Shake (1 adet)
Herbalife Nutrition Süper Shaker (1 adet)
Kilonu Kontrol Et Yolunu Beden Öğren Rozeti
GoHerbalife – Ücretsiz Herbalife Nutrition Online Mağazanız
Herbalife Nutrition Ölçü Kaşığı bulunmaktadır.
Kaynak : herbalife.com.tr
Balık Yağının Faydaları Nelerdir?
Sağlık üzerindeki faydaları saymakla bitmeyen omega 3 yağ asitlerinin en iyi kaynağı olan balık yağı, yağlı balıklardan elde edilen hayvansal kaynaklı bir yağdır. Omega 3 yağ asitleri ve ayrıca D vitamini de içeren balık yağı takviyeleri hem çocuklar hem de yetişkinler tarafından kullanılmaktadır. Normal şartlarda sağlıklı beslenme ilkelerine göre omega 3 yağ asitlerinin vücuda yeterli miktarda alınabilmesi için haftada 2-3 gün balık tüketimi önerilir. Fakat denize uzak olan bölgelerde yaşayanlar veya balık pişirmekten, tüketmekten hoşlanmayanlar balık yağı takviyeleri hekim önerisi ile kullanılabilir.
Balık yağı; yağ oranı yüksek olan ton balığı, ringa balığı, uskumru gibi balıklardan elde edilen ve yüksek oranda omega 3 içeren bir besin takviyesidir. Oda sıcaklığında sıvı formda bulunan balık yağı çocuklar başta olmak üzere her yaştan birey tarafından hekim önerisiyle kullanılabilen bir takviyedir.
Omega 3;
· bilişsel fonksiyonlar,
· kalp ve damar sağlığı,
· kanserden korunma
· daha pek çok vücut işlevi için önemli ve gerekli olan bir yağ asidi türüdür.
Omega 3 yağ asitlerinin başlıcaları EPA (eikosapentaenoik asit) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) olarak adlandırılır. Bu iki temel yağ asidine ek olarak ALA (alfa linolenik asit), GLA (gama linolenik asit) gibi farklı omega 3 türleri de vardır. Bu yağ asitleri insan vücudu tarafından üretilemediğinden vücut gereksiniminin tamamı besinlerle birlikte alınmalıdır.
Özellikle beyin ve sinir sisteminde önemli görevlere sahip olan omega 3’ün eksikliğinde
· öğrenme güçlüğü,
· unutkanlık,
· cilt hastalıkları,
· çocuklarda büyüme geriliği,
· kemik ve eklem hastalıkları,
· kolesterol,
· kanser gibi pek çok sağlık sorununa yakalanma olasılığı artar.
Bunlardan korunabilmek adına sağlıklı ve dengeli beslenilerek omega 3 yağ asitleri vücuda yeteri kadar alınmalı, bu mümkün değilse hekime danışılarak balık yağı takviyelerinden yararlanılmalıdır.
Balık yağının çocuklar ve yetişkinler için sağlık yönünden birçok faydaya sahip olduğu yaygın olarak bilinir. Bu nedenle, balık yağı ne işe yarar konusu birçok kişi tarafından sıklıkla sorulmaktadır. Çocuklarda büyüme ve gelişmenin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesinin yanı sıra bilişsel gelişim ve olgunlaşmada da balık yağının önemli etkileri vardır. Yetişkinlerde ise birçok hastalığa karşı korunmada omega 3 yağ asitleri ciddi bir öneme sahiptir.
Balık yağı faydaları olarak etkilerden durumlardan bazıları şu şekildedir:
· Kalp ve Damar Hastalıklarına Karşı Korur
Balık yağında bulunan omega 3, kan kolesterol seviyelerinin dengelenmesine ve damar yapısının korunmasına yardımcıdır. Bu etkisi ile balık yağı takviyesi, ateroskleroz (damar sertliği), yüksek kolesterol, kalp krizi ve felç gibi hastalıklardan korunmaya katkıda bulunur. Ayrıca kalpte ritm bozukluğu (aritmi), hipertansiyon, aterom plaklarının oluşumu ve hipertrigliseridemi gibi sorunlara karşı da koruyucudur.
· Bilişsel Fonksiyonları Güçlendirir
İnsanlarda yaşın ilerlemesi ile birlikte zihinsel işlevler yavaşlayarak demans (unutkanlık) sorunu görülmeye başlar ve Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıkların gelişme olasılığı artar. Bununla birlikte düzenli olarak balık tüketen veya balık yağı takviyesi kullanan kişilerde yaşlılık döneminde bilişsel fonksiyonların daha yavaş azaldığını gösteren çalışmalar mevcuttur. Bu nedenle hafızanın geliştirilmesinde de etkili olan balık yağı, özellikle yaşlılık döneminde hekim kontrolünde kullanılabilir.
· Kemik Sağlığını Destekler
Yaşlanma ile birlikte kalsiyum ve D vitamini yetersizliği, kolajen üretiminin azalması ile birlikte insanlarda kemik kaybı gelişir. Belirtilen vitamin ve minerallerin yeterli miktarda alınmasının yanı sıra balık yağı takviyesinin de kemik sağlığının desteklenmesi üzerinde etkileri olduğu bilinmektedir.
· Karaciğer Yağlanmasını Önlemeye Yardımcıdır
Yüksek oranda yağ tüketimine dayalı beslenme alışkanlıkları veya obezite nedeniyle karaciğer yağlanması hastalığı gelişebilir. Evresi ilerleyen karaciğer yağlanması karaciğerin işlevini bozarak siroza kadar ilerleyebilen ciddi durumlara yol açabilir. Özellikle alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması durumunda, omega 3 yağ asitlerinin en iyi kaynağı olan balık yağının kullanımı hastalığın iyileştirilmesine ve karaciğer işlevinin desteklenmesine yardımcı olur.
· Ruhsal Hastalıklardan Korunmaya Katkı Sağlar
Beyin yapısı içerisinde yer alan yağların önemli bir kısmını oluşturan omega 3 yağ asitleri, beyindeki birtakım bozukluklara bağlı olarak gelişen ruhsal hastalıkların gelişimini önlemeye yardımcı olur. Psikotik bozukluklar, depresyon ve şizofreni gibi psikiyatrik hastalıklarda balık yağı takviyelerinin olumlu sonuçlar verdiğine dair bazı bilimsel çalışmalar mevcuttur. Bunun yanı sıra çocuklarda görülen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) sorununun önlenmesinde de omega 3’ün etkili olduğu bilinmektedir.
· Enflamasyonu Azaltır
Bağışıklık sisteminin enfeksiyonlara karşı verdiği tepki sonucunda enflamasyon oluşur. Bu durum savunma sisteminin doğal bir tepkisi olmakla birlikte kronik bazı enfeksiyonlar, romatoid artrit gibi hastalıklar, alerjiler ve otoimmün hastalıklarda şiddetli olumsuzluklara yol açabilir. Enflamasyonun dindirilmesine yardımcı olan balık yağı, bu gibi hastalıklarda şikayetlerin azaltılması, yaşam kalitesinin yükseltilmesi gibi olumlu etkiler sağlayarak ilaçlara bağımlılığı azaltır.
· Göz Sağlığını Korur
Göz sağlığı üzerinde de etkileri bulunduğu bilinen omega 3 yağ asitlerinin, özellikle yaşlılığa bağlı gelişen makula dejenerasyonu olmak üzere göz hastalıklarının önlenmesine yardımcı olduğu bilinir. Bununla birlikte yeterli omega 3 almayan bireylerde göz hastalıklarına yakalanma olasılığı artar. Bu nedenle düzenli balık tüketmeyen bireylerde göz sağlığının korunması için balık yağı takviyelerinden faydalanılabilir.
Balık yağı uzun yıllardır çok fazla kişi tarafından kullanılan yaygın bir besin takviyesidir. Birçok formda üretilen balık yağı kapsül, çiğneme tableti, balık yağı hapı gibi farklı şekillerde piyasada bulunabilir. Ayrıca balık yağı çocuklar için daha eğlenceli olması adına çiğnenebilir jeller halinde de üretilir. Bunlardan hangisini tercih etmeniz gerektiği veya kendinizin ya da çocuğunuzun balık yağı takviyesine ihtiyacı olup olmadığınızı hekiminize danışabilirsiniz. Tüm gıda takviyelerinde olduğu gibi balık yağı da bilinçsizce kullanılmaması gereken bir üründür.
Balık yağı kullananlar tarafından merak edilen bir diğer konu ise balık yağı kilo aldırır mı sorusunun yanıtıdır. Balık yağı kapsüllerinin içerisindeki yağ, bir gün içerisindeki kalori alımımız ile karşılaştırıldığında çok küçük bir miktardır. Bu nedenle her ne kadar kalori değeri olsa da kilo aldıracak bir etki yaratması mümkün değildir. Aksine yapılan çalışmalardan bazıları omega 3 alımının kilo vermek isteyen ve diyet yapan bireylerde kilo vermeyi hızlandırdığını göstermektedir. Bununla birlikte beslenme düzeni ile yeterli miktarda omega 3 alan bireylerde balık yağı takviyesi kullanımında gereksinimin aşılması söz konusu olabilir. Bu durumda gelişebilecek olumsuzluklardan korunabilmek adına balık yağı almadan önce hekiminize danışmalısınız.
Omega 3 ve diğer tüm faydalı besin ögelerinin en güvenli alım yöntemi doğal besinlerdir. Dolayısıyla haftada 2-3 gün balık tüketme şansı olan bireylerin, bu ihtiyacını beslenme yoluyla karşılamaları çok daha faydalıdır. Fakat haftada iki porsiyon yağlı balık tüketme şansı olmayan bireylerin hekimlerine danışarak balık yağı takviyesine başlamalarında fayda vardır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerilen doz günlük 200-500 gram arasıdır. Piyasada bulunan balık yağı takviyelerinin birçoğu günlük tek bir doz kullanılacak şekilde 1000 mg balık yağı içeren dozlar halindedir. Bunların içerisinde ise 300 mg EPA ve DHA kombinasyonu bulunur. Dolayısıyla bu dozlar günlük kullanım için uygundur. Balık yağı markası seçilirken ise güvenilir ve bilindik olan, ayrıca sağlık otoriteleri tarafından onaylı ürünlerin tercih edilmesinde fayda vardır.
KAYNAK : florence.com.tr/balik-yagi
Protein içeriği yüksek olan lezzetli ve sağlıklı 20 besin
Protein, vücut fonksiyonları için gerekli olan temel makrobesinlerden biridir. Proteinler büyüme, gelişme, hücre yenilenmesi, kas oluşumu, bağışıklık sistemi, sıvı dengesi ve kan yapımı gibi birçok olayda görev alır. Proteinlerin yapıtaşı aminoasitlerdir ve insan vücudunda 20 farklı aminoasidin farklı düzenlerde birleşmeleri sonucunda oluşurlar. Ancak bu aminoasitlerden 8 tanesi vücut tarafından üretilemediklerinden besinler yolu ile vücuda alınmalıdırlar.
Protein içeriği yüksek olan 20 besin
Her besinin içerdiği protein miktarı farklılık göstermekle birlikte, protein yönünden oldukça zengin olan 20 besini gelin birlikte inceleyelim;
Yumurta
Yumurta en sağlıklı ve en besleyici protein kaynaklarından biridir. Vücudun ihtiyacı olan; vitamin, mineral ve sağlıklı yağlardan zengindir. Yumurtanın protein içeriğinin yarısından fazlası beyaz kısmında bulunmaktadır. Yumurta sarısının yağ içeriği, beyazına göre daha yüksektir.
Protein içeriği: Tüm yumurtadaki kalorilerin % 33'ünü proteinden gelmektedir. Büyük boy yumurta, ortalama 6 gram protein ve 78 kalori içermektedir.
Ton Balığı
Popüler ve ulaşımı kolay olan tuna balığının; protein içeriği yüksek, yağ oranı düşüktür. Ayrıca, omega-3 içermektedir.
Protein içeriği: Suda ton balığındaki kalorinin % 90’ı proteinden gelmektedir. 100 gram suda ton balığı, ortalama 21 gram protein ve 95 kalori içermektedir.
Balık
Balık, sağlık açısından oldukça faydalı bir besindir. Ayrıca, bazı çeşitlerinin omega-3 içeriği oldukça yüksektir. Örnek olarak, somon balığının içeriğini inceleyecek olursak;
Protein içeriği: Somon balığındaki kalorinin % 46’sı proteinden gelmektedir. 100 gram ızgara somon balığı, ortalama 26 gram protein ve 231 kalori içermektedir.
Karides
Karides, selenyum ve B12 vitamini de dahil olmak üzere vücut için faydalı diğer besin maddelerinden zengin bir deniz ürünüdür. Balık gibi, karides de omega-3 içermektedir.
Protein içeriği: Karidesteki kalorinin % 97’si proteinden gelmektedir. 100 gram karides, ortalama 24 gram protein ve 100 kalori içermektedir.
Tavuk Göğsü
Protein içeriği yüksek olan tavuk göğsü, derisiz tüketildiği takdirde düşük yağ içerikli, iyi bir protein kaynağı olmaktadır. Ayrıca, birçok farklı tarif ile çeşitli yemeklerde kullanılabilmektedir.
Protein içeriği: Tavuk göğsündeki kalorilerin % 75'ini proteinden gelmektedir. 100 gram ızgara tavuk göğsü, ortalama 30 gram protein ve 151 kalori içermektedir.
Hindi Göğsü
Hindi göğsü birçok yönden tavuk göğsüne benzemektedir. Hindi göğsü de aynı tavuk göğsü gibi kalorisi ve yağ oranı düşük olan, iyi bir protein kaynağıdır.
Protein içeriği: Hindi göğsündeki kalorinin % 82’si proteinden gelmektedir. 100 gram ızgara yağsız hindi göğsü, ortalama 33 gram protein ve 147 kalori içermektedir.
Yağsız Kırmızı Et
Yağsız kırmızı et protein bakımından zengindir. Ayrıca, yüksek oranda demir, B12 vitamini ve yararlı birçok besin maddesi içermektedir.
Protein içeriği: Yağsız kırmızı etteki kalorinin % 53’ü proteinden gelmektedir. 100 gram ızgara yağsız kırmızı et, ortalama 30 gram protein ve 220 kalori içermektedir.
Lor Peynir
Lor peyniri; kalsiyum, vitamin ve minerallerden zengin ve diğer peynirlere göre kolesterol oranı daha düşük olan bir peynir çeşididir.
Protein içeriği: Lor peynirdeki kalorilerin % 54’ü proteinden gelmektedir. 150 gram (1 su bardağı) az yağlı lor peyniri, ortalama 24 gram protein ve 200 kalori içermektedir.
Yoğurt
Yoğurt, çok iyi bir kalsiyum kaynağıdır. Hem tatlı, hem tuzlu besinler ile uyumlu olduğu için; ara öğünlerde meyve/kuruyemiş ile atıştırmalık olarak ya da ana öğünde yemeğin yanında tüketilebilir. Yağ alımını sınırlamak için düşük yağlı yoğurtlar tercih edilebilir.
Protein içeriği: Yoğurdun % 23’ü proteinden oluşmaktadır, 180 gram (1 su bardağı) yoğurt, ortalama 6 gram protein ve 110 kalori içermektedir.
Süt
Süt vücudun ihtiyaç duyduğu temel besinlerin birçoğunu içerir. Süt iyi bir protein kaynağı olup; kalsiyum, fosfor ve riboflavin (B2 vitamini) bakımından zengindir. Yağ alımını sınırlamak için düşük yağlı süt tercih edilebilir.
Laktoz intoleransı olan kişilerde süt tüketimi; bulantı, kusma, ishal gibi problemlere yol açabilir. Bu nedenle, laktoz intoleransı olan bireyler, laktozsuz süt tercih etmelidir.
Protein içeriği: Sütteki kalorinin % 20’si proteinden gelmektedir. 200 gram (1 su bardağı) süt, ortalama 7 gram protein ve 124 kalori içermektedir.
Çiğ Badem
Çiğ badem; lif, E vitamini, magnezyum gibi temel besinlerden zengindir.
Protein içeriği: Çiğ bademdeki kalorilerin % 15'i proteinden gelmektedir. 30 gram (10-15 adet) çiğ badem, ortalama 6 gram protein ve 164 kalori içermektedir.
Yer Fıstığı
Yer fıstığı; protein, lif ve magnezyum bakımından zengindir.
Protein içeriği: Yer fıstığındaki kalorilerin % 18'i proteinden gelmektedir. 40 gram (1 avuç) yer fıstığı, ortalama 10 gram protein ve 230 kalori içermektedir.
Kabak Çekirdeği
Kabak çekirdeği; demir, magnezyum ve çinko gibi besinlerden zengin olup, ara öğünler için oldukça sağlıklı bir tercihtir.
Protein içeriği: Kabak çekirdeğindeki kalorinin % 22’si proteinden gelmektedir. 20 gram (1 avuç ) kabak çekirdeği, ortalama 6 gram protein ve 113 kalori içermektedir.
Brokoli
Brokoli; C vitamini, K vitamini, lif ve potasyumdan zengin bir sebzedir. Brokolinin protein içeriği, diğer sebzelere kıyasla daha yüksektir.
Protein içeriği: Brokolideki kalorinin % 33’ü proteinden gelmektedir. 100 gram (1 küçük kase) brokoli, ortalama 3 gram protein ve 31 kalori içermektedir.
Brüksel Lahanası
Brüksel lahanasının da brokoli gibi protein içeriği diğer sebzelere kıyasla yüksektir. Ayrıca, lif, C vitamini ve diğer birçok besin maddesinden zengindir.
Protein içeriği: Brüksel lahanasındaki kalorinin % 28’i proteinden gelmektedir. 100 gram (1 küçük kase) brüksel lahanası, ortalama 3 gram protein ve 36 kalori içermektedir.
Yeşil Mercimek
Kuru baklagiller sınıfından olan yeşil mercimek; lif, magnezyum, potasyum, demir, folat, bakır ve diğer çeşitli besin maddesinden zengindir.
En iyi bitki bazlı protein seçeneklerinden olan yeşil mercimek; özellikle vegan ve vejetaryen kişiler için oldukça faydalı bir protein kaynağıdır.
Protein içeriği: Yeşil mercimekteki kalorinin % 31’i proteinden gelmektedir. 100 gram (1 küçük kase) yeşil mercimek, ortalama 8 gram protein ve 115 kalori içermektedir.
Bulgur
Bulgur; lif ve B vitaminlerinden zengin bir besindir. Ayrıca, kan şekerini yükseltme hızı, beyaz pirince göre daha yavaştır.
Protein içeriği: Bulgurdaki kalorinin % 14’ü proteinden gelmektedir. 150 gram (1 küçük kase) bulgur, ortalama 5 gram protein ve 125 kalori içermektedir.
Yulaf
Kahvaltı, ara öğün ve sağlıklı tarifler için iyi bir alternatif olan yulaf; lif, magnezyum, tiamin (B1 vitamini) gibi sağlıklı besin maddelerini içermektedir.
Protein içeriği: Yulaftaki kalorinin % 14'ü proteinden gelmektedir. 100 gram yulaf (1/2 su bardağı kadar), ortalama 11 gram protein ve 307 kalori içermektedir.
Kinoa
Kinoa; vitamin, mineral, lif ve antioksidan bakımından zengin olup, sağlık için oldukça faydalı bir besindir.
Protein içeriği: Kinodaki kalorinin % 15’i proteinden gelmektedir. 185 gram (1 su bardağı) kinoa, ortalama 8 gram protein ve 222 kalori içermektedir.
Protein takviyeleri, sporcular tarafından protein alımını artırmak için kullanılmaktadır.
Protein içeriği: Protein tozlarının içeriği ürünler arası farklılık göstermektedir. Ancak, kalorinin ortalama % 90’ı proteinden gelmektedir. 1 porsiyon protein tozu ortalama 20-50 gram protein içermektedir.
Not: Yukarıda verilen örnek besinlerin bazıları (yumurta, fıstık, badem, süt) alerjen olabilmektedir. Bu nedenle, bu besinlere alerjisi olan kişiler tarafından tüketilmemelidir.
Kaynak: drozdogan.com
Kaynak
20 Delicious High Protein Foods, Healthline, Nutrition, March 3, 2020
Spor öncesi BESLENMEDE nelere dikkat etmeli?
Doğru beslenme, spordan en üst düzeyde verim alabilmek için oldukça önemlidir. Spordan önce ne zaman ve ne tüketilmesi gerektiğini bilmek; spor performansını artıracak ve kas hasarını en aza indirecektir. Spor öncesinde tüketilen makrobesinlerin (karbonhidrat, protein, yağ) her birinin ayrı faydaları vardır. Tüketilmesi önerilen makrobesin oranları ise, yapılacak olan spor türüne göre değişkenlik göstermektedir. Gelin, bu makrobesinlerin, egzersiz esnasında vücuda sağladığı faydalara birlikte göz atalım.
Makrobesinler ve egzersiz ilişkisi
Karbonhidrat
Kaslar, karbonhidrattan gelen glikozu yakıt olarak kullanır. Besinlerle aldığımız glikozun fazlası ise karaciğer ve kaslarda glikojen olarak depolanır. Ancak, vücuttaki glikojen depoları sınırlıdır. Çalışmalar; yüksek karbonhidratlı diyetlerin glikojen depolarını artırabileceğini savunmaktadır.
Profesyonel sporcularda, karbonhidrat yüklemesi glikojen depolarını tamamen doldurmak ve kapasitesini kısmen artırmak için uygulanan yaygın bir yöntemdir. Karbonhidrat yüklemesi yapılan sporcular; yarıştan 1-7 gün önce yüksek karbonhidratlı diyetle beslenmeye başlamaktadır.
Kısa süreli ve yüksek yoğunluklu (örneğin; 100 metre sprint koşusu) sporlarda, glikojen kasların temel enerji kaynağıdır. Uzun süreli ve dayanıklılık sporlarında (örneğin; maraton koşusu) ise karbonhidratın kullanımı; egzersiz yoğunluğu, türü ve bireyin beslenme modeline bağlıdır.
Spordan önce karbonhidrat kadar, protein tüketimi de üst düzeyde verim alabilmek için önem taşımaktadır. Egzersizden önce tüketilen doğru protein kaynağı;
Spor performansını artırır,
Kasta hacim artışını destekler,
Kas iyileşmesini hızlandırır,
Dayanıklılığı artırır.
Amino Acids dergisinde yayımlanan bir çalışmada, 10 hafta boyunca dayanıklılık egzersizi yapan 19 kişinin verileri paylaşıldı. Çalışmada, katılımcılar rastgele 2 gruba ayrıldı. Bir grup, spordan 1 saat önce 20 g protein tüketirken; diğer grup tüketmedi.
Çalışma sonucunda;
Egzersiz öncesinde 20 g protein tüketen grubun kas kütlesi ve kas gücünde artış olduğu gözlendi.
Yağ
Glikoz, kısa ve yüksek yoğunluklu sporlarda önemli bir kaynaktır. Bununla birlikte yağ ise, uzun ve hafif-orta şiddet sporlar için daha önemlidir. Ancak yağlı besinler vücutta zor sindirilirler. Bu nedenle, yağ tüketimi egzersizden 2 saat önce tamamlanmalıdır.
Su Tüketimi
Spor öncesinde su tüketimi, en az besinler kadar önemlidir. Spor esnasında sıvı ve mineral kaybı gelişmektedir. Bununla birlikte, spor öncesinde az sıvı tüketimi performansta önemli düşmelere yol açarken, iyi su alımının ise performansı arttırdığı gözlenmiştir. 50 bin üyeli egzersiz bilimi platformu olan Amerikan Spor Hekimliği Koleji;
Spordan 4 saat önce; 2.5-3 su bardağı,
Spora 10-15 dakika kala; 1-1.5 su bardağı su içmeyi önermektedir.
Performans arttırıcı takviyeler
Spor öncesinde, performansı ve kas kütlesini artırmak için takviye kullanımı da yaygın bir yöntemdir. Piyasada birçok farklı takviye bulunmaktadır. En yaygın kullanılan takviyeler arasında; kreatinin, kafein, dallı zincirli amino asitler (BCAA), beta-alanine, protein tozları ya da çok bileşenli takviyeler vardır. Herhangi bir rahatsızlığı olan bireyler ise, bu ürünleri kullanmadan önce mutlaka bir doktora danışmalıdır.
Egzersiz öncesi besin zamanlaması
Spordan 2-3 saat öncesinde; karbonhidrat, protein ve sağlıklı yağları içeren dengeli bir ana öğün tüketmek en doğru tercih olacaktır. Ancak, 2-3 saat önce ana öğün tüketmenin mümkün olmadığı durumlarda, egzersizden 45-60 dakika önce kolay sindirilebilen hafif bir ara öğün tüketmek faydalı olacaktır.
Spor öncesi ara öğünün; lif ve yağ içeriği düşük olmalı ve yeterli miktarda protein içermelidir. Lif içeriği yüksek ve yağlı bir ara öğün tüketmek bağırsak hareketlerini artırıp, performansı düşürebilir.
Egzersiz öncesi tüketilebilecek ana ve ara öğün seçeneklerine örnekler verecek olursak;
Egzersizden 2 - 3 saat önce tüketilebilecek öğünler
Tam tahıllı ekmek, yağsız et ve salata
Omlet, avokado ezmeli tam tahıllı ekmek ve meyve
Yağsız et, esmer pirinç ve buharda pişmiş sebze
Egzersizden 2 saat önce tüketilebilecek öğünler
Süt, muz ve yaban mersini ile hazırlanmış protein smootie
Tam tahıllı mısır gevreği ve süt
Yulaf, süt, çiğ badem ve muz ile hazırlanmış yulaf lapası
Tam tahıllı ekmek üzerine; şekersiz badem/fıstık ezmesi ve meyve
Egzersizden 45 dakika - 1 saat önce tüketilebilecek öğünler
Yoğurt ve meyve
Şekersiz protein bar
Meyve ve çiğ kuruyemiş
Spordan önce hangi besinlerin, ne zaman tüketileceğini bilmek, spordan en üst düzeyde verim almanızı sağlayacaktır. Aktif bir yaşam sürmek ya da kilo vermek için, haftada 3-4 kez, 1-2 saatliğine yapacağınız egzersizler için takviye desteğine ihtiyacınız olmayacağını söyleyebiliriz. Bu nedenle, eğer profesyonel bir sporcu değilseniz, doğru beslenme ve yeterli sıvı tüketimi ile yaptığınız spordan üst düzeyde verim alabilirsiniz. Eğer spor mesleğiyle uğraşıyor veya ağır antrenman yapıyorsanız farklı takviyelere ihtiyaç duyabilirsiniz. Ancak kullanılan takviyelerin zararlı olabileceği unutulmamalıdır. İhtiyaç duyulduğu takdirde spor hekimlerinden veya sporcu sağlığı ile ilgilenen profesyonellerden destek almanızı öneririz.
Alıntıdır (drozdogan.com)
Kaynak
1. Arlene Semeco.
Pre-Workout Nutrition: What to Eat Before a Workout.
healthline.com - 2018
2. Veronica Zambon
7 of the best muscle-building protein powders
medicalnewstoday.com - 2020
3. Erica R Goldstein ve ark.
International Society of Sports Nutrition Position Stand: Caffeine and Performance.
J Int Soc Sports Nutr - 2010
KATEGORİLER
YARDIM
PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.